15 Ağustos 2013

Turquality: Devlet eliyle marka yaratmak…

Turquality’yi Türkiye’nin müstakbel uluslararası dev markalarının fidanlığı olarak görmek ve sürekli göz önünde tutarak geliştirmek elzem görünüyor

 

 

 

Küresel marka yaratmak önemli mi?

Turquality, küresel Türk markaları yaratmak için oluşturulmuş ve uzunca bir süredir de başarıyla uygulanan oldukça önemli bir Devlet destek programı. Peki, neden Devlet bu tür bir işe soyunuyor? Amaç oldukça açık; kurumsal altyapısı güçlü Global markalarınız varsa ihracat gelirleriniz de artıyor ekonominizin dinamizmi ve gücü de… Bir örnek verelim; Ekonomi Bakanlığı’nın hesaplarına göre, Türkiye 2012’de bir kilo ihracatı yaklaşık 1,58 dolar karşılığında yapmış. Bu rakam Turquality kapsamındaki firmalarda yaklaşık 2,2 dolara çıkıyor. Yani markalaşma yolunda ilerleyen firmaların ihracat gelirleri artıyor. Bu durumun, dış ticaret dengesine ve cari açığa olumlu yansımaları olacağı da ortada. Türk üreticisini ve ihracatçısını “fasonculuk” vasfından kurtarma ve markalı mal ihraç eder bir noktaya taşıma bakımından program oldukça önemli.

Desteğin kapsamında neler var?

Turquality destek programı Ekonomi Bakanlığının sorumluluğunda yürütülüyor ve programın ana hatları “2006/4 sayılı Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması, Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi ve Turquality’nin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ” ile belirlenmiş durumda.

Turquality destek programı, firmalara aşağıda belirtilen harcamalar konusunda destek sağlıyor ve bu destekler 5 yıl boyunca devam ediyor.

·        Tanıtım, reklam ve pazarlama faaliyetlerine ilişkin harcamalar,

·        Patent, endüstriyel tasarım, faydalı model ve marka tesciline ilişkin harcamalar,

·        Kalite ve çevre belgesi alımına ilişkin harcamalar,

·        Yurtdışında kurulacak birimlere ilişkin kira ve temel kurulum harcamaları,

·        Moda tasarımcısı, aşçı ve şef istihdamına ilişkin harcamalar,

·        Firma tarafından alınacak profesyonel danışmanlık (strateji, operasyon, organizasyon, teknoloji) hizmetlerine ilişkin harcamalar,

·        Bilişim alanına yönelik harcamalar.

Listeye bakınca, bir firmanın markalaşma ve kurumsallaşma yolunda ihtiyacı olan neredeyse her türlü harcamanın desteklendiğini görüyoruz.

Yukarıda da belirttiğimiz üzere, destekler 5 yıl sağlanıyor; ancak ilk 5 yılın sonunda desteklenen markalar yapılacak performans değerlendirilmesine göre bir 5 yıl daha destek alabiliyorlar.

Turquality kapsamındaki markalar

Şu an Turquality kapsamında, 91 firmanın toplam 103 markası destekleniyor. Kapsamdaki -hepsi Türkiye ekonomisi için oldukça önemli olan- firmalara ve markalara birkaç örnek verelim; Abdi İbrahim İlaç, Anadolu Efes, Arçelik, Network, Banvit, BMC, Bellona, DYO, Eczacıbaşı Yapı, Eti, Goldaş, Ülker, Kale Kilit, Kalebodur, Kiğılı, Kordsa, Mavi Jeans, Damat Tween, D'S Damat, Otokar, DeFacto, Öztiryakiler, Paşabahçe, Pınar, Pimapen, Sarar, Temsa, Vakko ve Vestel.

Ekonomi Bakanlığı, Turquality kapsamında yer alan firmalara 2012’de yaklaşık 135 milyon TL destek vermiş. Bu yıl için bu rakamın ciddi biçimde artmasını beklemek mantıklı olur.

Türkiye’den Global markalar çıkarmak…

Büyük bir rekabetin yaşandığı uluslararası ticaret pazarında yeni bir Global marka yaratmak elbette ki kolay değil. Bazı istisnalar dışında, Global bir marka yaratmak milyarlarca dolar harcamayı ve yıllar sürecek zahmetli bir yolculuğu göze almak demek. Turquality’den de kısacık bir zaman diliminde, birçok Global Türkiye markası yaratma mucizesini beklemek haksızlık olur; ancak programın vizyonu dikkate ve takdire değer.

Şu an birçok markamız uluslararası arenada büyük saygınlığa ve yere sahip; ancak Türkiye ölçeğindeki bir ekonominin Samsung, Apple, Hyundai vb. ölçeğindeki “devler” yaratması gerekiyor. Bu süreci sadece firmalarımızın inisiyatif ve vizyonuna bırakmak ise ciddi bir riski göze almak demek. Bu anlamda, Turquality doğru bir zamanlama ile markalaşma yolunda  “marşa” basıyor.

Turquality ve benzeri destekler firmalarımızın “kurumsal altyapısını” güçlendirdikçe ve “uluslararası vizyonlarını” genişlettikçe, Türkiye’den de birçok Global marka çıkacaktır. Bu açıdan, Turquality’yi Türkiye’nin müstakbel uluslararası dev markalarının fidanlığı olarak görmek ve sürekli göz önünde tutarak geliştirmek elzem görünüyor.     

Twitter: @AKIN_EMRAH

E-mail: [email protected]

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Bütçede fon uygulamalarına yeniden mi dönüyoruz?

Tahsisli vergi uygulamasının, devletin bütün gelir ve giderlerinin tek bir bütçe içinde toplanmasını ifade eden “Bütçe Birliği” ilkesi ile bu ilkenin doğal sonucu olan ve bütçe içindeki hiçbir gelirin hiçbir gidere tahsis edilememesini işaret eden “adem-i tahsis” ilkesi ile uyum içinde olduğunu söylemek pek mümkün değil

Son dönemde vergiyle ilgili konuştuklarımız: Para ve maliye politikası uyumunun neresindeyiz?

Para ve maliye politikalarının bütüncül şekilde, birlikte ve uyumlu çalışmadığı bir ekonomik sistemde, TCMB tarafından konulan enflasyon hedeflerinin tutturulmasının imkansıza yakın olduğunu söylemek mümkün. Vergi politikasının amacının da bu hedef dikkate alınarak şekillendirilmesi hayati önemde

Dolaylı vergi yapımız enflasyonu körüklüyor mu?

OVP'de de vurgulanan, "doğrudan vergilerin vergi gelirleri içindeki payının arttırılması" politikası sadece mali açıdan değil; dolaylı vergilerin enflasyon üzerindeki baskısı bağlamında da kritik önemde görünüyor

"
"