Mardin'in Derik ilçesinde odasındaki bombanın patlaması sonucu şehit edilen Muhammed Fatih Safitürk'ün eşi Ayşegül Safitürk bombayı patlatan kişi olduğu öne sürülen yazıişleri müdürü Tahsin Edaş'ı kast ederek "Ekmeğimizi bölüştüğümüz kişiler hain çıktı. Eşim çok büyük hainliğe kurban gitti" dedi.
Sabah gazetesinden Gül Kireklo'ya konuşan Safitürk'ün sözleri şöyle:
Eşim yoğun bakımdayken hastanede büyük bir kalabalık ve üzüntü vardı. Tahsin Bey de oradaydı "Tahsin Bey ne yapacağız şimdi" dedim. O ise "Onu koruyamadık yenge hanım" diyerek hıçkırıklara boğulup, ağladı.
Eşimin şehit olduğu bilgisi geldi. Cenazemizi defnetmek için Sakarya'ya geldiğimizde cenaze töreninde yine Tahsin Bey vardı. Orada da "Ne oluyor Tahsin Bey" dedim. "Kendimi patlatırım onun saçının teline bir zarar gelmesini istemem" dedi. Sonra öğrendim ki patlayıcıyı koymuş. Uzaktan patlatılmasını sağlamış.
Bu büyük bir acı. Eşimin, insanlara olan güvenini, insan sevgisini, zerafetini, iyi niyetini bilen, onu yakından tanıyan birilerinin bu hain saldırıyı yapması ikinci kez içimi yaktı. İkinci acıyı bana yaşattı. Hala içim acıyarak 'Bey' diyorum. Ne diyeceğimi bile bilmiyorum.
Eşimle son görüşmemiz İçişleri Bakanlığı'nın Ankara'daki toplantısı oldu. (Konya'da öğretmenlik yaparken, eşiyle bu toplantıya katılıyor. Saldırı da toplantı dönüşü düzenlendi) Ankara'dan ayrılma vakti geldiğinde biz hızlı tren ile Konya'ya dönmek için gara gidiyorduk.
Eşim "Ben gelmeyeyim, Eren çok ağlıyor benden ayrılırken, dayanamıyorum" dedi. Vedalaşıp ayrıldıktan sonra oğlum Eren "Anne bu sefer ağlamayacağım. Ben büyüdüm artık" dedi. Eşime içi rahat etsin diye Konya'ya gittikten sonra telefon açtım. "Eren büyümüş" dedim. O da bunun üzerine "Ah yavrum küçük yaşta büyüdü" dedi. Bu da son konuşmamız oldu.
Halk onun her şeyiydi
Derik'ten önce Bingöl'de görev yaptı. O 'Ben burada görev yapamam' demeden, tercih bile yapmadan, bakanlık nereye atarsa oraya gideceğim' dedi. Ve gitti görev aşkıyla. Bingöl Kiğı'da 2.5 yıl görev yaptı. Gittiği bölgelerde insan ayırmadı. Halkın hep yanındaydı. Halk onun her şeyiydi.
Derik onun Hira'sıydı
Eşim şanıyla gitti. Şehitlik mertebesine layık bir insandı. Şanıyla gitti. Derik onun Hira'sıydı. Tek başınayken, mücadele halindeyken, nöbetteyken gitti. Onunla gurur duyuyorum. Ömer Halisdemir nasıl kahraman olduysa eşim de Güneydoğu'da PKK ile mücadelenin kahramanı oldu.
Son röportajı eşiyle yaptı
Şehit kaymakam, 4 yıl önce Bingöl'de öğretmen eşinin görev yaptığı okul için eşine bir röportaj vermişti. İşte o röportajdan bazı satırlar:
En sevdiğiniz kelime:
Sukunet
Kahramanınız kim:
Yunus Emre
Şu anki ruh haliniz:
Zamanın çabuk geçmesinden tedirgin
Nasıl ölmek isterdiniz? Tanrının kapıda size ne söylemesini isterdiniz:
Hadi yine yırttın.
Hayat felsefeniz:
Bu kubbede hoş bir seda bırakabilmek.