13 Ağustos 2019

Video streaming (yayın akışı) dünyasında neler oluyor? - I - Netflix

Netflix dizileri ekrandan erken mi çekiyor?

Yaklaşık 3 haftadır hastalıklarla uğraşıyoruz (kayınvalidemin kalp kapakçığı ameliyatı ve yoğun bakıma kadar kaldırılan babam). O nedenle yazamadım. Ama birçok olay var yazılması gereken. Bu ara biraz daha sık yazmaya çalışacağım bütün bunları.

İlk konumuz, “Yayın Akışlı Video” diye tanımlayabileceğimiz, yeni video platformları ile ilgili haberler ve gelişmeler. Biz şimdilik PuhuTV, BluTV, kısmen Amazon TV ve Netflix'i biliyoruz. Ancak bu dünya kaynıyor. Mesela eylülde Disney+ geliyor. Henüz Türkiye’de de başlar mı, ya da ne zaman başlar bilemiyoruz. Ama geleceğine eminim.

Geçtiğimiz haftalarda yürürlüğe giren RTÜK yönetmeliği de diğer bir önemli gelişme. Onu da bir yazımızda detayları ile anlatmaya çalışacağız.

Bir de film seçmelerinizde dikkatinizi çekmek istediğim birkaç dizi var. O nedenle birkaç film seçimi yazısı yayınlayacağım.

Şimdi bu yazımızda yayın akışı platformlarına bir göz atalım..

Netflix çok sayıda diziyi yayından çekiyor

Netflix [1], sürekli genişleyen video kütüphanesinde temizliğe başladı. İlk olarak, şubat ayında 2 Marvel serisi olan The Punisher (Cezalandırıcı) ve Jessica Jones iptal edildi. Iron Fist, Dare Devil, Luke Cage gibi diğer Marvel dizileri de ondan daha önce iptal edildiği için, bu beklenen bir gelişmeydi. Arkasından Friends'in (Arkadaşlar) ve Office'in ABD'de yayın iptali geldi.

Şimdi de iptal edilen diğer filmler arasına, Stranger Things, Sense8, Gypsy, Nightflyers,The Get Down, Designated Survival ve OA gibi popüler olduğu sanılan başkaları katıldı. Amerikalı bir uzman

"Netflix artık evlerdeki en büyük eğlence, Office yoksa başka bir şey buluruz"

diyor. Yani seyircilerin klasik TV programlarından iptal edilen bir diziye üzülmesi gibi bir durum olmayacak, çünkü geride daha pek çok başka dizi ve film var.

Ama yine de soru şu; neden bazı dizileri kaldırıyor?

Orijinal içeriğe ağırlık vermek mi?

Araştırmalara göre bugün yaş gruplarına göre değişmekle birlikte Netflix kullanıcıları arasında yüzde 67-78 arasındaki grubun lisanslı içerik seyrettiği kaydediliyor.

Ama “orijinal içerik” seyircilerinin artmakta olduğu da kaydediliyor. Zaten haberlere bakılırsa, Netflix orijinal (yani kendi yaptığı) içeriğe eğileceğe benziyor. Not olarak hatırlatalım; Netflix seyircilerinin yüzde 83'ü ABD dışından. Orijinal içerik ise (Türkiye’deki Muhafız örneği gibi), Netflix’in bu çok uluslu müşteri portföyüne hitap edecek yerli dizileri desteklemesi anlamına geliyor.

Gerçi bunu da bir tartışmak lazım. Muhafız içinde Kapalıçarşı, Adalar ve İstanbul panaroması gibi bize özgü ayrıntılar taşısa da, bana göre, “Yerli Türk içeriği”nden ziyade, batı dünyasının vampirli, bir yerleri ele geçirmeye çalışan şeytanı güçlerinin bir taklidinden ileri gidemedi. Ama Netflix bu yapımın dünya çapında önemli miktarda seyirci yakaladığını düşünüyor. O nedenle de 2. sezonu yapıldı. Arkasından gelen Beren Saat’li dizi de içinde Göbeklitepe gibi unsurlar içeriyor gözüküyor ama anladığımıza göre yine kurgusal bir şeyler anlatılıyor.

