31 Mayıs 2024

Maliyenin ihbarcıları teşvik etmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Sorumlu vatandaşlarımızın ihbar yoluyla kayıt dışı mücadeleye destek vermesini son derece olumlu buluyorum. Ancak bunun için yüzde 10 gibi yüksek oranda ihbar ikramiyesi ödenmesini doğru bulmuyorum. Çünkü kayıt dışı ile mücadele görevi kamuya aittir. Kamunun bu görevini yapmayıp, üstelik bedel de ödeyerek vatandaşlarımızı ihbara yönlendirmesi şık değil

Değerli okurlar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in sosyal medya hesabından Gelir İdaresi Başkanlığının (GİB'in) vergi ihbarına ilişkin yaptığı açıklamalar, ihbar müessesesini ve ihbar ikramiyesi konusunu gündeme taşıdı.

GİB'in internet sitesinde yer alan duyuruya göre, Hazine ve Maliye Bakanlığınca yürütülen kayıt dışı ekonomi ile mücadele çalışmaları kapsamında, vatandaşların ihbar ve şikayetlerini kolay, hızlı ve istedikleri her an (7/24) yapabilmelerine imkân sağlamak amacıyla GİB'in internet sayfası, Dijital Vergi Dairesi, GİB Mobil ve Vergi İletişim Merkezi (VİMER) (189) hizmetleri güncellendi.

Anlaşıldığı üzere GİB kurumsal olarak ihbar müessesesinin etkin bir şekilde kullanılmasını teşvik ediyor.

Teşvik ederken bir konuya dikkat çekiyor: İhbarlar nedeniyle yapılacak vergi incelemeleri sonucu ihbar edilen kişiye tahakkuk ettirilecek vergi ve vergi ziyaı cezasının yüzde 10'u tutarında muhbire "ihbar ikramiyesi" ödeneceği bilgisini veriyor.

Gerçekten de vergi kayıp ve kaçağını ihbar edenlere, 1931 tarihinde yürürlüğe giren 1905 sayılı Menkul ve Gayrimenkul Emval İle Bunların İntifa Hakları ve Daimi Vergilerin Mektumatı Muhbirlerine Verilecek İkramiye Hakkında Kanuna göre, yapılan inceleme sonucunda hesaplanan vergi ve ceza üzerinden ihbar ikramiyesi ödeniyor.

İhbar üzerine gerçekleştirilen vergi incelemesinde, vergi inceleme elemanı tarafından bulunan matrah farkına muhbirin katkısı dikkate alınarak hazırlanan İhbar İkramiyesi Görüş Raporuna istinaden, tahakkuk eden vergi ve vergi ziyaı cezası tutarı üzerinden yüzde 10 oranında ihbar tazminatı hesaplanıyor.

Hesaplanan ikramiyenin 1/3'ü tahsil edilip edilmediğine bakılmaksızın verginin kesin tahakkukunda, 2/3'ü ise tahsilat sonrasında muhbire ödeniyor.

Muhbir ikramiyelerinin vergi karşısındaki durumu

1905 sayılı Kanuna göre ödenen muhbir ikramiyeleri Gelir Vergisi Kanunu'nda sayılan yedi gelir unsurundan hiçbirinin kapsamına girmemesi nedeniyle gelir vergisine tabi tutulmuyor[1].

Söz konusu ikramiyeler, Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu hükümlerine veraset ve intikal vergisine tabi tutuluyor.

Buna göre, yetkili makamca yapılan her ihbar ikramiyesi ayrı hukuki bir iktisap kabul edilerek, yapılan her bir ödeme tutarına ilişkin olarak hukuken iktisap edildiği tarihten itibaren bir ay içinde veraset ve intikal vergisi (VİV) beyannamesinin verilmesi gerekiyor. Dolayısıyla ilgili yıl için geçerli ivazsız iktisaplara ilişkin istisna tutarının her bir ödeme için ayrı ayrı uygulanması mümkün bulunuyor. Özetle geçerli istisna tutarını aşan her bir ödeme (ivazsız iktisap) için VİV ödenmek zorunda.

Son 10 yılda ödenen ihbar ikramiyeleri ne kadar?

Son 10 yılda 3 bin 59 kişiye yaklaşık 98 milyon lira ihbar ikramiyesi ödendiğini görüyoruz.

2023 yılında ihbarda bulunan 176 kişiye toplam 14 milyon 832 bin 566 lira ihbar ikramiyesi ödenmiş.

