16 Ağustos 2023

Tasarruf genelgesi ne oldu?

Genelge haberinin ardından T24’te yazdığım yazıda bir sonraki ay harcamaların bakıp uyulup uyulmadığını paylaşacağımı belirttim. Şimdi o sözü tutuyorum. Çünkü bütçenin Temmuz ayı rakamları açıklandı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bir ay önce, kamu kurum ve kuruluşları için tasarruf genelgesi yayımladı. Daha doğrusu Şimşek,  tasarruf konulu 2021 Haziran’da yayımlanmış Cumhurbaşkanlığı genelgesine atıfta bulundu. Deprem kaynaklı maliyet dışında bütün harcamaların gözden geçirilmesini, tasarruf tedbirleri içini ivedilikli adım atılmasını ve takibin tavizsiz yapılmasını istedi. Şimşek imzasıyla kamu kurumlarına gönderilen genelgede, bütün harcamalar için tasarruf istendi istenmesine ama tasarruf kurallarına uyulsun diye özellikle vurgulanan giderler vardı:

-Taşınmaz ve taşıt kullanımı

-Haberleşme giderleri

-Basın ve yayın giderleri

-Kırtasiye alımı

-Temsil, tören ağırlama giderleri

***

Genelge haberinin ardından T24’te yazdığım yazıda bir sonraki ay harcamaların bakıp uyulup uyulmadığını paylaşacağımı belirttim. Şimdi o sözü tutuyorum. Çünkü bütçenin temmuz ayı rakamları açıklandı. Yukarıda aktardığım, tasarruf genelgesine konu olan harcama başlıklarında genelgeden önce ve genelgeden sonraki harcama tutarlarını karşılaştırma imkanımız var.

Haziren ve temmuz ayı harcamalarına bakalım:

Genelgeye pek kulak asılmamış

 

GİDER                                    HAZİRAN (BİN TL)            TEMMUZ (BİN TL)   

Haberleşme giderleri              346.086                                      369.102                                      

Kırtasiye alımı                          234.998                                      214.098

Taşıt kiralama                           213.764                                     224.437

Temsil tören                              36.898                                        43.615

Taşınmaz kiralama                   1.484                                           1.130

 

İncelendiğinde görüleceği gibi, Şimşek’in yayımladığı tasarruf genelgesinin ardından yapılan harcamalarda, taşınmaz kiralama ve kırtasiye alım tutarı, bir önceki aya göre düşmüş. Buna karşılık haberleşme, temsil tören ağırlama ve taşıt kiralama harcamalarında tasarruf etmek bir yana önemli artışlar var.

Sözgelimi haziran ayında devletin yaklaşık 37 milyon TL olan temsil ve ağırlama harcaması, temmuz ayında 43,6 milyon TL’ye yükselmiş. Kamu kuruluşlarının temsil harcamalarında özen göstermediği anlaşılıyor. Öte yandan taşıt kiralama harcaması  da bir önceki aya göre 10 milyon TL artışla, 224,4 milyon TL’ye yükselmiş.

Örtülü ödenekte yeni rekor

Tasarruf genelgesine konu edilmeyen ya da edilemeyen harcama kalemlerinde ise durumlar bildiğiniz gibi. Sözgelimi nereye harcandığı ve de hesabı sorulamayan örtülü ödenek harcaması, bütün zamanların rekorunu kırmış temmuz ayında: 901,6 milyon TL. Başka bir ifadeyle temmuz ayında örtülü ödenekten kullanılan bütçe kaynağı ile 79 bin kişiye asgari ücret ödenebilir. Ödensin anlamında söylemiyorum, okurlar, milli menfaatler için bir ayda yapılan harcama tutarı hakkında fikir sahibi olsun diye pratik bir hesap.

Temmuz ayı örtülü ödenek harcaması, bir önceki ayı katlamış. Bütçede gizli hizmet gideri olarak anılan bu kalemden haziran ayında yapılan harcama 577.8 milyon TL’ymiş.

Tabii bütün bu karşılaştırmalarda hakiki enflasyon oranını da hesaba dahil etmek gerekir ki, Sayın Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, bunu zaten yapıyordur.

Türkiye’deki tasarruf genelgeleri tarihinin, sadece ekonomi muhabirlerini değil, bürokrat ve bakanları da birkaç kez emekli etmeye muktedir olduğunu hatırlatır, esenlikler dilerim.

Çiğdem Toker kimdir?

Çiğdem Toker, Diyarbakır'da doğdu. Denizli Lisesi'nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Gazeteciliğe üniversite öğrencisiyken Anka Ajansı'nda başladı. Günaydın, Ankara Ulus gazetelerinde, Nokta dergisinde stajlar yaptı.

Anadolu Ajansı'nın sınavlarını (1988) kazanarak, adliye, Devlet Güvenlik mahkemeleri (DGM), yüksek yargı muhabiri olarak çalıştı. 1990-1993 yıllarında haftalık Ekonomik Panorama dergisinde; sonrasında da kesintisiz 15 yıl Hürriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nda ekonomi muhabiri olarak görev yaptı. Burada maliye, vergi, özelleştirme, enerji, rekabet politikalarını izledi. 1994 ve 2001 ekonomik krizlerini, IMF ile ilişkileri, kriz kapsamında çıkarılan kanunların TBMM'deki yasama süreçlerini haberleştirdi. Çeşitli ülkelerde Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası toplantıları muhabir olarak takip etti.

