Koronavirüs'ün Omicron varyantı, önceki varyantlardan daha hızlı bir şekilde yayılmaya devam ederken, toplumlarda sürü bağışıklığının kazanılmasını sağlaması beklenmiyor.
Kamu sağlığı yetkilileri, pandeminin başlangıcından bu yana, toplumlarda nüfusun büyük bir oranının virüse yakalanması ya da aşı olması durumunda, sürü bağışıklığına ulaşılacağı ve bu sayede virüsün yayılmasının duracağı görüşüne vurgu yapıyordu. Ancak Delta ve sonrasında da Omicron varyantının ortaya çıkmasıyla beraber, daha önce aşı olan ya da Covid-19’u atlatan çok sayıda kişinin de yeniden enfeksiyon kapması, sürü bağışıklığı beklentilerini azalttı.
Bazı uzmanlar, Omicron’un diğer varyantlara kıyasla çok daha hızlı yayılması ve daha hafif semptomlarla atlatılmasının, beklenen sürü bağışıklığının daha az hasarla kazanılmasına yardımcı olacağı görüşündeydi.
VOA Türkçe'nin haberine göre bulaşıcı hastalıklar uzmanlarının çoğu, Omicron varyantının, aşı olmuş ya da hastalığı atlatmış kişilere de yaygın bir şekilde sıçradığını hatırlatarak, bunun, kişilerin bağışıklık sistemlerinin hala virüs karşısında risk altında olduğunun bir göstergesi olduğuna dikkat çekiyor.
“Pandemi endemiye dönüşecek”
Reuters haber ajansına konuşan Dünya Sağlık Örgütü’nden (WHO) epidemiyolog Dr. Olivier le Polain, “Virüsün bulaşmasının artık mümkün olmayacağı teorik bir eşik noktasına ulaşmak, bu pandemide şu ana kadar gördüklerimize bakılırsa, pek gerçekçi bir olasılık değil” ifadelerini kullandı.
Diğer taraftan her ne kadar sürü bağışıklığının yakalanmasına yönelik beklentiler ortadan kalkmaya başlasa da uzmanlar, aşı olanların ve daha önce virüse yakalananların Omicron ya da diğer varyantları kapmaları durumunda daha az risk altında olduğunu söylüyor.
Dünya genelinde şu ana kadar onaylanan ve kullanılmaya başlanan COVID-19 aşıları, virüse yakalanmanın değil, genel olarak hastalığın ağır geçirilmesinin ve ölüm vakalarının önüne geçilmesi için tasarlanan aşılar.
Pandeminin başlangıcında yürütülen klinik aşı deneylerinde, yüzde 90’dan fazla etkililik oranı olan Covid-19 aşılarının, kızamık aşısında olduğu gibi yaygın aşılama programları sayesinde virüsün yayılmasının önüne geçebileceği öne sürülmüştü.
Ancak pandemiye neden olan SARS-CoV-2 virüsüne karşı aşılar sayesinde elde edilen bağışıklık oranının kısa süre içinde azalıyor olması ve virüsün sık bir şekilde mutasyona uğrayarak yeni varyantların türemesi, aşıların virüsü ortadan kaldırmaya yetmesini engelliyor.
Bazı uzmanlar, zaman içinde herkesin ya da nüfusun çok büyük bir bölümünün Corona virüsüne yakalanacağını tahmin ediyor.
Pandeminin zamanla endemiye dönüşmesi, yani belli bölgelerde baskın kalarak zaman zaman salgın dalgaları yaratması da ileride karşılaşılması beklenen senaryolar arasında. WHO’dan uzman Dr. Polain de bununla ilgili olarak, “O noktaya ulaşacağız ancak şu an orada değiliz” dedi.
Yeni varyantlara hazırlık
Omicron varyantıyla gelen yeni vaka dalgası nedeniyle Avrupa başta olmak üzere bazı ülke ve bölgelerde kısıtlamalar yeniden devreye sokulurken, Omicron’un baskın olduğu ABD’de de gelecekte ortaya çıkabilecek olası yeni varyantlara karşı önlem planları gündemde.
Beyaz Saray Genel Sekreteri Ron Klain, MSNBC haber kanalına verdiği röportajda, Başkan Joe Biden yönetiminin yeni varyantlara karşı hazırlıklara başladığını belirterek, “Hazırız. Test üretimini arttırıyoruz. Maske üretimini de arttırıyoruz” dedi.
“Sputnik V Omicron karşısında Pfizer’dan daha etkili”
İtalyan ve Rus araştırmacıların ortak yürüttüğü küçük çaplı bir klinik deneyde elde edilen ilk bulgulara göre, Rus yapımı Sputnik V aşısını olanlarda, bağışıklık sisteminin Omicron’a karşı ürettiği antikorlar, Pfizer aşısı olanlarda gözlemlendiği kadar azalmıyor.
Moskova’daki Gamaleya Enstitüsü ve İtalya’nın Spallanzani Enstitüsü’nden uzmanların yürüttüğü deneyde, 3 ila 6 ay önce her iki aşıdan birinin ikinci dozunu alan kişiler üzerinde inceleme yapıldı. Ön araştırmalar, iki doz Sputnik V aşısı olanların Omicron varyantına karşı daha fazla direnç gösterdiğine işaret ediyor.
51 kişi üzerinde yapılan çalışma sonucunda, Sputnik V aşısı olanların kanında Omicron’a karşı üretilen antikor oranının yüzde 74,2 olduğu görülürken, bu oran Pfizer ve BioNTech’in ortak geliştirdiği aşıyı olanlarda yüzde 56,9 olarak belirlendi. Araştırmanın sonuçları, bilimsel değerlendirme aşamasında.