Konya'daki afişlerdeki Yahudi ve Hristiyan düşmanlığı; TikTok çağında Cem Yılmaz olmak ya da olmamak; Yanındayız Derneği üzerinden toplumsal cinsiyet eşitliği ve 'erkeklik' meselesi...
Seden Mestan ve Tayfun Atay 'Gerçek Gridir' diyerek söyleşti.
Konya'da asılan Yahudi-Hristiyan karşıtı afişlere ilişkin konuşan Tayfun Atay, "Konya, İslam hümanizmasının en fazla ileri sürülebileceği, bu bakımdan 'İslam'ın namusu' sayılabilecek tasavvuf açısından önemli bir yer. Önemi, bu hümanizmayı dünyaya sunan düşünür ve mutasavvıf Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî'den kaynaklanıyor. Bu yüzden Mevlânâ, bu afişlerden utanç duyardı, kemikleri sızlardı" diye konuştu.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine ilişkin de yorumda bulunan Atay, "İnsanlığımızdan eksilerek 'kadın' ya da 'erkek' oluyoruz. Erkekliğin kadına yaptıklarını görüyoruz ama erkeğe yaptıkları erkeğin içinde kalıyor. Şunu söyleyebiliriz ki 'erkeklik' kadını dışarıdan zehirlerken; erkeğin içine akan bir zehirdir" dedi.
Kadınların cinselliğiyle ilgili konuların tabulaştırılmasının yalnızca Türkiye'de değil dünyada da olduğunu hatırlatan Sedan Mestan, "Bunlara dünya genelinden artık tepkiler gelmeye başlıyor. Özellikle kadın sosyal medyada daha aktif yer alması bu tabuları yavaş yavaş yıkmaya başlıyor" yorumunu yaptı.
Cem Yılmaz'ın filminin 'gişe başarısızlığı'na yönelik tartışmalara ilişkin de konuşan Atay, "'TikTok Çağı'nda' Cem Yılmaz'ın işi zor. Cem Yılmaz varlıklı olma peşinde değil, var olma peşinde koşacak bir insan. Karakomik Filmler'i de bunun için, gişe başarısı düşünmeden yaptı. Bana göre film, sosyolojik değerlendirmelerin önünü açacak kıvam ve değerde" ifadelerini kullandı.