Habertürk gazetesinin ilk Ankara temsilcisi olarak gazetenin Ankara bürosunu kurdu. İstifa ederek ayrıldı. İnternet gazetesi T24'ün ilk yayınlarında OECD'nin "Futbolda Kara Para Aklama" raporunu konu alan dizi yazısıyla yer aldı. Köşe yazarı ve Ankara Temsilcisi olarak çalıştığı Akşam gazetesinden, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) el koyma sürecinde kendi isteğiyle ayrıldı.

2013-2018 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. Gazetenin sahibi konumundaki Cumhuriyet Vakfı yönetimi değiştikten sonra kendi isteğiyle ayrıldı. 2018'de katıldığı Sözcü gazetesindeki yazılarına 2022 Kasım ayında 'küçülme' gerekçesiyle son verildi. Fox TV kanalında yayımlanan "Orta Sayfa" adlı haber programında yorumcu olarak yer alıyor.

Eleştirel finans haberciliği olarak da tanımlanan yazıları hakkında kimileri astronomik, çok sayıda manevi tazminat davası açıldı. Konusu bir imar haberi olan yazısı hakkında hapis cezası istemiyle yargılandı. Kamu ihaleleri ve şirketleri konu alan çok sayıda yazısı da Sulh Ceza hâkimlikleri kararlarıyla erişime engellendi.

Kitapları

- Adım da Benimle Beraber Büyüdü- Abdüllatif Şener, Doğan Kitap, 2008

- "Türkiye'de Sağlıkta Kamu Özel Ortaklığı - Şehir Hastaneleri" kitabına makale katkısı, İletişim Yayınları, 2018

- Kamu İhalelerinde Olağan İşler - Tekin Yayınevi, 2019

Ödülleri

- İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi "En Başarılı İktisat Muhabiri Ödülü" (1995)

- Sabah Gazetesi "Muammer Yaşar Bostancı Haber Yarışması Büyük Ödülü" (1997)

- Türkiye Ziraat Odaları Birliği "Basında Tarım Ödülü" (2000)

- Milliyet Gazetesi "Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülü" – "Taksiyarhis'in Zehra Teyzesi" başlıklı röportaj (2001)

- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti-TGC "Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü" |"Evcil'in Dönüşü" dosyası – (2005)

- European Press Prize "The Mystery of the Secret Funds" – "Yorumcu Ödülü"nde kısa liste (2015)

- Halkevleri "Basın Ödülü" (2016)

- Uluslararası Şeffaflık Derneği Ödülü (2016)

- İstanbul Tabip Odası "Basında Sağlık Ödülü" (2016, 2018 ve 2019)

- TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi "Emre Madran Koruma Ödülü" (2017 ve 2019)

- Eskişehir - Bilecik Tabip Odası "Halk Sağlığı Ödülü" (2017)

- ÇGD "Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü" (2017)

- ÇGD Bursa Şubesi "Meslekte Dayanışma Ödülü" (2018)

- Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü "Uluslararası Cesaret Ödülü - Kısa liste" (2018)

- Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü – "Kamu İhalelerinde 21/b Usulü" dosyası-(2018)

- Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği "Önder Kadınlar Ödülü" (2019)

- Rekabet Derneği "Adil Rekabete Katkı Ödülü" (2019)

- TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası "Hasan Balıkçı Onur Ödülü" (2020)

- Halkevleri Dayanışma Ödülü (2020

- Ankara Tabip Odası – "Şehir hastanelerinin ekonomi politiğini tüm gerçekliğiyle ortaya koyarak kamuya ve sağlık çalışanlarına etkilerini görünür kılan haberleri" nedeniyle (2021)

- TMMOB Şehir Plancıları Odası - Kent Planlama Basın Ödülü (2021)

- İzmir Gazeteciler Cemiyeti "Hasan Tahsin Basın Özgürlüğü Ödülü" (2021)

- SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği "Yılın Kadınları" Ödülü (2021)

- Alanya Gazeteciler Cemiyeti - Ulusal Basında Yılın Gazetecisi Ödülü (2021)

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Bir "kaçış rampası" olarak Dışişleri Vakfı

Şimdiden "Paralel Dışişleri" diye nitelenmeye başlanan Vakıf girişiminin, üç yıllık tasarruf genelgesinden bir kaçış olduğu açık

Şimşek'e kimler soru sorabilir?

Tasarruf tedbirleri konusunda "dostlar alışverişte görsün" mahiyetindeki toplantının biz gazetecileri ilgilendiren en önemli boyutu; güya bu kadar önem atfedilen, haftalar öncesinden davul çalar gibi anons edilen bu toplantının bitiminde soru alınmamasıydı

TÜİK kimin tarafında duruyor?

TÜİK; DİSK’in zorunlu olarak Bilgi Edinme Kurulu’nun bağlı olduğu Adalet Bakanlığı’na açtığı davada çıkan karara itiraz etmiş. Madem taraf değilseniz bu itiraz ne? Bitmedi: TÜİK, bir de Adalet Bakanlığı aleyhine dava açıyor. Yetmiyor, Danıştay Başsavcılığı’na TÜİK olarak “Bu kararları bozun” diyor