Daha doğrusu Netflix bunları alıyor. Ben de kendilerine teknoloji ile ilgili yerel bir dokümanter önerisi yaptım. Çok sayıda başvuru olduğunu da biliyorum (benim yaptığım Netflix röportajı sonrası bile 3-4 kişi benden temas bilgisi istedi). Ama Netflix Türkiye’de şu ana kadar, daha çok bu tür uçar-kaçar şeyler yapıyor. Katkı anlamında henüz “turistlere merak saldıracak panaromik görüntüler” söylenebilir.

Rakipler dizileri Netflix’den çekiyor mu?

Geçen ay Netflix yayınladığı bir açıklamada orijinal içeriğe yöneleceklerini şöyle ifade etti:

"Disney film listemizden, Friends, Office ve bazı diğer lisanslı içerikler ABD ve bazı ülkeler için çıkarılıyor. Böylece orijinal içeriğe daha fazla bütçe ayırabileceğiz."

Nielsen raporuna göre, 2018 yılında Friends ve Office'in ABD'de dakika olarak en çok izlenen diziler olduğu kaydediliyor. 9 Temmuz’da, Netflix'in ABD’de Friend lisansını kaybettiği anlaşıldı. Bunun nedeni WarnerMedia’nın ABD'de HBO Max'da yayınlanmaya başlayacak olması. Office'in iptalinin nedeni ise yayın haklarının NBC Universal'e geçmesi oldu. Marvel iptallerine bakıldığında ise, Disney+ isimli benzer platformun devreye girmesi ile aynı günlerde olması dikkati çekti.

Ya fayda/maliyet analizi?

Bazı uzmanlar ise farklı düşünüyor. Netflix'in iptallerinde maliyet-fayda analizine bakıldığı kaydediliyor [2].  Örneğin, en çok izlenen denilen Friends ve Office aynı zamanda en pahalı yapımlar. Netflix'in Friends'i yayınlamak için 100 milyon dolar ve Office için 90 milyon dolar ödediği kaydediliyor. Buna karşılık, NBC'nin Office için 100 milyon dolara anlaştığı kaydediliyor [3].

Çok sayıda yıldızın yer aldığı bu diziler, pahalıya mâl oluyor. Lisans ücretleri de yüksek oluyor. Dolayısıyla bütçe bir hayli rahatlayacak gözüküyor.

Bir başka not da, Netflix'in yaklaşımının fayda/maliyet analizi yönünde değiştiğini gösteriyor. Şöyle bir bilgi var:

"Netflix, bir gösterinin ilk iki sezonunun aboneleri getirmenin anahtarı olduğunu öğrendi. Ancak üçüncü ve sonraki sezonlar yeni abone getirmiyor"

Netflix'in iptal ettiği diğer diziler

İptal edilen diğer diziler arasında NightFlyers, Amerikan Vandal, One Day at a Time, The Good Cop, Santa Clarita Diet, Travellers, Happy, Chambers, Tuca & Bertie var. Bunların bir kısmı için sosyal medyada epeyce tepki oldu.

Netflix dizileri ekrandan erken mi çekiyor?

Ama bir başka soru da şu; Netflix karar verirken acele mi davranıyor? Netflix Orijinal İçerik Başkan Yardımcısı Cindy Holland, 1 yıl önce verdiği bir röportajda, Netflix yenileme / iptal etme kararlarının, dizi yayına başladıktan sonraki 4 hafta içindeki izlenme sayısı ile verildiğini söylemiş[4].

Bu sürenin yetersiz olduğu da konuşuluyor. Nielsen raporuna göre, Netflix seyircileri ne seyredeceğine dair kararı toplam 7 dakikada veriyor. Bu 7 dakika tüm filmleri incelemek için yeterli bir süre değil. Dolayısıyla iptal edilen bazı diziler için insanlar, "Hemen mi?" ya da "O da neydi" diyebiliyor.

Dolayısıyla Netflix'in iptal kararlarında farklı kriterler olması gerektiğini söyleyenler de var.

Yayın akışında aradığını bulamayan kapatıyor, gelenekselde favori kanalına dönüyor

Nielsen’in en son "Toplam İzleyici Raporu"na göre, online video platformları ve Netflix, çok fazla seçenekle karşılaşan tüketicilerin kafasını karıştırıyor. Rapor Amerikalı seyircilerin verilerini sunuyor.

