Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, "Artık ayıklanma mevsimi başlayacaktır" sözüne ilişkin olarak, bugün toplanacak olan MHP Başkanlık Divanı'nda Akşener’in, “Tedbirli olarak disipline sevk edilmesi” üzerinde durulacağını yazdı. Selvi, "Böylece olağanüstü kurultay toplansa dahi Akşener’in adaylığının önünün kesilmesi hedefleniyor" görüşünü dile getirdi.
"Siyasette yeni arayışlar ve kıpırdanmalar var" diyen Selvi, "Meral Akşener, dikkatle izleniyor, AK Parti küskünlerinin ne yapacağı merak ediliyor. Söz konusu Erdoğan karşıtlığı olunca, bir dönemler rejim için tehdit olarak görülen isimlerle, rejimin teminatı olarak sunulanlar bir araya gelebiliyor. Siyasette yeni bir doğum öncesi sancılar yaşanıyor. Bir doğum olacak da önemli olan nur topu gibi bir çocuk mu olacak, yoksa ölü bir doğum mu?" sorusunu yöneltti.
Selvi'nin Hürriyet'te "Siyasette yeni arayışlar" başlığıyla yayımlanan (11 Temmuz 2016) yazısı şöyle:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, "Artık ayıklanma mevsimi başlayacaktır" sözü yeni sürecin şifresiydi. MHP Başkanlık Divanı bugün toplanarak, "ayıklanacak" olanları belirleyecek.
İlk sırada Meral Akşener’in olduğu söyleniyor.
Alternatif bayramlaşma programı düzenlemesinin bardağı taşıran son damla olduğu söyleniyor. Akşener’in, “Tedbirli olarak disipline sevk edilmesi” üzerinde duruluyor. Böylece olağanüstü kurultay toplansa dahi Akşener’in adaylığının önünün kesilmesi hedefleniyor.
MHP’de bugün hem muhalifler, hem genel merkez toplanacak. Yeni dönemin yol haritasını şekillendirecekler. Bahçeli, ihraç kılıcını çekecek. Muhalifler yeni imza toplayarak karşılık verecek.
MHP hukukçuları çalıştırdı
İhraçların görüşüleceği Başkanlık Divanı toplantısı öncesinde Genel Merkez, hukukçulara bir çalışma yaptırdı. İki eğilim ön plana çıktı.
1- İhraç kararının verilebilmesi için disiplin süreci başlatılabilir.
2- 19 Haziran’da muhaliflerin yaptığı tüzük kurultayına karşı yürütmeyi durdurma kararı aldırdık. Yargının kararını beklemeden harekete geçmemek lazım.
Muhaliflerle konuştum. Ankara 3. Asliye Mahkemesi’nin kararı çıkmadan, ihraç mekanizmasının başlatılamayacağı kanaatindeler. 1 Temmuz’da yaptıkları toplantıda iki karar aldılar.
1- Yargı kararının sonuna kadar beklenmesi
2- Seçimli olağanüstü kurultayın toplanması için yeniden imza toplayıp Genel Merkez’e müracaat edilmesi. İmzaları bu hafta içinde toplamaya başlayacak. 600-700 imza toplamayı hedefliyor.
Kritik tarih 9 Ekim
Genel Merkez ise zamanın kendi lehlerine işlediği görüşünde. Bahçeli cephesinde kritik tarih 9 Ekim. Bu tarihte 18 Mart 2018 tarihinde yapılacak olan olağan kurultay için kongre süreci başlayacak. 9 Ekim’e kadar zaman kazanıp her ne pahasına olursa olsun partiyi olağanüstü kongreye götürmeyecekler.
“Olağanüstü kongre demek ne demek? Biz sizi devirmek istiyoruz demektir” görüşündeler.
Biraz açmak istiyorum.
“Partide 80 milletvekilinden 40’a düşmenin getirdiği kırgınlıklar var. Bu konjonktürü kullanarak dışarıdan operasyon yapıyorlar. Tabandaki iktidar özlemini de bu işin sosu olarak kullanıyorlar. Paralel yapı, Devlet Bahçeli’yi devirmek istiyor. Hem Bahçeli’yi devirecekler, hem istedikleri ismi partinin başına geçirecekler. Hem de bu süreçte kendilerine MHP’yi siyasi bir şemsiye yapacaklar.”
"Cemaatin sorunu Devlet Bahçeli"
Üstüne basa basa, altını çize çize cemaatin Bahçeli’ye karşı operasyon yaptığı tezini işliyorlar. “Cemaatin sorunu Devlet Bahçeli ile” diyorlar.
“Vurun abalıya diye Devlet Bahçeli’ye vuruluyor. Oysa Bahçeli hareketi buraya getiren insan.”
Muhalif denilince Genel Merkez yönetimi Akşener’i kastediyor.
“Niyetleri MHP’de yönetimi ele geçirmekten ziyade, MHP’den ne kadar büyük parçayı koparırız düşüncesindeler. MHP’yi bölmek istiyorlar. O yüzden mağduriyeti oynuyorlar.”
Genel Merkez “Ne pahasına olursa olsun, partiyi olağanüstü kongreye götürmeyecek”.
MHP’de kimsenin işi kolay değil.
Bahçeli’nin işi kolay değil. Çünkü kongreye gitse kazanacağından emin değil. Bu yüzden bölünme pahasına olsa dahi, ipleri elinden bırakmamakta, muhalif dalgayı bertaraf etmekte kararlı.
Meral Akşener’in işi kolay değil. Çünkü onun açısından da karar anı yaklaşıyor.
Bir kez daha imza toplayıp harekete geçecekler.
Bu kez de sonuç alamazlarsa ne yapacak?
Yeni bir parti kuracak mı? Parti kursa iyi bir çıkış yapabilecek mi?
AK Parti’nin bloke ettiği muhafazakâr taban ile MHP’nin temsil ettiği milliyetçi kitle bu işe ne diyecek?
Siyasette Erdoğan gerçeği ne olacak?
Çocuk mu, ölü bir doğum mu?
Erdoğan varken toplumda yeni bir parti arayışı var mı, taban yeni bir parti istiyor mu? Tabanın yeni parti istediğinden emin değilim ama tavan hareketli.
Siyasette yeni arayışlar ve kıpırdanmalar var. Meral Akşener, dikkatle izleniyor, AK Parti küskünlerinin ne yapacağı merak ediliyor. Söz konusu Erdoğan karşıtlığı olunca, bir dönemler rejim için tehdit olarak görülen isimlerle, rejimin teminatı olarak sunulanlar bir araya gelebiliyor. Siyasette yeni bir doğum öncesi sancılar yaşanıyor. Bir doğum olacak da önemli olan nur topu gibi bir çocuk mu olacak, yoksa ölü bir doğum mu?
