15 Haziran 2013

Gezi Parkı aforizmaları

Tayyip Erdoğan, \'Eski liderlerden bir tek ben kaldım.\' demiş Merak etme yalnız değilsin, bir de Putin kaldı senin gibi

Tayyip Erdoğan: “Yurtdışından gelecek akla ihtiyacımız yok. One minute dediğimiz insanlar şimdi bu durumdan seviniyorlar.!” demiş.
İyi de sana da halk one minute demedi mi?
 
Tayyip Erdoğan,”Eski liderlerden bir tek ben kaldım.” demiş.
Merak etme yalnız değilsin, bir de Putin kaldı senin gibi.
 
Gezi Parkı direnişine destek verdiği için,Cem Boyner hakkında bir AKP’li yönetici şöyle demişti: “Onların bütün hesaplarını inceleyeceğiz.”
Siz Boyner’in hesaplarını inceleyip durun; AKP’nin hesapları da inceleniyor, hem de halk tarafından.
 
İstanbul Valisi, önceki gün Gezi Parkı direnişçilerine, “Aranızda olmak isterdim.” demişti.
Ve sonra sözünü tutarak polislerle birlikte meydana döndü ve müdahale etti.
 
İstanbul Valisi, kendisini Gezi Parkı’na yemeğe davet eden bir gruba; “Kokoreç olmazsa gelmem.” demiş.
Kokoreçi bir zahmet yemeğe gitmeden önce polislerinden alırsın. Çünkü günlerdir insanları kokoreç haline getirdiler.
 
Egemen Bağış, “Atlar, köpekler istedi diye ölmez.” demiş.
Kendisine katılıyorum, yalnız bu örnekte at olan halktır.
 
Egemen Bağış, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye kararı için,  "Saçmalamak da bir özgürlüktür.” demiş.
Yalnız sen bu hakkını son günlerde çok sık kullanmaya başladın.
 
AKP’li Hüseyin Çelik: “Referandum seçeneğinden sonra, bir an önce Gezi Parkı’nın boşaltılması lazım, orada hayatın normale dönmesi lazım.”
Eğer referandum seçeneğine hükümetin istifasını da eklerseniz, işte o zaman  Gezi Parkı boşalır, sizi uğurlamak için.
 
Erdoğan: “Gezi Parkı’nda herhangi bir provokatif girişim olmayacağının garantisini verin, görüşmeye, gelmeye hazırım.” demiş.
Bir başbakan bunca polisine, tomasına, biber gazına rağmen, halkının yanına gitmeye çekiniyor, garanti istiyorsa zaten olay bitmiştir. Demek ki halkın gücü herşeyden ve herkesten fazlaymış.

Yazarın Diğer Yazıları

İktidar kavramı üzerine anarşist notlar

İktidar olgusu, çağlar boyunca insanın birbiri üzerinde egemen olma, yönetme ve yönlendirme arzularına neden olmuştur. Bu olgu, imparatorluklar kurmuş, yıkmış, toplumsal ve bireysel düzlemde ise ilişkilerin niteliğini belirlemiştir.

Gerçek nedir? Ya da gerçek gerçek midir?

Bu soru tarihsel olarak filozofların yanıt aradığı en önemli sorulardan birisidir. İnsanların çoğu aslında toplumsal yaşam içerisinde gerçeği aramazlar, daha doğrusu gerçek diye bir sorunları yoktur. Çünkü çoğu zaman gerçeğe ulaşma çabası riskli ve tehlikelidir.

"
"