Diyarbakır
Kayyım atamaları ve gözaltılar bölgede son hız devam ediyor. DBP’nin büyük bir çoğunlukla kazandığı 106 belediyeden 34’üne kayyım atanmış durumda. Bölgede birçok şehir ve ilçede belediyelerin önü polis barikatları ile çevrili, personelin bir kısmı işten çıkarılmış, halkın iradesine el konulmuş durumda.
Mardin Belediyesi’ne 4 gün önce kayyım atandı, bugün de eş başkan Ahmet Türk gözaltına alındı.
Birçok insan Ahmet Türk’ün hem yaşı, hem de sembolik değeri nedeniyle gözaltına alınmayacağını düşünüyordu. Elbette devlet yanıltmadı, zulme, baskıya, şiddete devam mesajı verdi.
Ahmet Türk neden gözaltına alınıyor?
Evinde cephanelik mi çıkacak, yoksa başkalarının evinde çıktığı gibi para sayma makineleri mi?
Elbette bunların çıkmayacağını biliyorlar! Ahmet Türk’e bir suç isnat edilmeyeceğini onlar da biliyor.
Peki, Ahmet Türk neden gözaltına alınıyor?
Bunu anlamak için Ahmet Türk’ün neyi temsil ettiğine bakmak gerekiyor:
Ahmet Türk Kürtler için çok şeyi temsil eder. Sadece onun gözlerinde, derin bakışlarında Kürtlerin zulüm ve direniş tarihini görmek mümkündür.
Ahmet Türk’ün gözaltına alınması bizleri Diyarbakır 5 No’lu Cezaevi’ne götürüyor. 1980’lerde bu kadar zulme şahit olmuş genç Ahmet Türk, daha sonra Kürtlerin adalet, eşitlik, özgürlük mücadelesini hiç taviz vermeden sürdürdü. Tüm yaşamı ya cezaevi ya siyasi arenada mücadele vermekle geçti.
Ahmet Türk, hem Kürtlerin cezaevi süreçlerini, hem parlamentodaki varlık süreçlerini şahsiyetinde temsil ediyor. Ahmet Türk’ü gözaltına almak 1990’larda Kürtlerin seçilmiş vekillerinin cezaevine atılması görüntülerini gözlerimizin önüne getiriyor. Onun şahsında tüm bu tarih, bu hafıza tekrar tekrar canlanıyor.
Devlet Ahmet Türk’ü değil, Ahmet Türk şahsında bu tarihi dört duvar arasına hapsetmeye çalışıyor, bu mücadele tarihini boğmaya çalışıyor.
Devlet, Kürtlerin bu mücadele tarihi ile siyaset sahnesinde karşı karşıya gelebilirdi. Onu tercih etmiyor. Tercihini siyasetten yana değil, tüm muhalif sesleri bastırmak ve yok etmekten yana kullanıyor. Kürtlerin mücadele tarihini içeriye atmaya çalışıyor.
Peki, yüzyıllık bir mücadele tarihi zindana atılabilir mi?
Ahmet Türk’ün kendi sözleriyle cevap verelim: “12 Eylül’de ve 90’larda sonuç alamadılar, şimdi asla alamazlar!”
Ahmet Türk bu zindandan da yine alkışlar, büyük kalabalıklar, davullar, halaylarla çıkacak!