Yaşam

Uçan Süpürge ‘Çocuk Gelinler’in yaşam öykülerini kitap yaptı

Çocuk yaş evliliklerinin 54 kentte profilini ortaya çıkaran ve Uçan Süpürge Derneği, çocuk gelinlerin gerçek yaşam öykülerini kitap yaptı.

28 Ekim 2011 03:00


Hülya Karabağlı

T24/ ANKARA - Çocuk yaş evliliklerinin 54 kentte profilini ortaya çıkaran ve Uçan Süpürge Derneği, çocuk gelinlerin gerçek yaşam öykülerini kitap yaptı. Kar, çamur demeden Türkiye’nin her tarafında yüz yüze görüşmeler yapan dernek, Adana’dan Diyarbakır’a kadar uzanan yelpazedeki hikayeleri “Küçük Yaşta Evlilik Büyük Geliyor. Çocuk Gelinler” kitabına yerleştirdi. Sabancı Vakfı ile ortaklaşa yürütülen ‘Çocuk Gelinler’ Projesini Uçan Süpürge Derneği’nden Halime Güner, Selen Doğan, Özlem Kınal, Humayun Ebrişim yürütüyor.



Çocukların evlendirilmesinde bahaneler çok. En sık rastlanan ‘Sofradan bir tabak kalksın.’ Erkek çocuklara ‘eve ekmek getirme’ görevi erken yaşta benimsetiliyor. Ancak, kız çocukları evdeki ‘tüketici’ konumuna oturtuluyor. Aileler, “İşe yaramayan çocuk bari evlensin ve üzerimizdeki yükü kalksın’ diyor.



Yoksulluktan kurtulma umudu


Kitapta, çocuk gelinlerin penceresinden de olay aktarılıyor. Evdeki yoksulluktan kurtulma umudu ve refah içinde yaşama beklentisi evliliğe gönülsüz de olsa kız çocuklarını yakalıyor.



Babalar para peşinde


Evdeki söz sahibi kişiler baba ya da diğer karar vericiler kızlarını gelir getirici bir unsur olarak görüyor. Bunun bir ticaret olduğunu düşünüyorlar. ‘Başlık Parası’na düzlüğe çıkan yol olarak bakılıyor.


Diyarbakırlı bir kız öğrencinin feryadı dikkat çekiyor: Hayatımda değiştirmek istediğim tek bir şey var. O da babam. Hüzünlü hayatlarını anlatan Çocuk Gelinler’in öyküleri şöyle.


10 YAŞINDA GELİN GİTTİM (Mersin): Ben 10 yaşında gelin gittim Gaziantep’e. Fırına giderken çocuklar beni kovalardı. ‘Küçük gelin’ diye bağırırlardı. Elimle çamaşır yıkardım. Kaynanam beni döverdi. Ekmek vermezdi. Kaynım, ben ekmek yaparken karnıma bıçak soktu. Sonra kapıyı üstüme kilitleyip gitti. Savcı ve hakimler bana sordu ‘istekli mi evlendin. Zorla mı’ diye. İki kolumu mühürlediler. Diyarbakır heyetine gittik yaşımı büyütmek için.


15 YAŞINDA ANNE OLDUM (Adana): Ben de çocuk gelindim. Bugün 60 yaşındayım. Kızım 45 yaşında. Eşim liseyi ve üniversiteyi bitirdi. Kimse bana sormadı. Çocuklar büyüdükten sonra lise diploması aldım. 15 yaşında anne oldum.


14 YAŞINDA 10 BİN LİRAYA 70’LİK DEDEYE SATILDI (Ağrı): Biz altıncı sınıftayken bir arkadaşımız vardı. Derslerinde de iyiydi. Birkaç hafta okula gelmedi. Yanına gittiğimizde parmağındaki yüzüğü gösterdi. Ailesi 10 bin liraya 70 şaşındaki adama satmışlardı. Birkaç sene sonra ailesini gördüm. ‘kızım ilk doğumunda çok kan kaybetti şu an ölüm döşeğinde dediler’ kurtuldu. Geçen sene de babası kızını sürekli aramasına rağmen kızı bir türlü telefonunu açmıyordu. Merak edip yanına gittiğinde kızını sokağın ortasında dövülmüş buldu. Şimdi tekrar evlendirilmek isteniyor.


12 YAŞINDAYDIM (Mardin): 12 yaşında evlendirildim. Kolay bir şey değil. Başta eğitim diyorum başka bir şey demiyorum. Tek odada yaşıyorum. Okula giden çocukları gördüğümde çok seviniyorum. Elimden gelirse yardım bile ediyorum onlara.


BABALARIMA ANLATIN (Düzce): Babalarımıza anlatın, çocuklarını evlendirmenin suç olduğunu bilsinler. Kanuna karşı gelmesinler. Biz koca değil, eğitim istiyoruz. Okuyup meslek sahibi olmak istiyoruz. Bunu yaparsak kimi seçeceğimize  karar veririz.