Sözcü yazarı Emin Çölaşan, MNG Kargo tarafından yaptırılan Anıtkabir'deki oyun parkıyla ilgili olarak "Demek ki devletimiz o kargo şirketinin parasına muhtaç değil. Ama burada önemli olan para değil, Anıtkabir bahçesinin bu tür bir reklama, saçmalıklara ve ayıplara alet edilmesidir" dedi.
Emin Çölaşan'ın Sözcü gazetesinin bugünkü (24 Eylül 2016) nüshasında yayımlanan 'Reklama alet edilen Anıtkabir kaydırakları' başlıklı yazısı şöyle:
Sevgili okuyucularım, bakalım yaşadıkça daha neler neler göreceğiz, başka nasıl saçmalıklara tanık olacağız.
Dün sosyal medyada fotoğrafları çıkmasaydı inanmazdım.
MNG isimli bir kargo şirketi Anıtkabir'in bahçesine bir çocuk parkı yapmış, ya da yaptırmış.
Kaydıraklar, tahterevalliler, salıncaklar…
Allı güllü, lacivertli morlu bir sürü alet.
* * *
Anıtkabir, eğlence mekanı, çocuk bahçesi değildir.
İçi ve dışı başka amaçlarla kullanılamaz.
Çok iyi anımsıyorum, 27 Mayıs 1960 İhtilali'nden sonra, darbe öncesindeki gösterilerde yaralanıp can veren beş kişinin cenazeleri de askeri yönetim tarafından mezarlarından çıkarılıp devlet töreniyle Anıtkabir bahçesine gömülmüştü.
İçlerinde 11 yaşında bir çocuk da vardı.
Yönetim onları “Hürriyet şehitleri” olarak tanımlamıştı.
Bundan daha saçma bir karar olamazdı.
Nitekim tepkiler giderek büyüyünce cenazeler yıllar sonra oradan kaldırıldı.
* * *
Anıtkabir Komutanlığının izni ve bilgisi olmadan o arazide sinek bile uçmaz.
Kargo şirketi, çocuk bahçesini onlardan alınan izin doğrultusunda kurmuş.
Asılan levhada şöyle yazıyor:
“MNG Kargo'ya destekleri için teşekkür ederiz. Anıtkabir Komutanlığı.”
Neyin desteği için teşekkür ediliyor?
Kurulan o çocuk bahçesinin maliyeti bilemediniz 30 binliradır.
Devletin Anıtkabir Komutanlığın'da bu kadar para yok mu?
Elbette var, hem de fazlasıyla.
* **
Komutanlığa bağlı olarak çalışan Anıtkabir Derneği çok güzel işler yapıyor, çeşitli ürünlerin satışından büyük gelir elde ediyor.
Demek ki devletimiz o kargo şirketinin parasına muhtaç değil.
Ama burada önemli olan para değil, Anıtkabir bahçesinin bu tür bir reklama, saçmalıklara ve ayıplara alet edilmesidir.
* * *
Yarın başkaları çıkar ve başka öneriler getirir:
– Bize yer gösterin, bahçede güzel bir restoran açalım.
– Mozolenin bitişiğine halı saha açalım, gelirini yarı yarıya kırışalım. Bizim şirkete bir teşekkür levhası koysanız yeter!
Belki abarttığımı düşüneceksiniz ama bu işler böyle başlar.
* * *
Anıtkabir Komutanlığı böyle bir çocuk bahçesini özel kargo şirketine, Genelkurmay'ın izni ve onayı olmadan yaptıramaz.
Yine Genelkurmay'ın izni ve onayı olmadan bahçeye “MNG Kargo'ya teşekkür” levhası koyduramaz.
Anıtkabir özel sektörün boy gösterip devlet eliyle reklam yapacağı ticari bir mekân değildir.
* * *
Güvendiğimiz Türk Ordusu'nda bir süredir çok ilginç uygulamalara tanık oluyoruz.
Güvenimiz sarsılıyor, saygımızı yitiriyoruz.
Genelkurmay Başkanı olarak görev yapan Hilmi Bey, Necdet Bey ve şimdiki Hulusi Bey'in bazı tutum ve davranışları tartışmaya çok açık.
Hele 15 Temmuz gecesi makamında derdest edilen, elleri kelepçeli olarak götürülen ve darbeciler tarafından sabah saatlerinde serbest bırakılan Hulusi Bey!..
Hiç kuşkum yok, çocuk bahçesi bahanesiyle Anıtkabir bahçesinde yapılan özel kargo şirketi reklamına o izin verdi.
Eğer o değilse, Anıtkabir Komutanı kurmay albay hakkında derhal işlem başlatılmalıdır.
Aklıma her şey gelirdi de, Anıtkabir'de günün birinde plastik çocuk bahçesi kurulacağı ve bu işin bile ticari reklama alet edileceği gelmezdi.
Dedim ya, bakalım yaşadıkça daha neler göreceğiz.
İşin henüz başındayız!..
