Beşiktaş’ın Konyaspor karşısında zorlanmayacağını tahmin ediyordum ama Salih Uçan sonrasında da onun yerini alan Cenk Tosun’un gol atacağını kestirmem olası değildi. Beşiktaş uzun aradan sonra ‘iyi futbol oynamaya çabaladı’ dersek gecenin kısa ve net aktarımını yapmış oluruz ama yetmez açılımı da gerekli tabii ki…

‘Yetenek yoksunu’ yaklaşımı benim için bundan sonra Konyasporlu Oğulcan Ülgün ile örtüşür. Onu, kaçırdığı gol için eleştirip yermiyorum zaten çok zor pozisyondu. Lakin Süper Lig'de oynayan bir ekibin formasını giyen futbolcunun orta yapmadan önce kafasını kaldırıp arkadaşlarına bakması gerekir. Forma giydiğin maçları yeniden izleyip özeleştiri yapmıyor musun sen paşam? Profesyonel futbolcu böylesine "dan dun" oynar mı? Takım arkadaşın olsam inan sahada sana "Ne halt ediyorsun?" diye bağırırdım. Konyaspor’un ligin niye alt basamağında olduğu şimdi daha rahat anlaşılıyor!

İlk devre Cenk Tosun’dan yoksun Beşiktaş son zamanların en istekli futbolunu oynadığı ama sorunlar devam etti. En çok gözüme batan ise Jonas Svensonn oldu. Salih Uçan’ın ileri değil yana, olmadı geriye oynaması yeteri kadar rahatsız ederken şimdi bir de Jonas Svensoon çıkıverdi ortaya. Adam ayağına gelen toptan hemen kurtulmak istiyor ve nereye kime pas verdiğinin önemi yok. Anladım seni; “Ben sağ kanadın savunma oyuncuyum kimse bu kulvarda adam geçmemi orta yapmamı beklemesin. Ben hücuma değil savunmaya yönelik oynarım, kapasitem budur” diyorsun. İyi ya bunu da seni transfer edenler düşünsün.

İlk golü atan Salih Uçan’ın yerini Cenk Tosun aldı, o golünü atınca telefonuma gelen mesajlar artmaya başladı! Bir de elektronik posta düşüverdi, bu satırları yazarken. Değerli okurdan gelen ileti aynen şöyle: “asena bey bu sefer de devam edecek mi salih - cenk düşmanlığınız ???” Yanıt verdim ama buradan da vermem zorunluluk.

Çok değerli okur, objektif ve yansız yazmak asli görevim. Bir futbolcuya ya da takıma ‘düşman’ olmam söz konusu olmadı, olamaz da. AKP yandaşı değilim ve ‘Bizden olmayan herkes düşman’ mantığına hiç sahip olmadım. Cenk Tosun ve Salih Uçan’a yönelik eleştirilerimin, attıkları goller nedeniyle sona ereceğini düşünüyorsanız sizi hayal kırıklığını uğratırım! Bana göre ne Cenk Tosun golcü, ne de Salih Uçan başarılı bir orta olan oyuncusu. Attıkları goller için ikisini de kutlarım ancak bugüne kadar neredeydiler? Şöyle de diyebiliriz; emeklileri süründüren AKP iktidarı, emeklilere 3 bin lira bayram ikramiyesi uygun gördüğü için minnet mi duymalıyız?

Benim bakış açımda sahada futbolcu görüntüsüne sahip ilk eleman Arthur Masuaku ardından da Necip Uysal’dı Konyaspor karşısındaki Beşiktaş’ta. Masuaku, Beşiktaş’ta arka planda kalan orkestra şefi gibiydi. Necip Uysal ise kale çizgisini geçmek üzere olan topu son anda uzaklaştıran ‘kahramandan’ öte benliği ile mücadele eden elemandı.

Elbette diğerleri de kötü oynamadı ama teknik direktör Fernando Santos, dokuzuncu maçında Beşiktaş’a beklediğimiz dokunuşu hala yapamadı bana göre de hiçbir zaman yapamayacak. Beşiktaş, Konyaspor’u 2-0 yendi ve Türkiye Kupası’nın yarı finalinde Ankaragücü’nün rakibi oldu. Sizce bu futbol Pazar günkü derbi ve Ankaragücü ile oynanacak yarı final maçı için yeterli mi? Takım galip geldiği için futbolcuları yere göğe sığdıramamak kolayı. Soruya yanıt vermek ise zoru…