Sağlık

Tarımda kullanılan pestisitler öldürüyor, kanser yapıyor, üreme sitemine zarar veriyor

Bakanlık görüş istedi, Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı rapor yazdı

23 Ocak 2020 15:44

Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın üniversitelerden görüş istediği, tarımda kullanılan 41 pestisit etken maddesinin yol açtığı zararları açıkladı. Ağ, aratırılması istenen pestisitlerin ölümlere yol açtığını, kansere sebep olduğunu, üreme sistemini olumsuz etkilediğini ve beyin gelişiminde negatif etkiye sahip olduğunu gözler önüne serdi.

Tarım ve Orman Bakanlığı üniversitelere gönderdiği bir yazı ile ülkemiz tarımında kullanılan 41 adet pestisit etken maddesinin kullanımdan kaldırılmasının gerekip gerekmediği hakkında görüş istedi.

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği ve Avrupa Pestisit Eylem Ağı tarafından yürütülmekte olan Zehirsiz Sofralar Projesi kapsamında bir araya gelen 100’ü aşkın sivil kuruluş ve inisiyatifin oluşturduğu Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı, Kasım 2019’da Zehirsiz Kampanya’yı başlatmış; pestisitlerin zararlarına dikkat çekerek, Türkiye’de kademeli olarak azaltılarak yasaklanmasını ve doğa dostu üretim yapan çiftçilerin kullandığı yöntemlerinin yaygınlaştırılmasını talep etmişti.

Avrupa Birliği tarafından Sivil Toplum Diyaloğu Programı kapsamında desteklenen proje kapsamında oluşturulan Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı, bakanlığın üniversitelere gönderdiği listede yer alan pestisitlerin insan, doğal hayattaki diğer canlıların sağlığı ve çevresel toksisite açısından ne gibi zararlara yol açtığını araştırdı. Proje danışmanlarından Dr. Bülent Şık’ın, ağ adına yaptığı araştırma,
41 etken maddenin hem insan hem de diğer canlılar için ölümcül tehlikeler barındırdığını ortaya koyuyor.

41 pestisit için yapılan araştırmada öne çıkan sonuçlar

  • 8 Etken madde ölümcül: Bakanlığın listesindeki 41 etken maddeden 8’i solunduğunda ölümcül etki gösteriyor.
  • 12 Madde kanser tehlikesi taşıyor: 41 pestisit etken maddesinin 7’si muhtemel, 5’i olası karsinojenik. Karsinojenik maddeler solunduğunda, ağız yoluyla alındığında veya deriye nüfuz ettiğinde kanser oluşumuna neden olabiliyor.
  • 19 Madde çocuklar için çok tehlikeli: 5’i şüpheli olmak üzere, 19 etken madde hormonal sistem bozucu özellik taşıyor. İnsan ve hayvan bedeninin birçok işlevini hormon sistemi düzenlediği için, hormonal sistem bozucu pestisitler vücudu pek çok açıdan etkiliyor. Bu etkilerden bazıları: Hormonla ilişkili kanser türleri (prostat, testis, meme), metabolizma bozuklukları (obezite, diyabet), üreme fonksiyonu bozuklukları (doğurganlığın azalması, çocuklarda cinsiyet gelişim bozukluğu, örneğin erken ergenlik), kalp ve damar hastalıkları, zihin ve davranış bozuklukları. Hormonal sistem bozucu pestisitler, özellikle çocuklar ve anne karnındaki bebekler için daha tehlikeli.
  • 13 Madde beyne zarar veriyor: 4’ü şüpheli olmak üzere, 13 etken madde nörolojik gelişime zarar veren özellikte. Hiperaktivite, davranış bozuklukları, düşük IQ, yol açtığı zararlardan bazıları.
  • 26 Madde üreme sistemini bozuyor: 9’u şüpheli olmak üzere, 26 etken madde üreme sistemi için zararlı niteliğe sahip. Bunlar, üreme sistemine toksik etkiler gösteren, üreme fonksiyon ve kapasitesini azaltan, doğurganlığa veya doğmamış çocuğa zarar verebilen maddelerdir.
  • Çiftçiler tehlikede: 13 etken madde çiftçiler ve tarım işçileri için çok zararlı.
  • Ekosisteme zarar veriyor: 10 etken madde arılar, 10 etken madde faydalı böcekler, 3 etken madde kuşlar, 10 etken madde suda yaşayan canlılar, 1 etken madde su yosunları için çok zehirli.
  • Biyolojik birikim ve kalıcı kirlilik: 3 Etken madde biyolojik birikim yapıyor ve 5 etken madde ise uzun süre çevrede kalarak zehirli etkisini koruyabiliyor.

Araştırma kriterleri

Yapılan araştırmada Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Uluslararası Kanser Araştırmaları Kurumu (IARC), ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA), Pestisit Eylem Ağı (PAN), Greenpeace ve Uluslararası Temel ve Uygulamalı Kimya Birliği (IUPAC) kurumları tarafından yapılan değerlendirmeler esas alındı. Bu kurumların periyodik olarak çıkardığı yayınlarda veya resmi internet sitelerinde pestisitlerin yol açtığı zararlar üzerine çeşitli bilgiler mevcut.

