07 Temmuz 2023

Sığınmacı sağlığı için AB parasıyla ihale

İhaleye teklif verecek olan firmalar, AB kuralları gereği çok sıkı inceleme ve denetimden geçiriliyor. İhalenin her aşaması AB'ye bildirilirken, yapılan teklif başvurularının AB'nin "yolsuzlukla mücadele şartı"na uygun olması gerekiyor

Sağlık Bakanlığı, Türkiye'deki sığınmacılara hizmet vermesi için kurulmaya başlanan ve yapımını Avrupa Birliği'nin (AB) finanse ettiği sağlık merkezleri için, yeni ve kapsamlı bir ihale açtı.

AB'nin Avrupa Konseyi Yatırım Bankası kanalıyla finanse ettiği projenin toplam tutarı 79,3 milyon Euro.

İstanbul ve İzmir'de yeni yapılacakların yanı sıra, onarıma ihtiyacı olan merkezleri de kapsayan ihale, "Güçlendirilmiş Göçmen Sağlığı Merkezi Yapım Tadilat ve Onarım İşi" adıyla yayımlandı. Kısa adı EKAP olan Elektronik Kamu Alımları Platformu'ndaki ilana göre, ihaleler 19 Haziran'da onaylandı.

79,3 milyon Euro'nun "bir kısmı"

Çok sıkı kurallara tabi olarak yapılan, yüzlerce sayfalık dokümanı olan bu ihaleler, AB'nin Avrupa Konseyi Yatırım Bankası kanalıyla finanse ettiği 79.3 milyon Euro'nun "bir kısmı"yla gerçekleştirilecek. Sağlık Bakanlığı'nın yayımladığı ihale ilanlarında, söz konusu "bir kısım"ın tutarı açıklanmıyor.

AB bağışını düzenleyen ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzasıyla 11 Kasım 2021 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Milletlerarası Anlaşma'nın eki olan Hibe Anlaşması metni 200 sayfanın üzerinde.

Açık adı: "Herkes için Sağlık Hizmetleri Altyapısının Güçlendirilmesi" olan hibe anlaşması Avrupa alanında İngilizce kısaltması SHIFA olarak anılıyor.

14 Ağustos'ta e-ihale usulüyle gerçekleştirilecek ihalelere konu olan sağlık merkezleri ihale ilanlarında tek tek yazılmış. Yeni yapılacak olan sağlık merkezlerinin Sultangazi, Bağcılar, Pendik, Esenyurt gibi sığınmacıların yoğun yaşadığı yerlerde olacağı görülüyor. Yeni yapılacak olan merkezlerin yaklaşık bir yıl içinde (360 gün) bitirilmesi şart koşuluyor.

İstanbul'da yeni yapım:

Sultangazi Güçlendirilmiş Göçmen Sağlığı Merkezi (GGSM) (3040, 77 metrekare) Bağcılar GSM (Göçmen Sağlığı Merkezi) İnönü (1264, 86 metrekare) Pendik Yeşilbağlar GSM (1195,24 metrekare), Küçükçekmece Halkalı GGSM, (3044, 93 metrekare), Esenyurt Kıraç GGSM (3044,93 metrekare)

İstanbul'da tadilat ve onarım:

Arnavutköy No:1 GSM, Maltepe GSM, Bahçelievler NO1. GSM, Büyükçekmece GSM, Esenler No:1 GSM, Esenyurt GSM, Güngören No:1 GSM, Sultangazi No:1 GSM , Üsküdar No:1 GSM, Başakşehir GSM, Ümraniye No:2 GSM, Bağcılar GSM, GOP Hast. FTR, Sancaktepe EAH FTR.

İzmir'de yeni yapım:

Bornova Erzene GGSM (3040,77 metrekare), Karabağlar Ali Fuat Cebesoyl GGSM (3358,71 metrekare)

İzmir'de tadilat ve onarım:

Çiğli EAH FTR 

İhaleye teklif verecek olan firmalar, AB kuralları gereği çok sıkı inceleme ve denetimden geçiriliyor. İhalenin her aşaması AB'ye bildirilirken, yapılan teklif başvurularının AB'nin "yolsuzlukla mücadele şartı"na uygun olması gerekiyor. Başvurular değerlendirmeye alındıktan sonra, AB'nin yaptırımlarla ilgili harita sitesi ile birlikte bir kontrol mekanizması işletiliyor. Diğer yandan ihaleyi kazanan firmaların AB'nin "iletişim ve görünürlük politikası"gereği, yer tesliminden sonra, AB bayrağının da yer aldığı detaylı panolar asması isteniyor. Ayrıca yapılacak inşaatın çevresel ve sosyal etki normlarına da uyması gerekiyor.

Çiğdem Toker kimdir?

Çiğdem Toker, Diyarbakır'da doğdu. Denizli Lisesi'nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Gazeteciliğe üniversite öğrencisiyken Anka Ajansı'nda başladı. Günaydın, Ankara Ulus gazetelerinde, Nokta dergisinde stajlar yaptı.

Anadolu Ajansı'nın sınavlarını (1988) kazanarak, adliye, Devlet Güvenlik mahkemeleri (DGM), yüksek yargı muhabiri olarak çalıştı. 1990-1993 yıllarında haftalık Ekonomik Panorama dergisinde; sonrasında da kesintisiz 15 yıl Hürriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nda ekonomi muhabiri olarak görev yaptı. Burada maliye, vergi, özelleştirme, enerji, rekabet politikalarını izledi. 1994 ve 2001 ekonomik krizlerini, IMF ile ilişkileri, kriz kapsamında çıkarılan kanunların TBMM'deki yasama süreçlerini haberleştirdi. Çeşitli ülkelerde Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası toplantıları muhabir olarak takip etti.

