Diyarbakır
Sabah oğlum uyandırıyor erken. “Anne kalk İstanbul’da bomba patlamış” diye.
Yeni yıl kutlamaları öylesine hedef gösterildi ki doğrusu bir saldırı olabilir ihtimali birçoğumuzun kafasından geçiyordu. Yine de “yok ya olmaz herhalde” deyip bu düşünceyi kafamdan atmaya çalışıyordum. İnsanız işte, bir yanımız hep iyiyi umut etmeye kayıyor.
Sosyal medyada bir kullanıcı yazmış, “Eskiden yeni yılın ilk bebeği haberleri düşerdi bu saatlerde” diye. Öyleydi ya diye düşünüyorum, sanki fi tarihinden bir şeyi anımsar gibi…
Sadece son birkaç haftaya bakalım:
Cuma hutbesinde verilen “yılbaşı” uyarıları…
Okullarda yasaklanan yeni yıl kutlamaları…
Yılbaşı kutlamalarını hedef gösteren gazeteler. “Bugün son gün, bu uyarı son uyarı” manşetleri… Bu gazetelerde çalışan kimi sözde gazeteci ve yazarların kışkırtan yazıları…
“Yılbaşına karşıyız, kim ortalığı havaya uçurursa uçursun” diyenler.
Noel babanın başına silah dayayanlar. Şişme Noel Babayı sünnet edip bıçaklayanlar, yılbaşı kutlamaların hedef gösteren bildirileri dağıtanlar…
Mermi atanlarla değil, nefret suçu işleyenlerle değil, hedef gösterenlerle değil, twit atanlarla uğraşanlar…
İŞİD’in yaptığı katliamların üstünü “kokteyl terör” diyerek bulanıklaştırmaya çalışanlar…
Kardan adama tahammül edemeyenler…
“Tepiniyorlar” manşetleri atanlar…
Televizyonlarda ne olduğu belirsiz hocaları sabahtan akşama yeni yıl kutlamalarına karşı konuşturanlar…
Noel babanın başına silah dayayanları “esprili bir eylem” diye sunanlar…
Bunca insanın katledildiği bir saldırıyı daha ilk dakika “PKK-IŞİD-DHKP-C ortak yapmış olabilir” diyerek sulandırmaya çalışanlar.
Ahmet Şık gibi bu gidişata dikkat çekmek isteyen gazetecileri içeri tıkanlar…
Bu katliamda hepinizin payı var!
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez “saldırının hedefi fitne yaratmak” demiş. Ya sizin bunca aydır demeçlerinizle yaptıklarınız “fitne yaratmaya” girmiyor mu Sayın Görmez?
Başbakan yardımcısı Numan Kurtulmuş “İnsanlarımız tedbirli olsunlar ama korkmasınlar” buyurmuş. Çok rahatladık Numan Bey, sağ olun!
Hepimiz biliyoruz ki eğer Suruç’a, Ankara garına ve diğer katliamlara gereken tepki gösterilebilmiş olsaydı, bu katliamlar böylesine kolay yapılamazdı elbet.
HDP’lilerin yaptığı kardan adamın peşine düşüleceğine, İŞİD’lilerin peşine düşülseydi bu katliam böyle kolay olmazdı elbet.
Siz yine de yapacağınız yeni yollara odaklanın! Güzel yollar, köprüler, otobanlar yapın! Üzerlerinde selfi çekin, göbek atın! Bir dengesizin yazdığı gibi bu saldırı da zaten “Türkiye’yi kıskananların işi”.
“Anne” diyor oğlum: “Masum insanlar ölmüş, neden seviniyorlar?” Ben anlatamıyorum 13 yaşındaki oğluma. İnsanların ölümüne sevinenlerle bir arada yaşadığımızı anlatamıyorum… Buyurun, siz anlatın!