Dünya

Gazze'deki Şifa Hastanesi'nin yoğun bakım ünitesi vuruldu, İsrail medyası "savaş kabinesi"nin esirlerin bırakılması için toplanacağını duyurdu

İsrail-Hamas savaşı 39'uncu gününe girerken İsrail ordusu ile Hamas arasındaki çatışmalar ve Gazze'deki insani kriz devam ediyor

14 Kasım 2023 08:34

T24 Dış Haberler

İsrail-Hamas savaşı 39'uncu gününe girerken İsrail ordusu, aralarında onlarca bebeğin de bulunduğu Şifa Hastanesi'nin kapılarına ulaştı. Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, "Şifa Hastanesi'nde toplu mezar kazmaya başladığımızı Kızılhaç'a bildirdik" açıklaması yaptı. İsrail'de "savaş kabinesi" olarak adlandırılan "Acil Durum Hükümeti"nin ise  Gazze'de tutulan esirlerin serbest bırakılmasıyla ilgili anlaşmayı görüşmek üzere toplanacağı duyuruldu.

İsrail ordusunun, Şifa Hastanesi'nin yoğun bakım ünitesini hedef aldığı bildirildi.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, Şifa Hastanesi'nde enerji sıkıntısı nedeniyle son üç günde aralarında 3 prematüre bebeğin de bulunduğu en az 32 hastanın öldüğünü duyurdu. Ayrıca Bakanlık, içerideki cenazelerin çıkarılmasının imkansız olmasından dolayı toplu mezar açmaya başladıklarını bildirdi. Ayrıca 7 Ekim'den bu yana Gazze'de 4 bin 630'u çocuk ve 3 bin 130'u kadın olmak üzere en az 11 bin 240 Filistinli hayatını kaybetti. 

ABD merkezli The Washington Post gazetesi, 7 Ekim'de Hamas tarafından kaçırılan kadın ve çocukların çoğunu serbest bırakacak bir rehine anlaşmasına yakın olunduğunu yazdı. İsrailli yetkili, son ayrıntıların da netleştirilmesi sonrasında planın birkaç gün içinde duyurulabileceğini söyledi.

TIKLAYIN | Hamas-İsrail savaşında gün gün, dakika dakika tüm gelişmeler

Gazze'deki Şifa Hastanesi'nin yoğun bakım ünitesini vuruldu

İsrail ordusunun, Şifa Hastanesi'nin yoğun bakım ünitesini hedef aldığı bildirildi. AA'nın Gazze'deki Sağlık Bakanlığının paylaştığı görüntülerden aktardığına göre, İsrail ordusunun kuşatması altındaki ve yakıt tedarik edilememesi nedeniyle alarm durumundaki Şifa Hastanesi'nin yoğun bakım ünitesi vuruldu.

Görüntülerdeki doktorların bölgedeki patlama nedeniyle tozdan nefes almakta zorlandığı dikkati çekti.

Doktorlar, saldırılar ve yakıt eksikliği nedeniyle daha önceden hastane içinde yerleri değiştirilen yoğun bakım hastalarının yeniden başka bir alana tahliye edildiği bilgisini paylaştı.

Görüntülere göre ayrıca Şifa Hastanesi'ndeki yenidoğan bölümünde kuvözlerinden çıkarılan 30'dan fazla bebek hastane personeli ve gönüllü sivillerin kucaklarında daha güvenli ve uygun bir yere nakledildi.

Doktorların bebekleri taşırken geçtiği hastane koridorlarının yaralıların bulunduğu hasta yataklarıyla dolu olduğu ve aynı koridorlarda, evleri bombalandığı için yerinden edilen ve hastaneye sığınan sivillerin de yaşadığı görüldü.

 

"Şifa Hastanesi'nde toplu mezar kazmaya başladığımızı Kızılhaç'a bildirdik"

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, cenazeleri çıkarma çabalarının başarısız olmasının ardından Şifa Hastanesi'nde toplu mezar kazmaya başladıklarını Kızılhaç'a ilettiklerini bildirdi. Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, Şifa Hastanesi'ndeki son duruma ilişkin AA muhabirine açıklamada bulundu.