Kaynak: Murat Batı

Maliyenin ihbarcıları teşvik etmesi hakkındaki görüşlerim

Sorumlu vatandaşlarımızın ihbar yoluyla kayıt dışı mücadeleye destek vermesini son derece olumlu buluyorum. Ancak bunun için yüzde 10 gibi yüksek oranda ihbar ikramiyesi ödenmesini doğru bulmuyorum. Çünkü kayıt dışı ile mücadele görevi kamuya aittir. Kamunun bu görevini yapmayıp, üstelik bedel de ödeyerek vatandaşlarımızı ihbara yönlendirmesi şık değil.

Ülkemizde ihbarcılık, ihbarcı ve muhbir kavramlarının toplumsal algılanışı olumsuzdur. Bu tür ihbarları gerçekleştirenlere genellikle iyi gözle bakılmaz.

Kanaatimce ihbar müessesesi ikramiye oranı düşürülerek (örneğin yüzde 1'e düşürülerek) devam ettirilmelidir! Çünkü ihbar edenler bunu parasal karşılığı için değil, vatandaşlık görevi için yapmalıdırlar.

Yoksa bu işten beslenen çok sayıda muhbir çıkması kaçınılmazdır. Bu işi meslek haline getirenler olursa şaşırmayın!

Son olarak, 1905 sayılı Kanunda herhangi bir hüküm bulunmamakla birlikte, 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'nun 43'üncü maddesinde yer alan "Meslek mensupları ve bunların yanlarında çalışanlar, işleri dolayısıyla öğrendikleri bilgi ve sırları ifşa edemezler, çeşitli kanunlarla muhbirlere tanınan hak ve menfaatlerden faydalanamazlar..." hükmü dolayısıyla meslek mensupları (SMMM ve YMM'lere) ve yanında çalışanlara işleri dolayısıyla öğrendikleri bilgilere dayalı ihbarlar nedeniyle ihbar ikramiyesi ödenmeyeceğini belirtmek isterim.


[1] 105 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "III-Muhbir ve müsadirlere verilen ikramiyelerin Gelir Vergisi hükümleri karşısındaki durumu başlıklı bölümünün 3 ve 4 üncü paragrafları.

Erdoğan Sağlam kimdir?

Erdoğan Sağlam Ankara'da doğdu, ancak nüfusta doğum yeri olarak Çorum görünüyor.

Liseyi İstanbul Maliye Okulu'nda yatılı okudu. Böylece mesleğe çok erken bir giriş yaptı. Ardından Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü'nü bitirdi. Üzerinde lise ve fakülteyi ikincilikle bitirmek gibi bir lanet vardır. En birinci ikincidir.

Üniversiteyi bitirmesinin ardından Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanlığı Kurulu sınavını kazandı. Yedi yıl Hesap Uzmanı olarak çalıştıktan sonra 1994 yılında ayrılarak özel sektöre geçti. Bir yıl süreyle bir şirketler grubunun mali işler direktörlüğünü yaptı.

İzleyen dönemde uluslararası danışmanlık ve denetim şirketlerinden BDO Türkiye'ye (Denet) katıldı. Halen ortak ve yönetim kurulu üyesi olarak faaliyetine devam ediyor. Eşini ve işini çok seviyor.

Başta Vergi Konseyi ve TÜSİAD olmak üzere pek çok mesleki sivil toplum kuruluşunun vergi çalışmalarına katkıda bulunuyor.

2003 -2010 yılları arasında ve 2020 yılında Milliyet gazetesinde, çalışma hayatı boyunca mesleki dergilerde vergisel konularda çok sayıda makalesi yayımlandı. Mayıs 2020'den itibaren T24'te yazmaya başladı.

Teknik bir kitap yazmak istemediği için henüz bir kitabı yok. İleride en azından bir şiir kitabı, bir de polisiye roman yazmak istiyor. Yeminli mali müşavirlik ve bağımsız denetçilik lisanslarına sahiptir.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Gelir ve kurumlar vergisi kanunlarında yapılması düşünülen değişiklikler

Eğer tüm düzenlemeler ifade edildiği şekilde yapılırsa yine çok sayıda vergi ihtilafları ile karşılaşacağımız kesin

Ticaret Bakanlığı, enflasyon düzeltmesinin kâr dağıtımına etkilerini de içeren tebliği yayımladı; dört önemli başlık

Bu husus başta kâr dağıtımı olmak üzere şirketlerin sermaye kaybı ve borca batıklık durumu, yedek akçe ayrılması, sermaye artırım ve azaltımı, birleşme, bölünme gibi konuları etkiliyor

Yurt içine yönelik asgari vergi düzenleme taslağına ilişkin eleştirilerim

Asgari vergi kıyaslamasında hasılat ölçüsünün ödenecek vergiyi belirlediği durumlarda, kurum kazancı çok düşük veya zarar söz konusu ise gerçek kazanca nazaran çok yüksek tutarlarda ve haksız vergileme söz konusu olacaktır