Aşağıdaki tablolarda bakanlığın listesinde yer alan 41 pestisit etken maddesi ile ilgili olarak, Zehirsiz Sofralar Projesi kapsamında kurulan Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı’nın yapmış olduğu değerlendirme yer alıyor. Yapılan değerlendirmede sadece insan sağlığı değil doğadaki diğer canlılar ve pestisitlerin doğada toprak, su gibi ortamlarda uzun süre zehirli etkilerini koruma durumları ve biyolojik birikim yapma özelliğine sahip olup olmadıkları da dikkate alındı. Okuma kolaylığı sağlamak için pestisitler tek bir tabloda değil dört ayrı tabloda alfabetik sıra ile sunuldu.

Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı’nın önerisi

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın listesinde yer alan pestisit etken maddelerinin yasaklanmasına yönelik tartışmalar uzun zamandan beri sürüyor. Aşağıdaki tablolarda da görülebileceği gibi bu etken maddelerin insan sağlığına ve doğal yaşama çeşitli zararları bulunuyor. Ayrıca Bakanlığın listesinde yer alan 41 adet pestisitten dokuzu (Glyphosate, Beta-Cyfluthrin, Cyfluthrin, Formetanate, Malathion, Tefluthrin, Zeta-Cypermethrin, Fenamiphos ve Zinc Phosphide) haricinde diğer 32 adet pestisitin Avrupa Birliği’nde kullanımına onay verilmiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Avrupa Birliği’nde onay verilmeyen bu pestisitlerin ülkemiz tarımında neden kullanıldığına bir açıklama getirmesi gerekiyor.

Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı kamuoyunu söz konusu dokuz adet pestisitin de yasaklanmasını içeren kampanyayı imzalamaya, paylaşmaya, desteklemeye çağırıyor. Yürütülen kampanya ile ilgili bilgilere şu linkten ulaşılabilir: Change.org/ZehirsizSofralar

Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı, insan sağlığına ve doğal hayata daha fazla zarar vermemek için Bakanlığın üniversitelerden görüş istediği 41 adet pestisit etken maddesinin kullanımının yasaklanarak topraklarımızın, suyumuzun ve tüm canlıların gıdasının zehirlerden temizlenmesini talep ediyor.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile Gıda ve Kontrol Genel Müdür Vekili Harun Seçkin’den randevu isteyen Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı, aşağıdaki kampanya taleplerini bu görüşmede yetkililere iletecek.

  1. Dünya Sağlık Örgütü tarafından “son derece tehlikeli”, “yüksek seviyede tehlikeli” ve “muhtemel kanserojen” olarak belirlenen ve tarımda kullanılan 13 etken madde (Difenacoum, ethoprophos, cyfluthrin, beta-cyfluthrin, zeta-cypermethrin, fenamiphos, formetanate X formetanate hydrochloride, methiocarb, methomyl, tefluthrin, zinc phosphide, glyphosate, malathion) öncelikle ve acilen yasaklansın.
  2. Pestisitlerin tamamının 2030 yılına kadar yasaklanması, doğa dostu, zehirsiz yöntemlerle tarımsal üretim yapılması için Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından gerekli adımlar atılsın; doğa dostu tarım yöntemleri ve bu yöntemlerle tarım yapan küçük üreticiler desteklensin; üreticileri doğa dostu, zehirsiz yöntemler kullanmaya teşvik edecek politikalar uygulansın.
  3. Türkiye’de tarım ve gıda ürünlerinde kullanılan pestisitlerle ilgili denetimler artırılsın, elde edilen denetim sonuçlarıyla ilgili şeffaflık sağlansın.

Tehlike Sınıflandırmaları

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) zehirli kimyasal maddeleri yol açtıkları sağlık zararlarını dikkate alarak bir sınıflandırmaya tabi tutmuştur. Kimyasal maddelerin sağlık üzerinde olumsuz etkiler gösterdikleri dozlar birbirinden farklıdır. Bazı kimyasal maddeler çok az miktarlarda alındıklarında bile ölümcül olabilmektedirler. WHO, çok az miktarlarda solunduğunda, ağız yoluyla alındığında veya deri yoluyla emildiğinde ölüme veya insanda akut veya kronik hasarlara neden olan kimyasal maddeleri “Son Derece Tehlikeli (Extremely Hazardous)” olarak nitelemektedir.

Son derece tehlikeli kimyasallar Dünya Sağlık Örgütü’nce “Sınıf 1a“ başlığı altında (WHO1a) toplanmıştır. Son derece tehlikeli kimyasal maddelerden sonra sağlık açısından önem arz eden diğer grup “çok tehlikeli ya da yüksek düzeyde tehlikeli (Highly hazardous)“ olarak nitelenmektedir. Çok tehlikeli olarak nitelenen bu tip kimyasallar “1b sınıfı” altında (WHO1b) toplanmıştır.

Aşağıda Tablo 1’de metin içinde ve tablolarda geçen bazı kısaltmalar, terimler ve tanımlamalara açıklık getirilmiştir.