Çevre

TİP milletvekili Kadıgil: Hâlâ Hayvan Hakları Yasası diyemediğimiz bir noktadayız

08 Temmuz 2021 11:19

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Sera Kadıgil,  Hayvanları Koruma Kanunu'na ilişkin olarak, "Hâlâ Hayvan Hakları Yasası diyemediğimiz bir noktadayız" değerlendirmesini yaptı. Kadıgil komisyonda mutabık kalınan konuların yasada da yer alması gereketiğini altını çizerek, "Popülasyon kontrolü' düzenlemesi dedik yok. 'Kısırlaştırma seferberliği yapacağız.' dedik. 'Dört yıl boyunca ithalat yasağı getirelim' dedik. 'Petshoplarda hayvan satışını yasaklayalım' dedik. 'Mobil kısırlaştırma cinayettir, hepimiz karşıyız' dedik. Burada yok sadece  'geçici' ibaresiyle geçiştirilmiş. İşini yapmayan belediyelere yaptırım düzenledik. Bu  hükümlere uymayacak belediyelere en küçük bir idari ve cezai yaptırım yok” dedi.

Meclis Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda görüşüldü. Kadıgil, AKP’nin yıllar sonra hazırladığı Hayvanları Koruma Kanunu’nun hayvan hakları savunucularını, STK’ları, hayvanlara kötü muamelenin önlenmesi için Meclis’te kurulan ve çözüm yolları için bir rapor hazırlayan komisyonun beklentilerini karşılamadığını belirterek,  Meclis iradesinin gasp edilmesinin somut örneği olduğunu dile getirdi.

"Hayvanların Haklarının Korunması İle Hayvanlara Eziyet Ve Kötü Muamelelerin Önlenmesi İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu”nun raporunun bütün partilerin mutabakatıyla Meclis’te oy birliği ile kabul edildiğini hatırlatan Kadıgil, “ Biz burada 5 parti bir araya da gelsek hep birlikte çalışsak da TBMM Genel Kurulunda o rapor oy birliğiyle onaylansa da bizim milletvekilleri olarak istediğimiz şeyler yapılamayabiliyor. Bu durum, beni gerçekten bu sistemle bir kez daha yüzleştirdi. Yani, bu kadar milletvekili olarak bizim, Bakanlığın karşısında duramadığımızı hissediyorum. Bu teklif TBMM'nin atanmış bakanlara irade tesliminin somut bir resmi gibi” ifadelerini kullandı.

Meclis Araştırma Komisyonu’nda mutabık kalınan noktaların mutlaka yasada yer alması gerektiğini vurgulayan Kadıgil şu ifadeleri kullandı: 

Yasanın Adından başlamak gerekirse hâlâ Hayvan Hakları Yasası diyemediğimiz bir noktadayız. En basitinden duygulu varlık olduklarının kabulü yok. Eşya mı can mı? belirsiz. "Kat Mülkiyeti Kanunu'na ekleyelim." dedik, bu yok. Kuşların göç yollarını koruma sorumluluğu üzerine bir sürü kıymetli STK dinledik, ne yapabileceğimize karar verdik, bunlar yok. Evcil hayvan yok, sahipli-sahipsiz hayvan ayrımının ortadan kaldırılması yok. "Hayvanat bahçeleri ve yunus parkları yasaklanacak." dedik, bu yok. Hayvanların deneylerde kullanımı ile ilgili o kadar çalıştık tek bir madde yok. Hatta  sokak hayvanları üzerinde deney yapılmasına müsaade eden madde bile duruyor. Kürk meselesi yok. Av yasağı yok. "Popülasyon kontrolü" düzenlemesi dedik yok. "Kısırlaştırma seferberliği yapacağız." dedik. "Dört yıl boyunca ithalat yasağı getirelim." dedik. "Petshoplarda hayvan satışını yasaklayalım." dedik. "Mobil kısırlaştırma cinayettir, hepimiz karşıyız." dedik. Burada yok sadece  "geçici" ibaresiyle geçiştirilmiş. İşini yapmayan belediyelere yaptırım düzenledik. Bu  hükümlere uymayacak belediyelere en küçük bir idari ve cezai yaptırım yok

"Hayvanla cinsel ilişki" diye bir şey olmaz, "Kanunda zaten böyleydi." demek, "Orada bir ayıp vardı ve biz şu an bunu düzeltme imkânımız varken düzeltmiyoruz’ demektir” 

“Cezai düzenleme yapalım" dedik.  hepimiz ya AKP'si, MHP'si, CHP'si, hepimiz mutabık kaldık. “En az iki ay, bir yıl olması lazım bu cezaların” diye görüş birliğine vardık. Ancak şu anda bakıyorum; nesli yok etmekte bile üst sınırı on yıl olarak düzenlemiş. Tabii bu arada değişen İnfaz Kanunu hesaba katılmamış. Yatarı olmayan şekilde bir düzenleme yapılmış. Çok açık ve net soruyorum; Ben, şimdi buradan çıksam, Meclis bahçemizdeki kedilerden birine tecavüz etsem, eziyet etsem ne gelir benim başıma, cezam ne olacak? Yani bunun cevabını vermek bizim boynumuzun borcu. Birinci soru: Yargılanacak mıyım? Belli değil. Tarım il, ilçe müdürlerinin insafına kalmış eğer sahipsizse eziyet edilen hayvan. Oldu da izin verildi. Yargılanmaya başladım. Dosyayı dernekler takip edecek mi, o kimsesiz hayvanları savunabilecek mi? Hayır, bu da yasak. Yargılama sonunda, oldu da suçlu bulundum; bir gün hapis yatmayacağım” 

TIKLAYIN | Meclis'te görüşülen Hayvanları Koruma Kanunu'nda 'Hayvanlarla cinsel ilişki' ifadesi yerine 'hayvana tecavüz' değişikliği