Hastanede biriken cenazeleri çıkarma çabalarının başarısız olduğunu belirten Kudra, "Bu nedenle sağlık ekipleri ve hastane yönetimi, cenazeleri avluya gömmek için toplu mezar açma kararı aldı. Kızılhaç'a da bunu bildirdik ve toplu mezar kazma çalışmaları başladı" dedi.

Ekiplerin, gönüllü sığınmacılarla, 100-120 naaşı kefenlemeye çalıştığını, bir başka ekibin de toplu mezar kazdığını aktaran Kudra, defin işlemlerinin birkaç saat sürebileceğini dile getirdi. Halihazırda hastanede 650 hasta ve yaralı, 500 ila 600 sağlık personeli, 5 bin ila 7 bin sığınmacı bulunduğunu kaydeden Kudra, hastanedeki yaşam koşullarının iyice kötüleştiğini, jeneratörleri çalıştırmak için gereken elektrik ve yakıtın olmayışı nedeniyle suyun sınırlı bir şekilde hastane yerleşkesinde kalan bir kuyudan elle çekildiğini ifade etti.

Yiyeceklerin de tamamen tükendiğini belirten Kudra, uluslararası toplum ve insan hakları kuruluşlarına yardım, ablukanın kaldırılması ve yakıt tedariki çağrısında bulundu.

Joe Biden: Şifa korunmalı

ABD Başkanı Joe Biden, Gazze'nin en büyük hastanesinin "korunması gerektiğini" söyledi ve İsrail güçlerine "daha az müdahaleci eylem" çağrısında bulundu. 

Biden, "Umudum ve beklentim daha az müdahaleci eylemler olacağı yönündedir" dedi. 

TIKLAYIN | Gazze'deki Şifa Hastanesi'nde neler oluyor; İsrail ordusunun iddiaları neler ve Hamas bunlara nasıl yanıt veriyor?

Şifa Hastanesi, 600 ila 900 arasında yatağı ve binlerce personeliyle Gazze'deki diğer hastanelerin çok azının sunabildiği hizmet yelpazesiyle yerel sağlık hizmetlerinin temel dayanağıydı.

Gazze'deki savaşın başlangıcından bu yana, çatışmalar ve devam eden İsrail bombardımanı nedeniyle yerinden edilenler için bir sığınak haline geldi.

İsrail, Hamas'ın karargahını hastanenin altındaki sığınak ve tünellere inşa ettiğini, binayı, hastaları ve personeli canlı kalkan olarak kullandığını iddia ediyor. Ancak şu ana kadar hastanelerin altında olduğu iddia edilen sığınak ve tünellere ilişkin net bir kanıt sunulmadı. 

Hamas ve Gazze'de Hamas tarafından yönetilen sağlık yetkilileri iddiaları reddederek bunların sağlık tesislerine yönelik saldırıları meşrulaştırmak için kullanılan propagandalar olduğunu söyledi.

ABD'li kampanya grubu İnsan Hakları İzleme Örgütü, İsrail'in iddiasını doğrulayamayacağını söyledi.

Gazze’deki Şifa Hastanesi’nden bir kaynak: 170 kişilik toplu mezar hazırlanıyor

BBC muhabiri Rushdi Abualouf, Şifa Hastanesi'nde kalan son gazetecilerin hastanenin avlusunda yaklaşık 170 kişilik bir toplu mezar hazırlandığını söylediğini aktardı. 

Abualouf'a konuşan gazeteci, 30 kişinin de bu mezara gömüldüğüne tanık olduğunu aktardı.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı da cenazeleri çıkarma çabalarının başarısız olmasının ardından Şifa Hastanesi'nde toplu mezar kazmaya başladıklarını Kızılhaç'a ilettiklerini bildirdi.

Kuzeydeki tüm hastaneler hizmet dışı

Öte yandan Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, kentin kuzeyindeki tüm hastanelerin yakıt sıkıntısı nedeniyle "hizmet dışı" olduğunu söyledi. 

