25 Nisan 2023

Ek vergiye dava açabilmek için kurumlar vergisi beyannamesini ihtirazî kayıtla vermek gerekir

Mükelleflere önerim, ödedikleri ek vergiyi geri alma olasılığını muhafaza etmek için ek vergiyi ihtirazî kayıtla beyan edip dava açmaları yönündedir

Değerli okurlar, deprem nedeniyle getirildiği ifade edilen ve kamuoyunda “deprem vergisi” olarak anılan tek seferlik “ek vergi” düzenlemesine ilişkin yaşanan tereddütler konusunda Maliyenin görüşleri, önce kurumlar vergisi beyannamesi değişiklikleri ile kamuoyu ile paylaşıldı. Sonra yayımlanan tebliğle, beyanname değişiklikleri yoluyla paylaşılan görüşler doğrultusunda açıklamalar yapılarak mükellefler tarafındaki olumlu yöndeki beklentiler karşılıksız bırakıldı.

Ek vergi, kurumlar vergisi mükelleflerinin 2022 yılı kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde kurum kazancından indirim konusu yapılan istisna ve indirim tutarları ile indirimli kurumlar vergisine tabi matrahları üzerinden yüzde 10 oranında tahakkuk ettiriliyor.

İştirak kazancı istisnası ile yurtdışından elde edilen ve en az yüzde 15 oranında vergi yükü taşıyan istisna kazançlar üzerinden ek vergi yüzde 5 oranında hesaplanıyor.

Ek verginin, başta “geriye yürüme” olmak üzere birçok Anayasal ilke açısından Anayasaya aykırı olduğu ileri sürülüyor.

Anayasamıza göre kanunların Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesinde iptal davası açabilme hakkı Cumhurbaşkanına, Türkiye Büyük Millet Meclisinde en fazla üyeye sahip iki siyasi parti grubuna ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az beşte biri tutarındaki üyelere ait.

Anayasa Mahkemesinde doğrudan doğruya iptal davası açma hakkı, iptali istenen kanunun Resmî Gazetede yayımlanmasından başlayarak altmış gün sonra düşüyor. Buna göre ek vergi ihdasını öngören ve 12 Mart 2023 tarihinde yayımlanan 7440 sayılı Kanun hükmü hakkında doğrudan iptal davası açmak için çok az bir süre kaldı.

Bu yazının kaleme alındığı tarih itibariyle iptal davası açıldığını duymadım, mevcut seçim atmosferinde açılmasını da beklemiyorum.

Geriye sadece mükelleflerce açılacak davalarda vergi mahkemelerinin, ek vergiyi ihdas eden kanuni düzenlemeyi Anayasaya aykırı görmeleri veya davacının ileri sürdüğü aykırılık iddiasını ciddi bulması halinde Anayasa Mahkemesinin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakması olasılığı kalıyor. Yani bu iki halde mahkeme dosyayı Anayasaya Mahkemesine itiraz yoluyla gönderebiliyor.

İlgili mahkeme, Anayasaya aykırılık iddiasını ciddî görmezse bu iddia, temyiz merciince esas hükümle birlikte karara bağlanmak zorunda…

İptal edilen kanuni düzenlemeler, Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkıyor. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabiliyor. Ancak bu tarih, kararın Resmî Gazete’de yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemiyor.

İptal kararları geriye yürümüyor

Bu nedenle ek vergi, ileride iptal edilse dahi bu vergiyi dava etmemiş mükellefler için sonuç doğurmayacak. Yani bu durumdaki mükelleflerin ödedikleri vergiyi geri almaları mümkün olmayacak.

Bu bakımdan mükelleflere önerim, ödedikleri ek vergiyi geri alma olasılığını muhafaza etmek için ek vergiyi ihtirazî kayıtla beyan edip dava açmaları yönündedir.

Ek vergi için ayrı bir beyanname verilmeyip, 2022 yılı kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden bu vergi kurumlar vergisine ilaveten tahakkuk ettirildiğine göre, bu vergiyi dava konusu edebilmek için 2022 yılı kurumlar vergisi beyannamesinin ek vergi açısından ihtirazî kayıtla verilmesi gerekir.

Kişisel gözlemim, ek vergiyi birçok kurumlar vergisi mükellefinin dava edeceği yönünde…

Erdoğan Sağlam kimdir?

Erdoğan Sağlam Ankara'da doğdu, ancak nüfusta doğum yeri olarak Çorum görünüyor.

Liseyi İstanbul Maliye Okulu'nda yatılı okudu. Böylece mesleğe çok erken bir giriş yaptı. Ardından Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü'nü bitirdi. Üzerinde lise ve fakülteyi ikincilikle bitirmek gibi bir lanet vardır. En birinci ikincidir.

Üniversiteyi bitirmesinin ardından Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanlığı Kurulu sınavını kazandı. Yedi yıl Hesap Uzmanı olarak çalıştıktan sonra 1994 yılında ayrılarak özel sektöre geçti. Bir yıl süreyle bir şirketler grubunun mali işler direktörlüğünü yaptı.

İzleyen dönemde uluslararası danışmanlık ve denetim şirketlerinden BDO Türkiye'ye (Denet) katıldı. Halen ortak ve yönetim kurulu üyesi olarak faaliyetine devam ediyor. Eşini ve işini çok seviyor.

Başta Vergi Konseyi ve TÜSİAD olmak üzere pek çok mesleki sivil toplum kuruluşunun vergi çalışmalarına katkıda bulunuyor.

2003 -2010 yılları arasında ve 2020 yılında Milliyet gazetesinde, çalışma hayatı boyunca mesleki dergilerde vergisel konularda çok sayıda makalesi yayımlandı. Mayıs 2020'den itibaren T24'te yazmaya başladı.

Teknik bir kitap yazmak istemediği için henüz bir kitabı yok. İleride en azından bir şiir kitabı, bir de polisiye roman yazmak istiyor. Yeminli mali müşavirlik ve bağımsız denetçilik lisanslarına sahiptir.

Yazarın Diğer Yazıları

Enflasyon düzeltmesinin teknik iflasa etkisi

Borca batık olma durumu, şirketin aktiflerinin borçlarını karşılayamaması halidir

2024 yılı birinci geçici vergi dönemi için enflasyon düzeltmesi yapılmayacak

Enflasyon düzeltmesi yapılmayacak 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi dönemi için bilanço hazırlanmayacak ve söz konusu dönem beyannamelerine bilanço eklenmeyecek

Lokanta ve kafe gibi işletmelerde satılan gıda maddeleri için KDV oranının yüzde 10 uygulanması kesinleşti; tartışmalar sürüyor!

Tebliğde yer alan ve geçen yıl yapılan oran artışlarına ilişkin değişikliklerin (yüzde 8’in yüzde 10; yüzde 18’in yüzde 20’ye yükseltilmesi) KDV uygulama Genel Tebliğine aktarılmasına ilişkin ibare değişikliklerinin, sanki yeni yapılmış ve KDV oranları artırılmış gibi sunulması gerçekten vahim!