15 Şubat 2025 17:24
Güncelleme: 15 Şubat 2025 17:29
Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisi ve Çevre Sağlık Komisyonu’nun CHP’li üyesi Mustafa Çankaya, Akçaabat Belediyesi ve Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından Sera Gölü’nde yapılan çalışma sırasında çıkarılan hafriyatın denize dökülmesine tepki gösterdi. Çankaya, "Bu dökülen topraklar habitat kaybına yol açacak, ekosisteme zarar verecek, belki fırsatçı türler üreyecek, kıyı balıkçılığını bitirecek” dedi.
Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisi ve Çevre Sağlık Komisyonu üyesi Mustafa Çankaya, Akçaabat Belediyesi ve Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından Sera Gölü’nde yapılan çalışmayla birlikte çıkartılan hafriyatın denize döküldüğü yerde açıklama yaptı.
Toprak ve balçığın denizin hemen kıyısına depolandığını belirten Çankaya, şu ifadeleri kullandı:
"Akçaabat Belediye’sinin Devlet Su işleri (DSİ) ile iş birliği içeresinde Sera Gölü’nde tabanda biriken balçık ve çamuru bölgeden uzaklaştıran bir çalışması vardı, ancak bu Sera Gölü'nün tabanından alınan balçık ve çamuru Akçaabat’ta Yaylacık mevkisinde doğrudan denize deşarj edildiği haberlerini biz de bölgeden alınca konuyu Akçaabat Belediye Meclisi’nde gündeme getirdik.
Belediye Başkanımız yapılan işlemin yanlışlığını teyit etti ve durdurulacağını bize bildirdiler. Ancak bölgeden daha sonra yine şikâyetler bize ulaşınca İlçe Başkanlığımız nezdinde bir çalışma başlatarak bölgeye direk intikal ettik. Bölgede intikal ettiğimiz zaman gördüğümüz tablo işte burada sizlerin de gördüğünüz üzere denizin hemen sınırına denize deşarj işlemi belki bitmişti ama doğrudan deşarj anlamına yine ilk dalgada, Karadeniz’in ilk dalgasında yine denize ulaşacak.
Tahkimatsız bir şekilde vahşi depolama diyebilecek olduğumuz bir şekilde toprağı, balçığı, çamuru denize hemen kıyıda deşarj edildiğini ve doldurulduğunu gözlemledik. Bu son derece yanlış bir işlemdir. Burası ne Akçaabat Belediyesi’nin ne DSİ’nin kafasına göre iş yapacağı alan değildir. Burası Akçaabat halkınındır, burası Trabzon halkınındır halk bize buraları koruma ve kollama görevi vermiştir, biz bu görevimizi yapacağız. Burada öncelikle bu dökülen topraklar habitat kaybına yol açacak, ekosisteme zarar verecek, belki fırsatçı türler üreyecek, kıyı balıkçılığını bitirecek. Bu bölgede balıkçılarımızın radarında derinlik 4-6 metrelerden 2 metrelere düşmüştür.
Bu yapılan yanlışın etkilerini belki bugün değil yıllar sonrada yine yaşayacağız. Buna kimin hakkı vardır? Bizler daha sonra Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bu konuyu gündeme getirerek bu vahşi depolamanın en azından denize deşarj kısmının durdurulmasını sağladık ve şimdi DSİ kamyonları istifleme şeklinde bu alanda çamuru ve balçığı direkt denize dökmüyorlar.
Çöpten enerji üretildiği günümüzde 1 santimetreküpünün uzun yıllar geçmesi gereken bu toprağımızı biz burada neden heba ediyoruz? Öncelikle toprak analizini yaparak elimizdeki malzemenin niteliğini tespit etmeliyiz daha sonra bunları istifleyerek kurutma işleminden geçirerek nasıl kullanabiliriz, nasıl yararlanabiliriz bunların araştırmasını yapmalıyız. Çevre ile dost bir şekilde doğayla uyumlu bir şekilde 2025 yılında 150 bin kişilik bir kenti yönetirken olaylara akıl, bilim ve teknik düzlemde yaklaşmalıyız inatla iş yapmamalıyız." (ANKA)
© Tüm hakları saklıdır.