"Darbeleri, muhtıraları, parti kapatma davalarını, Gezi’yi, 17-25 Aralık operasyonlarını püskürten Erdoğan için, videoların ne ehemmiyeti olacak ki?
Erdoğan başta, 'Ciddiye almayın, önemsemeyin' dediği için MYK toplantısında videolar üzerinden yapılmak istenen operasyonu tartışmaya bile açmıyor. Ama toplantının başında yaptığı konuşmada bu konuya değiniyor.
Bu arada MYK toplantısının 26 Mayıs Çarşamba günü AK Parti grubundan hemen sonra yapıldığını belirtmeliyim.
Toplantının başında Binali Yıldırım, oğlu hakkındaki iddialara yanıt veriyor: 'Oğlum Venezuela’ya gitmiştir. Orada bahsedildiği gibi ocakta, şubatta değil; geçen sene aralık ayında gitmiştir. Beraberinde de COVID ile mücadele amacıyla orada ihtiyaç sahiplerine test kiti, maske gibi birtakım malzemeler götürüp dağıtmıştır' diyor. Binali Yıldırım, uyuşturucu iddialarına da sert tepki göstererek, 'Bizimle uyuşturucuyu yan yana getirmek bize yapılabilecek en büyük hakarettir, yanlıştır' demişti. Erkam Yıldırım da iddialar hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Yıldırım’ın oğluyla iş yaptığı iddia edilen Kıbrıslı Halil Falyalı ise 'Ne Binali Bey’i ne de oğlunu tanıyorum' diye açıklama yapmıştı.
Bu kez de 1 Ekim-31 Aralık 2020 tarihleri arasındaki gümrük kayıtlarında Venezuela’ya maske sevkıyatı yapılmadığı gündeme getirildi. Erkam Yıldırım’ın yardım maksadıyla götürdüğü test kiti ve maskenin yolcunun yanında taşıyabileceği miktarda olduğu için gümrük kayıtlarında yer almadığı ifade edildi.
Erkam Yıldırım’ın Venezuela’ya gidiş tarihi doğru çıkmadı. Halil Falyalı’yla ilgili iddiaları ise Falyalı yalanladı. Uyuşturucu iddiası tepki topladı. FETÖ yöntemleriyle Türkiye’ye operasyon çekenlerin üç iddiası doğru çıkmadıktan sonra bu kez gümrük konusu gündeme taşındı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise 'Şimdiye kadar nasıl şahsımız, partimiz ve çalışma arkadaşlarımız üzerinden ülkemize yönelik hiçbir saldırıya eyvallah etmediysek, bu tezgâhı da Allah’ın izniyle bozacağız, hiç endişeniz olmasın' diyor.
Yazının tamamı için tıklayın.