Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, Rus askeri helikopterinin Suriye'nin Lazkiye bölgesinde vurulması ile ilgili olarak “Türkmen birliklerinde uçak düşürecek silah yok” dedi. Rusya ile dolaylı savaştıklarını söyleyen Mustafa, “Bizim aslında Rusya ile bir meselemiz yok. Rusya gelip bizi vuruyor” şeklinde konuştu.
Hürriyet’ten Ahmet Hakan’ın sorularını yanıtlayan Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, Türkmenlerin bir etnik temizlikle karşı karşıya olduğunu söyleyerek, bölgede eşi benzeri görülmemiş bir bombardımanın söz konusu olduğunu ifade etti.
Hürriyet’te yayımlanan röportajın ilgili bölümleri şöyle:
Yeterince silah ve mühimmata sahip misiniz?
Dünyanın bir süper gücüyle karşı karşıyayız. Uçaklar, füzeler söz konusu. Bizim uçaksavarlarımız bile yok. Biz orada ormanlık alanda canımızla, kanımızla mücadele ediyoruz.
Nasıl baş ediyorsunuz? Neyle?
Tek avantajımız bölgeyi iyi bilmemiz. Biz oranın insanlarıyız. Karış karış biliyoruz oraları. İkinci avantajımız inanç... Toprak namustur, biz buna inanıyoruz. Gençlerimiz namuslarını koruyor. Bu inançla savaşıyor.
Kimlere karşı savaşıyorsunuz?
Öncelikle Esad’a karşı savaşıyoruz. İkincisi IŞİD’e karşı savaşıyoruz. Halep bölgesindeki savaşımız IŞİD’le...
Şimdi bir de Rusya var. Rusya’ya karşı da savaşıyorsunuz.
Rusya ile dolaylı savaşıyoruz. Bizim aslında Rusya ile bir meselemiz yok. Rusya gelip bizi vuruyor. Türkmen Dağı’ndaki bir Türkmen’in Rusya ile alıp veremediği ne olabilir?
İran? İran’la da savaşıyor musunuz?
Hayatında bir İranlı görmemiş, köyde yaşayan bir Türkmen’in İran’la ne sorunu olur? Fakat işte İran da sahada karşımıza çıkıyor.
Peki ya müttefikiniz?
Bizim tek müttefikimiz anavatanımız Türkiye’dir.
Uçak Kızıldağ’a düştü
Rus uçağı düşürüldü iddiası var. Türkmen bölgesine mi düştü uçak?
Bu konuda tam bir bilgi alamadım. Kızıldağ’da ormanlık alana düştüğünü tahmin ediyorum. Komutanlarla konuştum, bilgimiz yok dediler. Türkmen birliklerinde uçak düşürecek silah yok.
Gerçekten de düşürülen uçak Rus uçağıysa... Türkmenler açısından bu uçağın anlamı nedir?
Ne olacak! Bizi vuran uçaklardan biridir. Türkmenleri vuran uçaktı.
"Kızıldağ’ı aldık"
Kızıldağ’la ilgili son durum nedir?
Sevindirici bir gelişme oldu. Bir müjde geldi. Birliklerimiz bu sabah (dün sabah) saat 06.00’da büyük bir operasyon başlattı. Saat 10.00 sıralarında Kızıldağ, yeniden bizim elimize geçti. Kızıldağ’da kontrol artık bizimdir.
Rejim güçleri, Kızıldağ’dan tamamen püskürtüldü mü?
Rejim güçlerinin elinden alınmıştır Kızıldağ... Son durum budur.
Kızıldağ’ın önemi nedir?
Kızıldağ ele geçirildiği zaman “Bayır” dediğimiz bölüm tamamen kontrol altına alınmış oluyor. Çok stratejik bir yer. Türkiye sınırına da yakın.
Peki ya Türkmen Dağı?
Türkmen Dağı zaten düşmemişti. Çıkan haberler maksatlıydı.
Sahadaki Türkmen birlikleriyle temasta mısınız?
Tabii ki... Birliklerimizle görüşüyorum. Saat saat görüşüyoruz. Günlerdir uyku uyumuyoruz. Eşi benzeri görülmemiş bir bombardıman söz konusu. Kolay değil orada mücadele etmek. Dağ yanıyor. Ama oradaki birliklerimiz, bölgeyi çok iyi biliyorlar. Bu nedenle çok zayiat verilmiyor.
Şu anda bir tür “sürgünde parlamento” işlevi görüyorsunuz. Sahayla irtibatınız var mı?
Çok tehlikeli bir iştir sahaya girip çıkmak. Ama ben gidiyorum. Askeri birlikleri ziyaret ediyorum. Girip çıkıyorum.
En son ne zaman sahaya gittiniz?
Bir buçuk ay önce Kızıldağ’daydım.
"Bizim Türkmenlerde radikallik falan olmaz"
Türkmenler arasında “radikal unsurlar” var mı?
Bizim Türkmenlerde radikallik mümkün değil olmaz. Bizim savaşçılarımız, bize bağlı... Hepsini biliyoruz, tanıyoruz. Radikal bir unsur yok. Türkmenlerin radikalliği varsa o da sadece milliyetçi radikalliktir.
Rusya’nın radikal olmayan Türkmen unsurlarına saldırmasını nasıl yorumluyorsunuz?
Rusya, Suriye’ye girdiğinde “Ben IŞİD’i vuracağım” demişti. Bu durumda Rusya’nın vurduğu her yerde IŞİD’in olması gerekmez mi? Oysa böyle bir durum yok. Terörle mücadele kapsamında herkes Suriye’ye müdahil oluyor. Oysa terörle ciddi şekilde mücadele eden yok.
