19 Aralık 2021

'Tanrıların elçisi' İris: Bu, bedenimi ruhumla bütünleştirecek bir ameliyat olacak

"Bu ameliyat devletin bana uyguladığı ayrımcılıkların, toplumun bana uyguladığı ayrımcılıkların az da olsa önünü kesecek; çünkü artık nüfus kimliğimde de kadın görüneceğim."


+90 YouTube kanalı çekiminden bir kare
Fotoğaf: Hüseyin Aldemir

'İris' adı Öz Türkçe'de 'özgürlük' ve 'kurtuluş' demek. Mitolojide Tanrıların elçisi ve gökkuşağının simgesi olarak bilinen bir kızın adı. Ayrıca bir çiçek adı ve gözün bir tabakası gibi çeşitli anlamlar taşıyor.  Bazen isim insanı çağırır. Yaşadığınız hayatın özetini üstünüzde taşırsınız. Bir uyumu vardır durduğunuz zeminle, yürüdüğünüz yolla. Hikâyesi içinde gizlidir. İris'i ismi böyle yakalamış işte. O ismini değil ismi onu seçmiş. 

İris Mozalar 21 yaşında İstanbul'da yaşayan açık kimlikli Bisexüel-Trans bir kadın. Mimar Sinan Üniversitesi- Güzel Sanatlar öğrencisi. Ancak maddi sebeplerden okulunu dondurmuş durumda. Yaklaşık üç yıldır okuluna gitmiyor. Çünkü cinsiyet uyum süreci, iş hayatı ve okul birlikte yürümüyor. Birinden feragat etmek zorunda kalınıyor. Çünkü her şey sınıfsal ve parasal. Tamamıyla ekonomik nedenlerden dolayı okulundan feragat edip çalışmayı tercih ediyor. Aslında okul onun için güvenli bir ortam. Kendini trans kimliğiyle var etmekte bir sorun yaşamıyor. Hocalarından, arkadaşlarından destek görüyor. Akran zorbalığı da yaşamıyor okulda. Sınıf arkadaşlarının hepsi mezun olurken, o çalışıyor. Çalışmak zorunda bırakılıyor.

Hâlâ çalışıyor… Çünkü 2018 yazında, 18 yaşındayken ailesine açılıyor trans kadın olarak. Sonrasında ısrar, duygu sömürüsü ve psikolojik şiddet başlıyor. Aileler çocuklarının varoluşunu kendilerine yapılmış bir saldırı olarak algılıyor. Aslında bu var oluşun onlarla hiçbir ilgisi yok. Bu kişinin kendisiyle ilgili. Doğuşuyla, varoluşuyla ilgili. Kişinin var oluşunun topluma, aileye nasıl bir kastı olabilir ki? Aile kadın kimliğini, kadın varoluşunu kabul etmiyor. Hormona başlaması, dışarıda kadın kıyafeti giymesi istenmiyor. İris ise kendi varoluşunu kimliğini kucaklayıp yoluna devam ediyor.  Aile bu nedenle maddi yardımı kesiyor. O yaz evsiz, parasız kalıyor. Arkadaşlarının evlerinde kalıyor. Zor bir dönem geçiriyor. Ancak pes etmiyor. Ardında bıraktıklarına yokluğunu armağan edip varlığıyla yoluna hiç durmadan devam ediyor. 

İstikrarlı hayat hakikattir

İlk kamera önü deneyimi 'İstikrarlı Hayal Hakikattir' klibiyle, Gaye Su Akyol'la başlıyor. “O benim için ilk domino taşını deviren kişi gibi” diyor Gaye Su Akyol için.  Sonra +90 YouTube kanalının reklam yüzü oluyor. Ardından, tekrar Gaye Su Akyol'un bir klibinde oynuyor. Bir okul projesinde seramik sanatçısının modeli olduktan sonra, Elle Türkiye dergisinde çıkıyor. Ayrıca bağımsız çekimlerde de yer alıyor. Podyuma çıkıyor. Genelde modellik kimliğiyle öne çıkarken, onu diğer trans modellerden ayıran özelliği aktivist kimliğiyle de var olması. Onu birçok oluşumlarda, eylemlerin ön saflarında elinde megafonla görebilirsiniz. Ünlü bir markanın çekimleri için Paris'e gidecekken pandemi ortaya çıkıyor.


