Vay canına!
Doğan (Akın) yazınca kafama dank etti: 11 yıl olmuş. Bana dün gibi geliyor. T24 benim için halâ bebek.
Bu bebek 11 yaşında olduysa ben ne oldum? ("Moruk oldun" diyenleriniz varsa, beni yormasın, en acısından bir biber bulup ağzına sürsün). Ben de yaşlılıktan çok yaşlılığa terfi ettim.
Kurucusu, yöneticisi, tüm yükünü taşıyan hamalı Doğan Akın'ı saymazsak T24'ün en kıdemlisi galiba benim. Hani "Ben onun bebekliğini bilirim" derler ya, ben onun doğumunu bilirim…
T24'ün ilk günü yayımlanan Tırmık şöyle bitiyordu:
"…Bugün 1 Eylül. Dünya Barış Günü.
Barış'a çok yakın ve çok uzak bir ülkede; barışın değil şiddetin ve zorbalığın sesinin gür çıktığı bir dünyada T24 zor denizlere yelken açıyor...
Haydi bakalım: Vira demir!..
Rastgele!.."
* * *
Rast geldi.
T24 11 yıl boyunca bağımsızlığından hiç ödün vermeden adım adım yürüdü ve adım adım büyüdü. Bugün yazılı medyada iken hayalini bile kuramayacağımız bir yaygınlığa ulaştı. Günde ortalama 490 bin kişi T24'e giriyor, haber okuyor, yorum okuyor, video seyrediyor.
Diye kolay: 490 bin okur…
Bitmedi.
Biri T24'e girdiğinde bir yazı ya da bir haber okuduğunda, bir video seyrettiğinde bir ekran sayfası görmüş, okumuş, seyretmiş oluyor. Meselâ 3 köşe yazısı, 4 haber okuyup 2 de video seyrettiğinde istatistik olarak bu toplam "9 sayfa gösterimi" demek.
Daha basit bir anlatımla, kağıt gazetelerin sayfalarını tek tek çevirip ilgilendiklerini okuyan biri gibi düşünürsek, bu hesapla, her gün T24'e giren ortalama 490 bin misafir günde ortalama 2 milyon 200 bin" sayfada dolaşıyor, okuyor, seyrediyor. Bazı günler bu 4 milyona kadar yükseliyor.
Gel de şaşırma, gel de övünme…
* * *
Ama bizim için asıl önemli olan bu baş döndürücü ve baştan çıkarıcı sayısal veriler değil. Tamam, mesleğe başladığımız kağıt gazetelerde bu rakamların hayalini bile kuramazdık.
Ancak en büyük övüncümüz, T24'ün kazandığı saygınlık…
Toplumun her kesiminden, her yaştan kadın ve erkeklerden kaç kez (bir bilseniz kaç kez) duyduk, duyuyoruz ve duyacağız:
- İyi ki T24 var…
- Benim güne başlayışım T24'ledir.
- Gün boyu internette dolanırım. Ama açılış sayfam belli: T24…
- Haberi de T24 alırım, yorumunu da… Çünkü beni hiç yanıltmadı,
Bu kadarı yetsin. Her gün ekranlarımıza işte böyle mesajlar düşüyor.
Eh, lafı gevelemeyeyim: Biz de övünmek düşüyor…
T24'ün 11 yaşını bitirip 12'ye ayak bastığına keyifli gülücükler eşliğinde şaşıran epey yaşlı bir gazetecinin övünmelerini okudunuz.
Bakmayın siz arada sırada cilve yaptığıma.
İyi ki bu mesleği seçmişim. Bana mutluluk verdi, veriyor. İleri yaşımda bu mutluluğu T24'de tatmak varmış.
* * *
Bu bebek çabuk büyüdü. Artık bir delikanlı. Ergenlik sivilcelerinden kurtulması da yakındır.
11 yıl önce "Vira demir" demiştik. O gün bugün hiçbir iskeleye yanaşıp demir atmadı. 11 yıldır haber okyanuslarında yelken bastı. Azgın fırtınaları göğüsledi. Hiç batmadı.
Öyleyse nice yıllara…