Terörle mücadele edilmediği gibi Türkmenler vuruluyor.
Aynen öyle.
Peki ama neden?
Çünkü Türkmen Dağı, rejim için hassas bölgedir. İleride bir Nusayri devleti kurulacaksa bu bölgenin rejimin eline geçmesi gerekir. İkincisi bu bölge rejimin eline geçerse Esad, Türkiye sınırına yanaşmış olacak. Bütün dert, rejime stratejik açıdan alan açmak... Rusya’nın yaptığı bu...
"Bize yapılan etnik temizlik"
Türkmenler neyle karşı karşıya?
Bir soykırım söz konusu değil ama bir etnik temizlik söz konusu.
Nasıl bir etnik temizlik?
Topraklarımızdan sürülüyoruz. Köylerimizi görme şansından bile mahrum bırakılıyoruz.
"IŞİD, Esad’a karşı savaşmıyor"
IŞİD, Esad’a karşı mücadele etmiyor mu?
Kesinlikle yok böyle bir şey. Ara sıra çok dar bölgelerde savaşıyor. Petrol kuyularına hâkimiyeti sağlamak için. Ama topyekûn bir savaşı yok Esad’la.
IŞİD, kime karşı savaşıyor?
IŞİD’in bu zamana kadar aldığı bölgelerin tamamı, Esad’dan kurtarılmış bölgelerdir. Esad’ın elinden aldığı tek yer Palmira’dır.
"'Türkiye bize silah veriyor' demem"
Türkiye’den silah desteği alıyor musunuz?
Biz beş yıldır mücadele veriyoruz. Bizim müttefikimiz yok. Ne Suudi Arabistan bize yardım yapıyor, ne Amerika, ne de Katar. Mücadelemizi Türkiye sayesinde veriyoruz.
Yeterli mi Türkiye’nin desteği?
Bence yetersiz. Ama ortada bir destek de var. Bunu inkâr etmek Türkmenlere yakışmaz, o zaman nankörlük edilmiş olur.
“Yeterli değil ama destek var” diyorsunuz?
Biz isteriz ki Türkiye, bizi ilhak etsin. Ama Türkiye, bunu yapamaz. İhtiyacımız o kadar fazla ki... Verilen her destek yetersiz kalıyor. Ama bugün bir Türkmen siyasetinden söz edebiliyorsak bu Türkiye’nin sayesindedir.
TIR’larla silahlar geldi mi size Türkiye’den?
Bu uluslararası savaş suçudur. Bunu söyleyemem. Her türlü desteği verdiğini söylemekle yetinirim.
"Suriye devrimini çaldılar"
En başa dönersek... Suriye çatışmasız bir şekilde dönüştürülemez miydi?
Suriye’de ilk yürüyüşlerin başladığı sırada devrim olmuştu, hakiki bir devrim. Ama Suriye devrimi çalındı.
Kim çaldı?
IŞİD çaldı... Uluslararası güçler çaldı... Uluslararası projeler çaldı. İlk çıkan ayaklanmalara İslamcısı, solcusu her kimlikten Suriyeli demokrasi isteğiyle sokağa döküldü. Fakat altı ay sonra Esad’ın derin devleti işin içine girdi, ayaklanmaları bastırmak için kan döküldü. Ardından da çeşitli ülkeler işin içine girdi. Silah soktular ülkeye, çatışma ortamı yarattılar ve o andan itibaren de devrim çalınmış oldu. Bugün Cenevre’de, Viyana’da dünya oturmuş Suriye’nin geleceğini konuşuyor ama orada Suriyeli hiçbir muhalefet unsuru yok. Artık biz yokuz. Öldük yani. Öldürüldük.
"Savaşçı sayımızı söyleyemem"
Türkmenlerin askeri açıdan durumu nedir? Savaşçı sayısı nedir?
Savaştayız. Bu tür ayrıntıları vermem doğru olmaz.
Kızıldağ neresi?
Dağlık bir yer. Küçük yerleşim merkezleri var Kızıldağ’da. Türkiye sınırına çok yakın bir yerdir.
Kızıldağ’ı önemli kılan nedir? Türkiye sınırına yakın olması mı?
Hayır... Kızıldağ ele geçirildiği zaman, “Bayır” dediğimiz bölüm tamamen kontrol altına alınmış oluyor.
Bölgede Türkmen direnişi sürüyor mu?
Şehitlerimiz var, yaralılarımız var. Fakat buna rağmen direniş sürüyor. Çok şiddetli çarpışmalar yaşanıyor.
Nasıl bir çatışma?
Havadan Ruslar vuruyor. Karadan da rejimin askerleri...
Sahadaki Türkmen birlikleriyle temasta mısınız?
Tabii ki... Birliklerimizle görüşüyorum. Saat saat görüşüyoruz. Üç gündür uyumuyorum. Eşi benzeri görülmemiş bir bombardıman söz konusu. Kolay değil orada mücadele etmek. Dağ yanıyor. Ama oradaki birliklerimiz, bölgeyi çok iyi biliyorlar. Bu nedenle çok zayiat verilmiyor.
Peki ya Türkmen Dağı?
Türkmen Dağı düşmedi. Maksatlı haberlere inanılmamalı. Birliklerimiz oradadır. Mücadele devam ediyor.
Şu anda bir tür “sürgünde parlamento” işlevi görüyorsunuz. Sahayla irtibatınız var mı?
Şu anda meclis üyelerimizin tamamı Türkiye’de. Ama sahaya girip çıkıyoruz. Çok tehlikeli bir iştir sahaya girip çıkmak. Ama ben gidiyorum. Askeri birlikleri ziyaret ediyorum. Girip çıkıyorum.