Öğrencilerin seçmeli ders olarak “öğretmen yetersizliği’’ gerekçesi ile din dersi seçimine zorlandıkları iddiası CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu tarafından Meclis gündemine taşındı.
Tanrıkulu, Başbakan Binali Yıldırım tarafından yanıtlanmak üzere verdiği soru önergesinde 12 soruya yanıt aradı.
“Eğitimde Türkiye'ye çağ atlattık” diyen Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'ın sözlerine gönderme yapan ve "Öğrencilere, istedikleri dersin açılmamasına gerekçe olarak öğretmen yetersizliği gösterilmesi, eğitimde Türkiye’ye çağ atlatmanın bir sonucu mudur?" diye soran Tanrıkulu'nun soru önergesi şu şekilde:
Dini içerikli olmayan dersleri seçmek isteyen öğrencilere 'Öğretmen yok' yanıtı verildiği, okullarda seçmeli ders başvuruları için 9 Şubat 2018 tarihinin son gün olduğu, ancak, öğrencilerin istedikleri dersleri seçemedikleri, okul müdürleri tarafından oluşturulan “paket seçmeli ders programları”nın tamamının “seçmeli din” derslerinden oluştuğu, öğrencilere istedikleri dersin açılmamasına gerekçe olarak öğretmen yetersizliğinin gösterildiğine dair haberler basına yansımıştır.
Bu bağlamda;
1. Okullarda seçmeli ders başvuruları için 9 Şubat 2018 tarihinin son gün olduğu ve dini içerikli olmayan dersleri seçmek isteyen öğrencilere 'Öğretmen yok' yanıtı verildiği iddiası doğru mudur?
2. Okul müdürleri tarafından oluşturulan “paket seçmeli ders programları”nın tamamının “seçmeli din” derslerinden oluştuğu ve öğrencilere istedikleri dersin açılmamasına gerekçe olarak öğretmen yetersizliğinin gösterildiği iddiası doğru mudur?
3. Anılan tüm iddialar doğru ise, konu ile ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığı kamuoyuna açıklama yapacak mıdır?
4. Seçmeli din dersleri için Müftüler ve İmamların, çocuklarının bu dersleri seçmesi için velilere “hatırlatma” yaptığı, ilçelerde afiş ve broşürlerle “farkındalık” oluşturması için dini yapılanmaların devreye sokularak “seçmeli” denilen din derslerinin fiilen zorunlu hale getirildiği iddiaları doğru mudur?
5. Türkiye genelinde illere göre hangi okullarda öğrencilere istedikleri dersin açılmamasına gerekçe olarak öğretmen yetersizliği gösterilmektedir?
6. Seçmeli ders seçimi düzenlemesinde yer alan ve okullarda en az 10 öğrencinin aynı dersi seçmesi durumunda ilgili seçmeli dersin okutulabileceği maddesi göz önüne alındığında, Türkiye genelinde illere göre toplam kaç okulda en az 10 öğrenci aynı dersi seçme talebinde bulunduğu halde ilgili dersler açılmamıştır?
7. “Fiilen bu maddenin uygulanmadığı son derece açıktır. Ayrıca; ‘Okullarda ilgili alanda yeterli sayıda öğretmenin bulunmadığı derslerin seçilmesi halinde öncelikle diğer okullardan maaş/ ek ders karşılığı görevlendirmeler yoluyla öğretmen temin edilecek, bunun da mümkün olmadığı hallerde ücretli öğretmen görevlendirilmek suretiyle bu dersler açılabilir’ maddesi de fiilen uygulanmamakta, öğrencilere istedikleri dersin açılmamasına gerekçe olarak öğretmen yetersizliği gösterilmektedir. Yönetmelikte yer alan; ‘Seçmeli derslerin amacı, tanıtımı ve seçimine yönelik yapılacak işlemler konusunda özellikle 4. sınıf öğrenci ve veliler olmak üzere tüm okul müdürlüklerince bilgilendirme yapılacaktır’’ maddesi tüm derslere ilişkin bir bilgilendirme ifadesi içermesine rağmen yaşanılan tüm uygulamalar yalnızca din derslerine ilişkin bir tanıtım çalışması olduğunu bizlere fazlasıyla gösteriyor.”
8. Öğrencilere istedikleri dersin açılmamasına gerekçe olarak öğretmen yetersizliği gösterilmesi hususunda ilgili okul müdürlüklerine İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinden talimat verildiği iddiaları doğru mudur?
9. İddialar ile ilgili olarak ivedi inceleme ve soruşturma başlatılacak mıdır?
10. 2017 – 2018 yılı eğitim – öğretim döneminde Türkiye genelinde illere göre okullarda hangi seçmeli ders programları bulunmaktadır? Öğrenciler hangi seçmeli dersleri talep etmiştir?
11. Öğrencilerin talep ettiği hangi seçmeli dersler açılmış, hangileri açılmamıştır?
12. 2017 yılı Eylül ayında AKP Eskişehir Tepebaşı Merkez İlçe 4'üncü Olağan Kongresine katılan Milli Eğitim Bakanı, Hükümetleri döneminde 580 binin üzerinde öğretmen ataması gerçekleştirdiklerini, şu anki her 3 öğretmenden 2'sinin kendi dönemlerinde atandığını söylemiş, ayrıca, “Eğitimde Türkiye'ye çağ atlattık.” ifadelerini kullanmıştır. Öğrencilere, istedikleri dersin açılmamasına gerekçe olarak öğretmen yetersizliği gösterilmesi, eğitimde Türkiye’ye çağ atlatmanın bir sonucu mudur?