Gaye Su Akyol ve İris Mozalar

Pandemi ve benzeri süreçlerden kaynaklı şu anda pek aktif değil. Elbette ki başka faktörlerde var. Trans bir kadın olması, boyunun 1.90 olması, bir kadın modele göre uzun olması. Cis merkezli güzellik standartlarına çok takılıyor. Moda anlayışının değiştiğini ve kapsayıcı bir hale dönüştüğünü düşünseler de öyle değil maalesef. Hâlâ cis merkezli bir moda anlayışı var. Trans kadın modelleri androjen giydirip, cis kadın modelleri feminen giydirmek çok yaygın. Trans kadınların androjen değil, kadın olduğu fikrinin moda alanında kabul görüp görmediği muamma. Cisseksist ya da normatif bir güzellik ve moda anlayışı dünyanın her yerinde hakim ne yazık ki. Yine de yeni kuşak tasarımcıların daha kapsayıcı olması umuduyla işine sarılmaya devam ediyor İris. Dünyanın her konuda değişmek zorunda olduğunun farkında. Her konuda değiştiğine de tanıklık edip yaşamış.

Dayanışma yaşatır

Gelecek kaygısı Türkiye'de her kadında olduğu gibi onda da var. Bu yüzden bir an önce ameliyatını olup okuluna yeniden başlayıp mezun olmak istiyor. Bunu en sağlıklı koşullarda, en deneyimli doktorlarla gerçekleştirmek istiyor. En temelde devletin bunu ona sağlaması gerekirken sağlayamıyor ya da sağlamıyor. Sınıfsal gerçeklik, pandemi koşulları gibi sebeplerden bu parayı İris'in tek başına toplamasının imkânı olmuyor, olamıyor. Bunun için bir dayanışma fonu açmış. Eğer yeterli para toplanırsa ameliyatı sağlıklı koşullarda, içine sinecek bir yerde yapmak istiyor. Bu onun için çok önemli; çünkü bedenini ruhuyla bütünleştirecek bir ameliyat olacak. Aynı zamanda devletin ona uyguladığı ayrımcılıkların, toplumun ona uyguladığı ayrımcılıkların az da olsa önü kesilecek. Bu ameliyatla kimliğinde kadın görünecek. Sevdiği okuluna dönecek, mezun olacak, hayallerini gerçekleştirecek. Onun için bu konuda herkesi dayanışmaya çağırıyor: “Bu, bedenimi ruhumla bütünleştirecek bir ameliyat olacak. Bu ameliyat devletin bana uyguladığı ayrımcılıkların, toplumun bana uyguladığı ayrımcılıkların az da olsa önünü kesecek; çünkü artık nüfus kimliğimde de kadın görüneceğim.”

 

O da biliyor ki; dayanışma yaşatır.  Ayrıca 24 Aralık Cuma günü Beyoğlu Front Door'da İris adına bir dayanışma gecesi gerçekleştirilecek. Gecede Elif KK, Üzüm Derin Solak, Ç, Özgür Kaktüs, Haziran Düzkan gibi isimler yer alacak. Hem de 22 yaşını kutlayacak İris. Şimdiden kutlar, istediği kimlikte, istediği gibi bir hayat sürmesi için gereken tutarı toparlamasını dilerim.

Siz de İris'e adil bir yaşam için destek olmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.

Yazarın Diğer Yazıları

Bak beyim, sana iki çift lafım var...

Düşündüklerim dilime gelse; önce babam sonra mahalleli beni çarpar, hem vallahi hem billahi. Bari Allah çarpmasın diye Allah'a yalvarıyorum. Allah'la kul arasına hiç kimse giremez iyi biliyorum nasıl olsa. Siz de biliyor musunuz kardeşim?

Korkunun falakasının moruyla barışmışların işidir aşkı yasaklamak


Günden güne kararan bu ülkede kadınlara öldürülme, dövülme, tutuklama dışında sundukları bir hayat var mıydı?