T24 Haber Merkezi
Altılı Masa'yı oluşturan siyasi partilerin genel başkanları, seçim beyannamesi niteliğindeki, devlet yönetimindeki hedefleri, reformları, politikaları, projeleri içeren Ortak Politikalar Mutabakat Metni'ni açıkladı. Adalet sisteminden, kamu yönetimine; ekonomiden sektörel politikalara; eğitim ve sosyal politikalardan dış politikaya 9 başlık 240 sayfadan oluşan metinle birlikte Millet İttifakı'nın yol haritası belirlendi.
Yeni bir Meclis iç tüzüğü hazırlaması, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nu kaldırılması, seçim barajının yüzde 3’e düşürülmesi, siyasi partilere kapatma davası açılması için TBMM’nin izninin zorunlu hale getirilmesi, bazı bakanların yeniden düzenlenmesi, Cumhurbaşkanlığı’nın Çankaya Köşkü'ne taşınması, Liselere Geçiş Sınavı’nın ve YÖK’ün kaldırılması, Kanal İstanbul projesinin iptali, Atatürk Havalimanı'nı yeniden uçuşa uygun hale getirilmesi, asgari ücret tespitinde ILO Sözleşmesi’nin uygulanması gibi vaatler yol haritasında dikkat çekti.
T24 yazarları Millet İttifakı'nın 'Mutabakat Metni'ni değerlendirdi:
Murat Sabuncu, "Titiz, uzun süren bir çalışma karşımızda. ‘Tek ses’ten ‘çok ses’e geçişin ipuçları. Dokuz başlık 2 binden fazla madde teker teker düşünülmüş, üzerine çalışılmış.Ancak kritik eksikliler var… Mesela metinde İstanbul Sözleşmesi yok. Sözlü olarak (İyi Parti’li Ümit Özlale’nin sunumu) ifade edildi sadece.Kürt sorununa dair bir bölüm yok. Adı konmadan farklı bölümlerde ‘kayyum sisteminin değişeceğinden, vekilliğin düşürülmesinin ve parti kapatmaların zorlaşacağından’ bahsediliyor.Cemevleriyle ilgili bir düzenlemeden bahsedilmiyor. Ekonomide her konu var; emek-sendika neredeyse hiç işlenmemiş. Kuvvetli bir laiklik vurgusu yok. Eski adıyla Altılı Masa’nın, artık Millet İttifakı’nın çalışmasını sıradanlaştırmak değil amacım. Ancak çok önemli konularda, belki de cumhurbaşkanı adayı belli olduktan sonra eksikler tamamlanır." düşüncesini dile getirdi.
Murat Sabuncu yazdı: Mutabakat Metni notları: Tek sesten çok sese, ancak Kürt sorunu ve cemevlerine değinilmeden…
Mehmet Y. Yılmaz, "Millet İttifakı’nın Ortak Politikalar Mutabakat Metni dün açıklandı.Benim için metinde bir sürpriz yok. İstanbul Sözleşmesi, Kürt sorunu, cemevleri gibi “cısss” konularda bir ortak mutabakat olmadığını zaten biliyorduk, doğal olarak bunlar o metinde de yer almadı. Bunda da eleştirilecek, şaşılacak bir durum görmüyorum. Bu bir “asgari müşterekler” metni olarak görülmeli ve altı partinin üzerinde anlaşabildiği asgari müştereklerin 240 sayfa tutuyor olması bile kendi başına önemli. 2300 maddede anlaşabilmişler ve tek bir metinde altına imza atabilmişler. Türkiye’de siyasal uzlaşma kültürü eksikliğinin yarattığı sorunları çok yaşadık. 12 Eylül darbesinin zeminini hazırlayan da buydu, yıllar süren koalisyonlar döneminde benzeri görüşleri savunan partilerin kurdukları koalisyonların bile uzun ömürlü olamamasının nedeni de buydu. Onun için bu ortak mutabakat metnini önemsiyorum. Bu Türkiye’de siyasette önemli bir dönemece işaret ediyor ve dışardan görebildiğim kadarıyla altı partinin lideri de bunu içselleştirip, sorumluluğunu da üzerlerine almış durumdalar." görüşünü savundu.
