Emrah AKIN
Direktör, KPMG
[email protected]
Bütçe’nin hafta başında yayımlanan Ocak-Haziran gerçekleşmelerinde oldukça önemli noktalar var. Ayrıntılara girmeden tespitlerimizi yapalım;
Gelirler
2013’ün ilk altı aylık döneminde kümülatif olarak “bütçe gelirleri” bir önceki yılın aynı dönemine göre %17,7 oranında artışla 190,9 milyar TL; ancak bu dönemde vergi gelirlerimiz biraz daha yüksek performans göstermiş ve %20,7 artışla 187,9 milyar TL olarak gerçekleşmiş. Bütçe’nin, vergi gelirleri başta olmak üzere, yükselen gelir performansı iyi olmakla birlikte henüz istenen seviyede değil.
İlk altı aylık dönemde “vergi” rakamlarına yakından baktığımız takdirde ithalde alınan KDV dikkat çekiyor. Bu dönemde, ithalde alınan KDV kümülatif olarak %32,3 oranında artmış ve 30,9 milyar TL’ye ulaşmış durumda. Sadece Haziran'da aylık bazda artış %47’yi (6,1 milyar TL) bulmuş durumda. İthalde alınan KDV ile “dış ticaret açığı ve cari açık” ilişkisi oldukça önemli. Bu durum, dış ticaret dengesinin Haziran gerçekleşmeleri için pek iyi bir işaret değil.
Haziran’da dahilde alınan KDV (%49,8 artış) ve ÖTV (%29,9 artış) kanallarında yaşanan yüksek performans da Bütçe dengesini olumlu etkilemiş görünüyor. Varlık Barışı Kanunu dolayısıyla yurtdışından beyan edilecek varlıklar üzerinden alınması planlanan %2 oranındaki vergi de bu yıl vergi gelirlerini olumlu etkileyebilir; ancak 2008 yılındaki ilk varlık barışında toplanan verginin 1,5 milyar TL civarında olduğu düşünülünce bu kaynaktan gelecek vergi sınırlı olacaktır.
Giderler ve Bütçe Dengesi
Gider tarafına gelince; “bütçe giderleri” bu dönem sadece %11,2 oranında artarak 187,9 milyar TL olarak gerçekleşmiş. Bu “mali disiplin”in hala taviz verilmeden uygulandığının önemli bir işareti. Bu dönemde “Faiz giderleri” de 23,3 milyar TL olarak gerçekleşmiş ki bu rakam geçen yıla göre %11,3'lük bir azalışa karşılık geliyor. İlk altı ayda “faiz dışı fazla” ise %34,8 artışla 26,4 milyar TL olarak gerçekleşmiş durumda. Bu oldukça iyi bir gösterge ancak yılın ikinci yarısında sürülebilirliği oldukça önemli.
Özetlersek, 2012 Ocak-Haziran döneminde 6,7 milyar TL “açık” veren Bütçe; 2013'ün Ocak-Haziran döneminde 3,1 milyar TL'lik bir “fazla” vermiş durumda. Bu rakamlar yıl sonu hedeflerinin tutturulması yolunda oldukça önemli işaretler. Ancak şu nokta da dikkatten kaçırılmamalı, bütçe giderleri geleneksel olarak yılın son aylarında yükselişe geçer ve bu durum, bazı yıllarda beklenmeyen bütçe açıklarına ve finansman sıkıntılarına neden olur.
İkinci Altı Ay Bizi Ne Bekliyor?
Döviz kurlarındaki yukarı yönlü hareketin sürmesi başta ithalat kanalı olmak üzere hem üretimi hem de tüketim harcamalarını olumsuz etkileyebilir. Bu tablonun doğal sonucu, KDV ve ÖTV gelirlerinde daralma olacaktır. Bütçe harcamaları üzerindeki mevcut disiplin sürse bile; gelir performansında yaşanacak bir düşüş bütçe dengesini olumsuz etkileyecektir. Bu da bütçe için “yeni kaynak arayışı”nı gündeme getirebilir.
Bu noktada belirtmemizde yarar var, mevcut bütçe rakamları ve ekonomik iklim endişelenmek için henüz erken diyor.
Twitter: @AKIN_EMRAH