“Arap Baharı”na nazire olarak “Amerikan baharı” diye adlandırabileceğimiz ABD'nin son siyasal şiddet hareketlerine karşın, Amerikalı sosyal ağlar yeni politikalar belirliyor. YouTube, Twitter, Facebook ve diğerleri milyonlarca mesajı, videoyu kaldırıyor ve hesapları askıya alıyor. Bunların arasında, başkanlıkta son günlerini yaşayan Donald Trump’ın hesapları da var. Hatta daha ilerisi, Trump taraftarlarının yani beyaz ırk üstünlükçülerinin yoğun olduğu Parler isimli sosyal medya da, Amazon ve Google’un servis vermesiyle hayatının baharında öldü [1].
Ama engellemeler sadece Amerikalı sosyal medya devleri tarafından yapılmıyor. Rus Pavel Durov'un özellikle "Kripto para tüccarları" arasında popüler olan anlık mesajlaşma uygulaması Telegram kanalı da benzer bir yaklaşım duyurdu. Platformda hazirandan bu yana şikayetlere neden olan, "neo-nazi" olarak tanımlanabilecek ve "beyaz üstünlüğünü savunan" pek çok hesap ve kanal, ABD’deki baskın olayı ertesinde engellenmeye başlandı.
Bu da ilginç çünkü hem neo-nazi kanallarının, Rus sosyal medya uygulaması üzerinden mesaj vermesi, hem de bir Rus kanalının dezenformasyonu engellemesi adeta tarihi bir olay. Telegram, Whatsapp'tan farklı olarak sadece bir anlık mesajlaşma uygulaması değil, "kanal" açmaya uygun bir sosyal ağ. Engellenen bazı aşırıcı kanalların 10 binden fazla üyesi olduğu raporlanıyor.
Engellemelere karşılık aşırılık yanlısı kanallar geçen haftadan beri yedek hesaplarını duyurmaya başladılar. Aboneleri, toplanmaya devam edebilecekleri düzinelerce başka gruba yönlendirdiler.
Bunlara karşı çıkan bazı kanallar ise bu kanallarda yayınlanan ve Telegram'ın hizmet şartlarının ihlallerini belgeleyen ekran görüntülerini yayınlıyorlar. Bu hareket twitter üzerinde aktivist Gwen Synder'in tweeti ile başladı. "Toplu Raporlama Kampanyası" başlatıldı.
Bu da çok ilginç. İnternet üzerinde yeni gelişmekte olan ve bazılarının “üçüncü evre” olarak tanımladıkları “dijital aktivizm”e işaret ediyor. İngiliz vatandaş gazetecisi Eliot Higgins bunu “Tarih artık sadece kazananlar tarafından değil, kaybedenler tarafından da ve akıllı telefonlar kullanılarak kayda alınıyor” şeklinde özetliyor (buna dair bir makaleyi önümüzdeki günlerde ayrıntılı yayınlayacağız).
Synder’in tweetinin ve kampanya başlatmasının arkasından aşırılık yanlısı Telegram kanallarında, Snyder aleyhinde mesajlar başladı ve ev adresinin yayıldığı bir doxxing [2] kampanyası başlatıldı. Bir kanalda Snyder'ın alnında kanlı bir delik olan bir görüntü dağıtıldı. Başka bir kanalda tweetinin resmi ve ev adresi yanyana verilerek ve "Ne yapacağını biliyorsun" mesajı ile sunuldu. Synder bir gece evinin kapısının çalındığını da söylüyor.
Ama bunlar olurken, Synder'in tweeti ve arkasından gelen "Toplu Raporlama Kampanyası" çok işe yaradı ve Telegram'ın engellemeleri geldi ve kurucu Pavel Durov dün engellemeler ile ilgili bir açıklama yaptı :
Son iki haftadır dünya, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki olayları endişeyle takip ediyor. ABD, kullanıcı tabanımızın %2'sinden azını temsil ederken, Telegram'da da durumu yakından izliyoruz.
Telegram barışçıl tartışmaları ve protestoları memnuniyetle karşılar, ancak Hizmet Şartlarımız şiddete yönelik genel çağrıların dağıtılmasını açıkça yasaklamaktadır. Son 7 yılda, bu kuralı Belarus ve İran'dan Tayland ve Hong Kong'a kadar küresel olarak tutarlı bir şekilde uyguladık. Dünyanın dört bir yanındaki sivil hareketler, zarar vermeden insan haklarını savunmak için Telegram'a güveniyor.
Ocak ayının başlarında, Telegram moderasyon ekibi, platformumuzda ABD ile ilgili genel faaliyetler hakkında artan sayıda rapor almaya başladı. Ekip, şiddeti savunan ABD kanallarını kısıtlayarak kararlı bir şekilde hareket etti.
Bu çabalar sayesinde, geçen hafta moderatörlerimiz, aksi takdirde on binlerce aboneye ulaşabilecek yüzlerce genel şiddet çağrısını engelledi ve kapattı. Ekip, şiddeti doğrudan teşvik eden içeriği proaktif olarak kaldırmanın yanı sıra kullanıcılardan gelen raporları işlemeye devam ediyor.
Çizgiyi aşan kamu kanallarını bildiren herkese teşekkür ederim. Aynen böyle devam! Her raporunuza değer veriyoruz. Telegram, siyasi yelpazenin her tarafından gelen siyasi tartışmaları memnuniyetle karşılar - ancak insanları başkalarına zarar vermeye teşvik edenleri durdurmak için hızlı hareket edecektir.
Telegram'ın kapattığı aşırı sağ hesapların bazılarının --çocukların dini ritüeller için kurban edildiği iddiasını taşıyan-- QAnon komplo teorilerini konuştuğu belirtiliyor. Bu tür kanalların çoğunda ırksal saflık (bir nevi Nazilerin Ari ırk dedikleri şey) açıkça savunuluyor. Bazıları gerilla savaşı kılavuzları ve diğer şiddet içeren dosyalar paylaşıyorlar. Telegram'ın host edilen dosya özelliğini kullanıyorlar. .
Sırası gelmişken, Whatsapp'ın son "kullanıcı bilgilerinde değişiklik" açıklaması sonrasında, Telegram'ın bu ay 25 milyon yeni kullanıcının 72 saat içinde kaydolmasıyla büyümede bir patlama yaşadığı bildiriliyor. Durov abone sayısının 500 milyonu geçtiğini raporluyor.
Telegram'ın kurucusu Pavel Durov daha önce Telegram kanalına gönderdiği gönderide şöyle demişti :
"İnsanlar artık mahremiyetlerini ücretsiz hizmetler karşılığında vermek istemiyorlar. Uygulamaları kritik bir kullanıcı kitlesine sahip olduğu sürece her şeyden paçayı sıyırabileceklerini düşünen teknoloji tekelleri tarafından artık rehin tutulmak istemiyorlar."
[1] Parler Sosyal Ağı için Apple ve Amazon Verdikleri Hizmeti Askıya Aldılar
[2] Wiki-Turk : Doxxing