Evet unutma:
Uçuruma en yakın yer zirvedir!
Erdoğan, içte ve dışta dost değil düşman kazanma siyasetiyle, hem zirvede kendini fena halde yalnızlaştırıyor, hem de "Türkiye'nin krizi"ni derinleştiriyor.
Siyaset ve ekonomi gün geçtikçe istikrarsızlaşıyor.
Dolar yine başını kaldırdı.
Dışarıya şöyle bir bakın.
Doğu Akdeniz ve Libya yüzünden -hele Libya'ya asker gönderme maceraperestliğinden dolayı- Türkiye'nin kafa kafaya gelmediği ülke kalmadı.
Rusya karşımızda.
Fransa ve İtalya öyle.
İsrail öyle, Mısır, Ürdün, Lübnan da öyle.
Yunanistan ve Güney Kıbrıs karşı cephede.
Avrupa Birliği de Yunanistan'ın yanında.
Arap alemi de farklı değil.
Körfez ülkeleri, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri karşımızda.
Erdoğan'ın Körfez'deki tek dostu Katar'ın da Türkiye'ye ufak ufak mesafe koymaya başladığı görülüyor.
Türkiye'nin Kuzey Suriye'de de Rusya ve Amerika'yla ilişkileri limoni... Erdoğan, YPG-PYD ve Kürtler konusunda Trump ve Putin'den arzuladığı desteği artık alamıyor.
Amerika cephesine gelince...
ABD Kongresi'nden son olarak çıkan Ermeni Soykırımı ve Türkiye'ye yaptırım (S-400'ler nedeniyle) kararlarıyla Erdoğan-Trump cephesi de allak bullak olmuş durumda...
Bütün bunlar, ekonomideki istikrarsızlıkları biraz daha tetiklerken, doları da yeniden tırmanışa geçirdi.
Evet, ekonomideki kriz ortamı konusunda fazla ses çıkmıyor.
Oysa vaziyet vahim.
REİS korkusu yüzünden bu konuda ses etmeyen iş dünyası, ekonomideki krizin hangi alanlarda nasıl derinleştiğini, yaygınlaştığını kaygıyla izlemekte...
Yazımın başında belirttiğim gibi:
Zirve, uçuruma en yakın yerdir.
O zirvede şimdi Erdoğan var, tek başına...
Bütün iktidar iplerini kendi elinde, Saray'da toplamış bir tek adam, yalnız bir adam...
Bir zamanlar, Türkiye'de ikinci sınıf demokrasi varken zirvede tek adam yoktu.
Türkiye, değişik güç odakları arasında, ikinci sınıf da olsa, demokrasi oyununu oynamaya ite kaka devam ederdi.
Bugün o güç odakları çoktan beri yok artık. Bütün kaleler özellikle son dört yılda Erdoğan tarafından düşürüldü.
Yasama da, yürütme de, yargı da, asker de, iş alemi de, medya da, bütün güç odakları Erdoğan'ın kontrolünde...
Türkiye'nin kriz ortamı derinleşirken, Erdoğan tek başına, yalnız başına zirvede...
Acaba biliyor mu, zirvenin uçuruma en yakın yer olduğunu?