Mehmet Y. Yılmaz yazdı: 240 sayfalık “asgari müşterek”
Yalçın Doğan, "Çok partili siyasi hayata geçildiğinden bu yana, ilk kez bu ayrıntıda somut hedefler içeren bir seçim beyannamesi...'Türkiye’yi yeniden kurmak amacını taşıyor' 2300 somut hedef aynı zamanda, seçimde iktidara gelecek olan Millet İttifakı’nın işinin ne kadar zor olduğunu anlatıyor. Önce, üzerinde uzun süredir çalışılan bu belgeyi hazırlayanları kutlamak gerek. Gerçekten müthiş bir çalışma. Sonra çok daha önemli, hayati bir konuya gelmek gerek. 'Bu hedefleri halka anlatmak, anlatmak ve anlatmak... Hem altı partinin kendi kitlelerine, hem de, bugüne kadar AKP ve MHP’ye oy vermiş olan yurttaşlara anlatmak, tek tek, ev ev dolaşarak anlatmak, ve de zaman zaman altı parti liderinin katılacağı ortak mitinglerle anlatmak.' Bu belgeyi görünce, hiç kuşku yok, AKP ve MHP paniğe kapılmış olabilir, paniğe kapılmaları normaldir. Çünkü çok çarpıcı bir metin olmasının yanı sıra, yirmi yıllık AKP ve tek adam rejiminde de AKP - MHP ortaklığının Türkiye’yi ne hale getirdiği net bir biçimde oraya koyuyor. Anlatmak, anlatmak, anlatmak... Her fırsatta ve mümkün olan her araçtan yararlanarak anlatmak... 'Türkiye’yi yeniden yaratmak...' Bunu anlatmak." yorumunu yaptı.
Yalçın Doğan yazdı: Millet İttifakı Yol Haritası: Türkiye’yi yeniden kurmak
Osman Ulagay, "Bunlar iyi güzel de dünkü sunumları izlerken kafama takılan iki noktayı da belirtmeliyim. Birincisi, hemen her başlık altında çok sayıda programın, önlemin, düzenlemenin peş peşe açıklanması biraz bombardıman etkisi yaptı bende ve dikkatimi dağıttı.İkincisi ve daha önemlisi, bu kapsamlı eylem programının Türkiye’yi nasıl dönüştüreceği ve birçok bakımdan farklı bir ülke haline getireceği yeterince vurgulanmadı. Millet İttifakı’nın vizyonu ve yeni Türkiye hikâyesi de ortaya konamadı bence.Hikâyelerin gücüne odaklanan genç seçmenlerin belirleyici rol oynayabileceği bir seçime doğru giderken bu noktanın göz ardı edilmemesi iyi olur diye düşünüyorum." ifadesini kullandı.
Osman Ulagay yazdı: Altılı mutabakat umut verdi mi?
Murat Batı, "30 Ocak 2023 sabahı Ankara Congresium Merkezi’nde altı benzemez parti bir araya geldi tek bir Mutabakat Metni açıkladı. Genel olarak bakıldığında vergiyle alakalı kangren olmuş birçok noktaya değinilmiş. Spesifik olarak şu kanun şu madde denilmesi elbette bu açıklama metnini beyhude şişirecek, okunmasını zorlaştıracaktı. Ama vergide adalet, reform, yeşil vergileme, kayıt dışılık, ücretlerdeki vergileme adaletsizliği, dolaylı vergi hegemonyası gibi ana arterler dillendirilmiş ki oldukça isabetli olmuş” değerlendirmesini yaptı.
Murat Batı yazdı: Bir Mutabakat Metni: (Altılı) Masaya yatırılmış “vergiyle alakalı” hususlara ilişkin değerlendirmeler
Hasan Cemal, "Çok partili rejime -ya da kusurlu demokrasiye- adım attığımız 1946 yılından beri birbirine benzemez muhalefet partileri ilk defa bir ortak demokrasi metni üzerinde uzlaşıyorlar. İlk defa bir demokrasi çatısı altında toplanıyorlar. Bu gelişme tarihidir ve küçümsenemez. Ammaa... Erdoğan'dan kurtulmak istiyorsak... 1. sınıf demokrasinin kapısını açmak istiyorsak... Kürt sorunu da demeliyiz. HDP ile de karşı karşıya oturup memleket meselelerini konuşabilmeliyiz." düşüncesini dile getirdi.
Hasan Cemal yazdı: Erdoğan'dan kurtulmak, birinci sınıf demokrasinin kapısını açmak istiyorsak...