Birleşmiş Milletler'in (BM) Filistinli mültecilere yardım kuruluşu UNRWA'nın direktörü Philippe Lazzarini, kuşatma altındaki bölgeye yakıt girişine izin verilmediği takdirde grubun Gazze'deki yardım faaliyetlerinin önümüzdeki 48 saat içinde durdurulacağı uyarısında bulundu.

Lazzarini, ajansın Gazze'deki yakıt deposunun kuruduğunu ve artık hastanelere ikmal yapamayacaklarını, kanalizasyonları temizleyemeyeceklerini ve içme suyu sağlayamayacaklarını söyledi.

5 Kasım'dan beri 200 bin kişi daha güneye kaçtı

BM'nin insani yardım ofisi OCHA, 5 Kasım'dan bu yana 200 bin kişinin daha Gazze'nin kuzeyinden güneyine kaçtığını açıkladı. 

Toplamda yaklaşık 1,5 milyon Filistinli, yani Gazze nüfusunun üçte ikisinden fazlası evlerini terk etmiş durumda.

Güneyde BM tarafından işletilen barınaklar aşırı derecede kalabalık ve ortalama 160 kişiye bir tuvalet düşüyor.

The Washington Post: İsrail ve Hamas rehine anlaşmasına çok yakın

The Washington Post'un üst düzey İsrailli bir yetkiliye dayandırdığı haberine göre; İsrail ve Hamas, 7 Ekim'de Hamas'ın kaçırdığı kadın ve çocukların çoğunu serbest bıraktıracak bir rehine anlaşmasına çok yakın. Ayrıntıların birkaç gün içinde açıklanması bekleniyor.

TIKLAYIN | The Washington Post: İsrail ve Hamas onlarca rehinenin serbest bırakılması için anlaşmaya çok yaklaştı

Gazeteye göre geçici anlaşma, İsrailli kadın ve çocukların gruplar halinde, İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinli kadın ve gençlerle eş zamanlı olarak serbest bırakılmasını öngörüyor. İsrail, İsrail'den kaçırılan 100 kadın ve çocuğun tamamının serbest bırakılmasını istiyor, ancak ilk sayının daha az olması muhtemel.

Reuters'in Pazartesi günü aktardığına göre Hamas, 70 kadın ve çocuğu serbest bırakmaya hazır olduğunu belirtti.

Serbest bırakılabilecek Filistinli kadın ve gençlerin sayısı belli değil, ancak bir Arap yetkili geçen hafta The Washington Post'a yaptığı açıklamada hapishanede en az 120 kişi olduğunu söyledi.

İsrailli yetkiliye göre, rehine ve tutsakların takasına beş günlük geçici bir ateşkes eşlik edecek.

ABD ve İngiltere'den Hamas ve İslami Cihat Hareketi'ne yaptırım kararı

ABD ve İngiltere'nin, Hamas ve İslami Cihat Hareketi'yle bağlantısı bulunan gerçek ve tüzel kişilere ortak yaptırım uygulayacağı bildirildi.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, X hesabından, ABD ve İngiltere'nin koordine yaptırım kararını duyurdu. ABD Hazine Bakanlığının internet sitesinden yapılan açıklamaya göre, yaptırımın hedefinde İslami Cihat Hareketi ile bağlantılı 6 gerçek ve 2 tüzel kişi ile Hamas üyesi 2 gerçek kişinin bulunduğu belirtildi.

Yaptırım kapsamında, ilgili kişilerin ABD'deki veya ABD'li gerçek ve tüzel kişiler ile doğrudan veya dolaylı bağlantısı bulunan tüm malvarlıklarına el konuldu ve alım satımları engellendi.

İslami Cihat Hareketi ile Hamas'ın faaliyetlerinin kısıtlamasının amaçlandığı vurgulanan söz konusu yaptırım, Yabancı Varlıkları Kontrol Ofisinin (OFAC) 18 Ekim, 27 Ekim ve Mayıs 2022 kararlarına dayandırıldı.

