25 Temmuz 2024

Dört kişiyi bıçaklayan uyuşturucu bağımlısı gencin babası 5 ay önce CİMER'e yazmış: Cinayet olmadan devlet bir şey yapamıyor mu?

"Tedavi yapılmasını istiyorum fakat sağlık ve savcılık kendi isteği olmadan bir şey yapamayacaklarını söylüyor. Ben bir baba olarak ne yapabilirim"


Bingöl’de Emir Can Zazaoğlu’nun tartıştığı kişiyi bıçakladıktan sonra kaçarken çevredekilere bıçakla saldırdığı olayda 4 kişi hayatını kaybetti.

Uyuşturucu sorunu herkesin bildiği "sır". "Sır" olarak saklanamayacak kadar patlak veren bir konu aslında… Yargı farkında, emniyet farkında, siyasetçiler farkında, aileler farkında, eğitimciler farkında ama çığlık atılmıyor.

Türkiye'nin narko ülkeye dönüştüğü iddiaları arasında ağır bağımlılık sorunu yaşayan gençler ya ölüyor ya da öldürüyor.

Son olay Bingöl'den… 19 yaşındaki Emircan Zazaoğlu, hiç tanımadığı kişilere bıçakla saldırdı. Dört kişi hayatını kaybetti, 5 kişi de yaralandı. Bingöl Emniyet Müdürlüğü 19 yaşındaki gencin tutuklandığını açıkladı. Başsavcılık da soruşturmaya gizlilik kararı aldı.

Devlet görevlisi-siyasetçi-mafya üçgeninde uyuşturucuya ilişkin çok dolapların döndüğü bir sır değil. Emircan Zazaoğlu'nu tutuklamak zincirin en zayıf halkası. Sentetik uyuşturucu olan metamfetamin kullandığını öğrendiğim 19 yaşındaki bir gencin neden/nasıl uyuşturucuya bulaştığı ise devasa bir mesele…

Olayı duyar duymaz Saadet Partisi Bingöl İl Başkanı Fatih Tiryaki ile konuştum bilgi almak için. Veteriner hekim olan Tiryaki, 7-8 yıl önce kendi başına gelen olayı anlattı.

"Bingöl'de uyuşturucu büyük bir sorun. 2016 ya da 2017 yılıydı. Karlıova'da muayehanemin önünde bir grup uyuşturucu müptelası genç küfür edince 60 yaşındaki babam gidip onları uyardı. Bu gençler tabure ile babamın kafasına vurunca babam hastaneye kaldırıldı. Olayda nefsi müdafada bulunarak silah sıktım havaya ve yere… 8 ay cezaevinde kaldım bu olay nedeniyle… Bingöl M Tipi Cezaevi'nde kalırken ilk kaldığım 12 kişilik koğuşta 5-6 kişi uyuşturucudan içerideydi. Sonradan kaldığım 23 kişilik koğuşta ise 15-16'sı uyuşturucudan yatıyordu. Cezaevine içici olarak giren bir genç baron olarak çıkıyordu. Yetiştiriliyorlar içeride… Bingöl'de ilçe milli eğitim müdürlüklerinde çalışıp uyuşturucu satanların olduğunu biliyorum. Emniyet diyor ki şikayet edin. Biz canımızı zor kurtardık. Emniyet bilmiyor mu, kayıtları vardır onlarda ama harekete geçmiyorlar. Son olayda insanların izlemesi, hiç müdahale etmemesi çok düşündürücü."

 

Gelelim 19 yaşında uyuşturucuya bulaşan ya da bulaştırılan Emircan Zazaoğlu'nun öyküsüne. Baba defalarca şikayet etmiş oğlunu. Yatırılmasını istemiş. Bingöl Sulh Ceza Hakimliği 05.07.2024 tarihli kararında Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nin raporuna dayanarak Emircan Zazaoğlu'nun tedavi amacıyla özgürlüğünün kısıtlanması talebini reddetmiş.

Baba bununla da yetinmemiş. 21 Şubat 2024'te Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER)'ne de durumu aktarıp yardım istemiş. Bingöl Sürmanşet'in ulaştığı belgede babanın çığlığı şöyle:

"Sayın Cumhurbaşkanım. Benim oğlum 19 yaşında. Geçen sene liseden mezun oldu. Bingöl'de şu an gençler arasında hap, uyuşturucu madde çok fazla yaygın. Benim oğlum da bu illete alışmış ve artık baş edemiyorum. Siz devlet yöneticilerimizden bu illete çere bulmanız… Nasıl nerden geliyor bilmiyorum. Polislerimizin bu sıkıntıyı gidermelerini istirham ediyorum. Ben artık oğlumla baş edemiyorum. Evdeki tüm elektronik cihazlarımızı ya kırdı ya da sattı. Daha önce tedavi edilmesi için savcılığa başvuruda bulundum. Hastaneye yatırdılar fakat hastanedeki güvenlik ne durumdaysa bilmiyorum Elazığ'daki (Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi) hastaneden kaçıp yalınayak Bingöl'e geldi. Sanki güvenlik görevlileri bana dokunmayan bin yıl yaşasın anlayışıyla uyuşturucuyla mücadelede pasif kalıyorlar. Bu illet Bingöl'de artık ortaokul seviyelerine kadar inmiş durumda. Tedavi yapılmasını istiyorum fakat sağlık ve savcılık kendi isteği olmadan bir şey yapamayacaklarını yapamayacaklarını söylüyor. Ben bir baba olarak ne yapabilirim. Bir cinayet olmadan veya kan dökülmeden devlet bir şey yapamıyor mu? Devlet bu durumda aciz davranmaması gerekir. Sonuç olarak oğlumun bir an önce tedavi edilmesini istiyorum. Önce psikolog vasıtasıyla ikna edilip bu illetten kurtarılmasını istiyorum. Gereğinin çok acilen yapılmasını arz ederim."

