Yaşam

Yargıtay'dan kiralık evi boşaltma kararı

13 Haziran 2022 18:11

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, kira sözleşmesinin yapılması sırasında tarihleri boş olan ve kiracı tarafından imzalanan tahliye taahhüdünün tarihlerinin sonradan doldurulmasının önemsiz olduğuna dikkat çekti.

Kiracısına tahliye taahhütname imzalatan mülk sahibi, dükkanı boşaltılmayınca soluğu mahkemede aldı. İşyerini tam 4 sene boyunca kullanan kiracının, son kira dönemi başında verdiği taahhütname dükkanı boşaltacağını kayıtsız ve şartsız olarak kabul ettiğini hatırlattı.

Davalının noter kanalıyla yapılan ihtar ve uyarılara rağmen yazılı taahhüdüne uymadığını ileri sürerek taahhüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etti.

Davalı esnaf ise davaya dayanak yapılan tahliye taahhüdünün davacı tarafça kira sözleşmesinin imza edildiği tarihten önce alındığını, davacının, taşınmazın kiracı sıfatıyla kullanılabilmesinin ön şartı olarak ileri sürdüğü taahhütnameyi manevi cebir altında imzalattığını öne sürdü. 2. Sulh Hukuk Mahkemesi, davanın reddine hükmetti. Mülk sahibi kararı temyiz edince devreye giren Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, mahkeme hükmünü bozdu. Yeniden yapılan yargılamada Sulh Hukuk Mahkemesi, ilk kararında direndi. Davacı mülk sahibi bu kararı da temyiz edince bu kez devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi.

"Kiracı iddiasını ispatlamakla yükümlü"

Kurul, oy çokluğu ile mülk sahibini haklı buldu. Milyonlarca kiracıyı yakından ilgilendiren kararda şu ifadelere yer verildi:

"Davacı, davalının yazılı taahhüdüne uymadığını ileri sürerek taahhüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı avukatı, davaya dayanak yapılan tahliye taahhüdünün davacı tarafça kira sözleşmesinin imza edildiği tarihten önce alındığını, davacının, taşınmazın kiracı sıfatıyla kullanılabilmesinin ön şartı olarak ileri sürdüğü taahhütnameyi müvekkiline manevi cebir altında imzalattığını öne sürmüştür. Bu şekilde imza edilen taahhüt tarafların gerçek iradelerini yansıtmaktan uzak olduğundan geçerli olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Ancak; yasalarda ispat yükü, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesinden önce imzalatıldığını iddia eden davalı kiracı bu iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Bu durumda mahkemece ispat yükümlülüğü ters çevrilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Mahkemenin direnme kararının bozulmasına oy çokluğu ile hükmedilmiştir."


AYM Başkanı: Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararları tartışmasız uygulanması gereken kararlardır

İsveç Başbakanı'ndan Türkiye açıklaması: Endişelerini ciddiye alıyoruz

İsrail'den vatandaşlarına "en kısa sürede İstanbul'dan ayrılın" uyarısı

TBB’den ’yatırım karşılığında Türk vatandaşlığı' yönetmeliğinin iptali için Danıştay’a başvuru

837 gazeteci ve 62 kurumdan gözaltında tutulan meslektaşları için ortak açıklama: Biz, meslektaşlarımıza tanığız; bu basın özgürlüğüne darbedir!

Ev sahibi Akşener, 6'lı masa toplantısı öncesi liderler turunda

EPGİS'ten motorin zammı haberine ilişkin açıklama: Bugün için herhangi bir ürüne zam beklentisi yoktur

Türkiye'nin Libya'ya asker göndermesine ilişkin tezkere TBMM Başkanlığı'na sunuldu

Cari açık nisanda 2,7 milyar dolar oldu
" />