Şöyle ki; Yetişkin SVOD[2] kullanıcılarının sadece üçte birinin izleyecek içeriği bulmak için platformun menüsüne göz attığı kaydediliyor. Ortalama bir Amerikalı 7,4 dakikada izleyeceği içeriği buluyor. 18 ila 34 yaş arası, 9.4 dakikada, 35 ila 54 yaşları arası 8.4 dakikada buluyor. 50 ve üstü, yaklaşık 5 dakika sonra vazgeçiyor ve başka bir şeyle ilgilenmeye başlıyor. Toplamda yüzde 21 seyredecek bir şey bulamaz ise, kapatıyor.

Oysa Geleneksel ödemeli(pay) TV kanallarında, izleyicilerin yüzde 58'i, ne izleyeceğini bulamadığında, favori kanalına geri dönüyor.

Özetle yeni nesil platformlarda seyircinin kafası karışık. Dolayısıyla yeni gelişen platform şirketlerinin de önünde çözmesi gereken bir problem var.

Rapor, kullanıcıların izleyeceğini filmi seçme konusunda sorun yaşadığına işaret ediyor. Streaming servislerinin algoritmalar ve bireysel içerik deneyimleri ile desteklenen seçme olanakları -- aslında rahatlık sağlamaya yönelik-- tam tersine huzursuzluk yaratıyor.

Sektörün şimdilik lideri Netflix. Teknoloji ya da yayıncılık (medya) firmaları bu konuda öne geçmek için savaş veriyor ve milyarlarca dolar harcıyor.

Televizyonların yüzde 72'si internete bağlanıyor

2019 yılının ilk çeyreğini kapsayan Nielsen raporu, genel izleme süresinin artmaya devam ettiğini gösteriyor. ABD’de TV'ye bağlı cihazlardan video izleme, bu cihazların penetrasyonunun artması ve eski moda seyretme cihazlarının azalması ile, günde 8 dakika artmış durumda. Ayrıca bu değişimin bir sonucu olarak, ABD'de her 10 evden yedisinde artık en az bir SVOD servisi var. Yüzde 72'si internete bağlanabilen TV cihazları kullanıyor.

Raporda, tüketicilerin toplam medya tüketiminin güçlü kalmaya devam ettiği bildirildi. Tüm ortamlardan, günde 11 saat ve 27 dakika izlenme var. Bu 2018 aynı çeyreğinden 21 dakika daha fazla.

Gelecek bölümlerde diğerlerine ve RTÜK yönetmeliğine göz atacağız.


[1] Turk-internet / Netflix Dosyası

[2] Netflix Plays New Role: Budget-Conscious

[3] Why NBC is paying $500 million to stream ‘The Office,’ a show it already owns

[4] How Netflix Swamllowed TV Industry

[5]  WikiTurk - Yayın Akışlı Medya

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Neden bazı sitelere erişimde sıkıntı oldu?

Çeşitli hizmetler veren Cloudflare'i ülkemizde en çok "dDOS temizleme hizmetleri" ile biliyoruz. Trendyol'undan, Yemeksepetine, çeşitli gazetelerden, eksisozluğe, arabam.com'a kadar pek çok sayıda Türk web sitesi tarafından da kullanılıyor. Detayları Dağhan Uzgur'a sorduk

Trendyol "buybox" soruşturmasında, Rekabet Kurumu’na taahhüt metni sundu

İddiaya göre e-ticaret platformları, müşteriye gösterilecek satıcı konusuna daha doğrusu satıcılar arasında fiyatlara müdahale edebiliyor ve böylece son kullanıcının alım şartlarını etkiliyor

Avrupa endişeli, dikkatler denizaltı kabloları üzerinde

Denizaltı kablolar, uluslararası veri trafiğinin yaklaşık yüzde 99'unu taşıyan küresel internet bağlantısının omurgasını oluşturur. Bu kablolar, bulut bilişim, finansal işlemler ve medya akışı gibi hizmetleri etkinleştirerek küresel iletişim için kritik öneme sahip

"
"