Habertürk gazetesinin ilk Ankara temsilcisi olarak gazetenin Ankara bürosunu kurdu. İstifa ederek ayrıldı. İnternet gazetesi T24'ün ilk yayınlarında OECD'nin "Futbolda Kara Para Aklama" raporunu konu alan dizi yazısıyla yer aldı. Köşe yazarı ve Ankara Temsilcisi olarak çalıştığı Akşam gazetesinden, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) el koyma sürecinde kendi isteğiyle ayrıldı.

2013-2018 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. Gazetenin sahibi konumundaki Cumhuriyet Vakfı yönetimi değiştikten sonra kendi isteğiyle ayrıldı. 2018'de katıldığı Sözcü gazetesindeki yazılarına 2022 Kasım ayında 'küçülme' gerekçesiyle son verildi. Fox TV kanalında yayımlanan "Orta Sayfa" adlı haber programında yorumcu olarak yer alıyor.

Eleştirel finans haberciliği olarak da tanımlanan yazıları hakkında kimileri astronomik, çok sayıda manevi tazminat davası açıldı. Konusu bir imar haberi olan yazısı hakkında hapis cezası istemiyle yargılandı. Kamu ihaleleri ve şirketleri konu alan çok sayıda yazısı da Sulh Ceza hâkimlikleri kararlarıyla erişime engellendi.

Kitapları

- Adım da Benimle Beraber Büyüdü- Abdüllatif Şener, Doğan Kitap, 2008

- "Türkiye'de Sağlıkta Kamu Özel Ortaklığı - Şehir Hastaneleri" kitabına makale katkısı, İletişim Yayınları, 2018

- Kamu İhalelerinde Olağan İşler - Tekin Yayınevi, 2019

Ödülleri

- İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi "En Başarılı İktisat Muhabiri Ödülü" (1995)

- Sabah Gazetesi "Muammer Yaşar Bostancı Haber Yarışması Büyük Ödülü" (1997)

- Türkiye Ziraat Odaları Birliği "Basında Tarım Ödülü" (2000)

- Milliyet Gazetesi "Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülü" – "Taksiyarhis'in Zehra Teyzesi" başlıklı röportaj (2001)

- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti-TGC "Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü" |"Evcil'in Dönüşü" dosyası – (2005)

- European Press Prize "The Mystery of the Secret Funds" – "Yorumcu Ödülü"nde kısa liste (2015)

- Halkevleri "Basın Ödülü" (2016)

- Uluslararası Şeffaflık Derneği Ödülü (2016)

- İstanbul Tabip Odası "Basında Sağlık Ödülü" (2016, 2018 ve 2019)

- TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi "Emre Madran Koruma Ödülü" (2017 ve 2019)

- Eskişehir - Bilecik Tabip Odası "Halk Sağlığı Ödülü" (2017)

- ÇGD "Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü" (2017)

- ÇGD Bursa Şubesi "Meslekte Dayanışma Ödülü" (2018)

- Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü "Uluslararası Cesaret Ödülü - Kısa liste" (2018)

- Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü – "Kamu İhalelerinde 21/b Usulü" dosyası-(2018)

- Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği "Önder Kadınlar Ödülü" (2019)

- Rekabet Derneği "Adil Rekabete Katkı Ödülü" (2019)

- TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası "Hasan Balıkçı Onur Ödülü" (2020)

- Halkevleri Dayanışma Ödülü (2020

- Ankara Tabip Odası – "Şehir hastanelerinin ekonomi politiğini tüm gerçekliğiyle ortaya koyarak kamuya ve sağlık çalışanlarına etkilerini görünür kılan haberleri" nedeniyle (2021)

- TMMOB Şehir Plancıları Odası - Kent Planlama Basın Ödülü (2021)

- İzmir Gazeteciler Cemiyeti "Hasan Tahsin Basın Özgürlüğü Ödülü" (2021)

- SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği "Yılın Kadınları" Ödülü (2021)

- Alanya Gazeteciler Cemiyeti - Ulusal Basında Yılın Gazetecisi Ödülü (2021)

 

Yazarın Diğer Yazıları

Fernas’ın işçileri, milletin vekili

Kamu ihaleleriyle, Yap İşlet Devretli otoyoluyla Hazine’den, uzun süredir milyarlarca liralık pay alan bir şirket (sahibi partili vekil), nasıl olur da maden şirketinde çalışan işçilerin cildini, saçını gözünü kimyasaldan tozdan koruyacak donanımı sağlayamaz, gaz alım sensörlerini doğru yerde tutmaz, tahkimat çalışması üzerinde bulunması gereken toz emici araçları bulundurmaz, ATEX sertifikalı kamera telefon almaz? Hadi hep birlikte düşünelim

Çok fonksiyonlu “yeni anayasa” kaldıracı

Yeni anayasanın şu önümüzdeki orta vadede gerçekleştirilmesinin çok güç olduğu, dahası buna somut koşullar içinde ihtiyaç bulunmadığı, bu tartışmayı başlatanların zaten işine gelmez de, bunu asıl sorunları hatırlatarak bizlerin dile getirmesi gerekiyor

Şimşek’in kreş ve istihdam vurgusu

Mehmet Şimşek, kendisinden önce başka bir iktidar varmış da ekonomiyi o bozmuş gibi kurguladığı steril retorikten bir türlü vazgeçmiyor. Vazgeçmesine de ne imkân var ne de ihtimal

"
"