Babanın 5 ay önceki "Bir cinayet veya kan dökülmeden devlet bir şey yapamıyor mu" çığlığını duymayan devlet dört canı kurtaramadı.

19 yaşındaki bir genci lanetlemek ya da aileyi suçlamak en kolayı… Ama iddialara göre ortaokullarda bile kullanılan bu dev sorunun ekonomi politiğinin üzerine gidilmeden çok hayatlar kararmaya devam edecek. Zira geçtiğimiz günlerde bir hakimin aktarımından bizzat duydum. Önlerine gelen dosyaların çoğu uyuşturucu dosyasıymış.

Narko devletin izdüşümü olsa gerek Emniyet Genel Müdürlüğü'nün 2023 raporuna göre 2022'de 340 bin olan hükümlü ve tutuklu sayısının 114 bini uyuşturucu ile bağlantılı suçlardan cezaevinde olan hükümlü ve tutuklulardan oluşuyor.

2021 yılında Türkiye'de uyuşturucu madde bağlantılı suçlardan ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutuklu oranı yüzde 33,6 iken 2022 yılında bu oran yüzde 35,4'e yükseliyor. (Adalet Bakanlığı, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, 2023)

Bingöl Üniversitesi ile ilgili de ciddi iddialar var. Öğrencilerin uyuşturucuya alıştırıldığı, fuhuşa sürüklenmek istendiği yönünde… Uyuşturucu-siyaset ilişkisi ile ilgili CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dönemin İçişleri Bakanı'na dönük "Bütün kaçakçılarla fotoğrafı çıkıyor, uyuşturucu kaçakçısıyla fotoğrafı var.. Fotoroman Süleyman" sözleri beni Bingöl özelinde de şu habere götürdü.

Kasım 2022'de araçlarında kilolarca uyuşturucu ile yakalananların AKP ve MHP ilçe başkanlarının yeğeni olduğu haberlere yansımıştı. Sinan Ateş cinayeti planlayıcısı Doğukan Çep'in Maltepe-Gülsuyu'nda uyuşturucu ile mücadele eden Hasan Ferit Gedik'i öldürmekten ceza alıp 8 yıl boyunca firarda yaşayabilmesini düşündüğümüzde uyuşturucu ile gerçek mücadele siyasetin konusu…


Not: Cimer'e yazılan dilekçenin orjinaline dokunulmadı…

Candan Yıldız kimdir?

Candan Yıldız, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu.

Gazeteciliğe HBB'de On'da On Haber program editörlüğü ile başladı.

Kanal D, TV 8, Birgün Gazetesi, CNNTürk, İMC TV, Halk TV'de muhabirlik, editörlük, ana haber editörlüğü ve haber program koordinatörlüğü yaptı.

Haber kanallarında çeşitli program formatları yarattı. Radyo ve Gazetecilik Ödülleri En İyi Program Ödülü/(1997), Çağdaş Gazeteciler Derneği En İyi Haber Program Ödülü/ (2002) ödülünü aldı.

Avustralya'da SBS Türkçe Radyo Haberler servisine haber yaptı.

"Öteki Sesler" isimli belgesel yaptı. "Dicle'nin Göz Yaşları" ile "Şiddete Karşı Anlatılar-Ayakta Kalma ve Dayanışma Deneyimleri" ortak çalışmalarda yazarlık yaptı.

T24'le birlikte internet gazeteciliğine adım attı.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Basın Kampı’nın hatırlattıkları: Yeni nesil mafyayı araştırmak için sahaya inmenin tam zamanı!

Bu yıl kampta yerel medya ve yerel yönetimler arasındaki ilişki çok daha açık, samimi bir içerikle konuşuldu. Yerelin patronu belediye başkanı alışkanlığının sonuçları ortada. Karşısındaki yerel medyanın çoğunda ‘simit sat onurlu yaşa’ romantizminin işlemediği de… O zaman ne olacak?

Öcalan’dan mektup getiren akademisyen Özcan: Devlet Öcalan’la görüşse de bu akılla sonuç çıkmaz; biri Japonca diğeri İspanyolca konuşuyor

Ufukta yeni anayasa meselesi var… Acaba AKP, Erdoğan’ı yeniden aday yapacak ya da 50+1’i aşağıya çekecek yeni anayasada DEM’i yanına mı çekmek istiyor?

“AMK küfürü çok yaygın, uyarınca erkekler bize femi-nazi diyor”| İkbal ve Ayşenur için seslerini duyurmaya çalışan liseli genç kızlar anlattı

“Bir erkek arkadaşımız Ayşenur ve İkbal’in fotoğrafını yakamıza takmayı heves olarak gördü!”

"
"