4 Mart’ta İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk duruşması görülecek Nimet Tanrıkulu’nun iddianamesini inceleyen Uluslararası Af Örgütü, suçlamaların temelsiz olduğunu belirterek, Tanrıkulu’nun tutuksuz yargılanmak üzere derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Ayrıca Uluslararası Af Örgütü’nün, 30 Kasım’da tutuklanan, insan hakları savunucusu Tanrıkulu için tüm dünyadaki şubelerinde başlattığı acil eylem de devam ediyor. Tanrıkulu için, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’na hitaben yazılmış ve “Size, 29 Kasım 2024’ten bu yana Ankara Sincan Kadın Cezaevi’nde tutuklu bulunan önde gelen insan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu’nun devam eden tutukluluğundan ötürü ciddi endişe duyduğumu ifade etmek üzere yazıyorum” diye başlayan dilekçede, özetle şunlar yer alıyor:
“Uluslararası Af Örgütü, emniyetteki sorgusu sırasında Nimet Tanrıkulu’na yöneltilen soruları ve iddianamede yer alan suçlamaları inceledi. Bu sorular ve suçlamalar, Tanrıkulu’nun geçmişteki seyahatleri, 2013-2014 barış süreci sırasında Kürtlerin insan haklarıyla ilgili sivil toplum etkinliklerine katılımı, başka kişilerle aynı baz istasyonundan alınan cep telefonu sinyalleri ve tanık beyanlarıyla ilgilidir. Nimet Tanrıkulu’na yöneltilen suçlamaların hiçbirinin kendi başına silahlı bir grupla somut bağlantı teşkil ettiği değerlendirilemez.
İddianamenin hızla hazırlanmasını olumlu karşılamakla birlikte, Uluslararası Af Örgütü, iddianamedeki suçlamaların görünüşe göre, Tanrıkulu’nun uluslararası anlamda tanımlı bir suç işlediğini gösteren somut delillere dayanmaktan ziyade, bir dizi çıkarımdan ve muğlak iddialardan ibaret olduğu kanaatindedir. Bu durum, temelsiz terörle mücadele suçlamalarının nasıl Türkiye’deki barışçıl ve meşru muhalefeti hedef almak ve susturmak için kullanıldığına dair Uluslararası Af Örgütü tarafından belgelenen yaklaşıma uymaktadır.
Bu nedenle sizi, Nimet Tanrıkulu’nun tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasını talep etmeye çağırıyorum.”
Dilekçe, İnsan Hakları Savunucusu Nimet Tanrıkulu Tutuklandı - Uluslararası Af Örgütü linkinden imzalanabiliyor.
Ne olmuştu?
Nimet Tanrıkulu, on yıllardır Türkiye’nin insan hakları topluluğunda etkin çalışmalarda bulunan önde gelen bir insan hakları savunucusu ve İnsan Hakları Derneği’nin kurucu üyesidir. Zorla kaybedilen kişilerin yakınları ve destekçilerinin hakikat, adalet ve hesap verebilirlik talepleriyle bir araya geldiği Cumartesi Anneleri/İnsanları arasında yer almaktadır.
26 Kasım’da polis, hakkında gizlilik kararı olan bir soruşturma kapsamında Tanrıkulu’nun evine baskın düzenleyerek, gözaltına aldı. Tanrıkulu, Ankara’ya götürüldü. Aralarında siyasetçiler, sendikacılar ve başkalarının da bulunduğu 12 kişi daha aynı dosya kapsamında gözaltına alındı. 30 Kasım’da Tanrıkulu ve sekiz kişi, Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği tarafından Türk Ceza Kanunu’nun “terör örgütü üyeliği” suçunu düzenleyen 314/2 Maddesi uyarınca tutuklandı. Diğer dört kişi, adli kontrol tedbirleriyle serbest bırakıldı.
12 Aralık 2024’te Ankara’da bir savcı, sağlam deliller yerine, Tanrıkulu’nun geçmişteki seyahatleri, 2013-2014 barış süreci sırasında Kürtlerin insan haklarıyla ilgili sivil toplum etkinliklerine katılımı, başka kişilerle aynı baz istasyonundan alınan cep telefonu sinyalleri ve tanık beyanları gibi hususlarda muğlak çıkarımlara dayalı olarak “terör örgütü üyeliği”nden yargılanmasını isteyen bir iddianame sundu. Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği iddianameyi kabul etti ancak aynı zamanda Tanrıkulu İstanbul’da ikamet ettiği ve gözaltına alındığı için davayı yargılama yetkisi olmadığına hükmetti. 3 Ocak’ta dava dosyası İstanbul’a gönderildi ve İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Tanrıkulu halen Ankara Sincan Kadın Cezaevi’nde tutuklu bulunuyor.
Uluslararası Af Örgütü geçmişte, terörle mücadele yasalarının ve darbe girişimiyle bağlantılı temelsiz suçlamaların nasıl Türkiye’deki barışçıl ve meşru muhalefeti hedef almak ve susturmak için kullanıldığını belgeledi. Önde gelen gazeteciler, akademisyenler, insan hakları savunucuları ve diğer sivil toplum aktörleri keyfi tutukluluk, davalar ve haksız yargılamalar sonucunda suçlu bulunmaları durumunda da uzun süreli hapis cezalarına maruz bırakıldı.
|
|