Netanyahu'nun Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanması için suç duyurusu

Eski AKP Milletvekili Metin Külünk ile avukatlar Mücahit Birinci ve Burak Bekiroğlu, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında suç duyurusunda bulundu. İsrail saldırıları sonucu Gazze'de ölen ve yaralanın çocukların fotoğraflarının da yer aldığı dilekçede, Netanyahu ve tespit edilecek diğer failler hakkında dava açılması talep edildi.

Külünk, Birinci ve Bekiroğlu, Uluslararası Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına sundukları dilekçede, yargılanması talep edilen Netanyahu'nun "savaş", "soykırım" ve "insanlığa karşı" gibi suçları tüm dünyanın gözü önünde işlediği belirtildi.

Netanyahu'nun, "siyonist yapılanmanın hayali haritasını gerçeğe dönüştürebilmek amacıyla bebek, çocuk, kadın, sivil demeden, Gazze'de yaşayan tüm insanları katletmekte olduğu" anlatılan dilekçede, şunlar kaydedildi:

"Başvurumuza ve talebimize konu kişi İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, isnat edilen suçları işlerken, uluslararası müktesebata göre yasaklanan silahları kullanmaktan çekinmemektedir. İşlenmiş olunan suçlar, insanlığın göz yummaması gereken, vicdanı olan her insanın gözyaşı pınarından akan her damlanın taneleri kadar sabit bir biçimde, inkar edilemez şekilde ve korkmadan işlenmektedir."

İsrail'deki "savaş kabinesi" Gazze'deki esirlerin bırakılması için toplanacak

İsrail'de "savaş kabinesi" olarak adlandırılan "Acil Durum Hükümeti"nin, abluka altındaki Gazze Şeridi'nde tutulan esirlerin serbest bırakılmasıyla ilgili anlaşmayı görüşmek üzere toplanacağı bildirildi.

İsrail'in Kanal 13 televizyonu, üst düzey siyasi yetkililere dayandırdığı haberinde, savaş kabinesinin rehine anlaşmasının detaylarını görüşmek için bu gece toplanacağını belirtti. Hamas'ın birkaç gün önce takas sırasında serbest kalmasını istediği Filistinlilerin sayısında ısrar ettiği hatırlatılan haberde, İsrail'in takas anlaşmasının bir parçası olacak ateşkes günlerini azaltmaya çalıştığına işaret edildi.

Ateşkesin 3-5 gün arasında olabileceğine dikkat çekilen haberde, Hamas'ın 7 Ekim'de düzenlediği saldırılar sırasında esir alarak Gazze'ye götürdüğü İsraillilerin yakınlarının da "savaş kabinesinin anlaşmayı kabul etmesi" talebiyle bir basın toplantısı düzenleyebilecekleri aktarıldı.

Gazze'deki Kudüs Hastanesi'ndeki hastalar ve sağlık çalışanları tahliye edildi

Filistin Kızılayı, abluka altındaki Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan Kudüs Hastanesindeki hastalar, aileleri ve sağlık çalışanlarının tahliye edildiğini bildirdi.

Filistin Kızılayından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun çevrede devam eden bombardımanının, içeridekilere ateş açmasının, elektriğin tamamen kesilmesinin, su ve yiyeceklerin tükenmesinin, hastanedeki herkesin hayatını tehdit ettiği belirtildi.

Tüm bu nedenlerden dolayı Kudüs Hastanesinde tedavinin imkansız hale geldiği ve yaralıların, tıbbi malzeme, ilaç ve yakıt sıkıntısı çeken güneydeki hastanelere nakledildiği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Zorlu ve tehlikeli bir gündü. Bugün, hastanenin başına gelen trajik durum nedeniyle Kudüs Hastanesinde mahsur kalan hastalar, onları aileleri ve sağlık ekiplerini tahliye etmeyi başardık. Tahliye, tıbbi ve insani yardım malzemelerinin hastaneye ulaşmasının engellendiği 10 günden fazla süren kuşatma sonrasında geldi."