Yaşam

Şehirlerdeki insanlar, kırsal kesime oranla, daha sık ruhsal sorunlar çekiyor

Meyer-Lindenberg: Büyük şehirlerde yaşayan insanlar, strese aşırı derecede tepki veriyor

28 Ekim 2012 12:09

2050 yılında dünya nüfusunun yüzde 70'inin büyük şehirlerde yaşayacağı tahmin ediliyor. Dünya nüfusunun sadece üçte biri bundan 50 yıl öncesinde büyük şehirlerde yaşarken, bugün ise şehirlerin dünya nüfusunun yarısından fazlasına sahip olduğu açıklandı. Yapılan araştırmalara göre, şehirlerdeki insanlar, kırsal kesime oranla, daha sık ruhsal sorunlar çekiyor

"Nöro şehircilik" adlı yeni bir bilim dalı, modern metropollerin insan sağlığını nasıl etkilediğini araştırdığı açıklandı.

Mannheim'daki Ruh Sağlığı Merkez Enstitüsü yöneticisi Andreas Meyer-Lindenberg, "Sadece depresyon hastalığının tedavisi bile, Avrupa genelinde yılda 120 milyar euroya mâl oluyor. Buna diğer ruhsal hastalıkların masraflarını da eklediğinizde, toplam giderler, Avrupa İstikrar Mekanizması'nın bütçesini bile aşıyor. Buna rağmen, ruhsal hastalıkların sıklığı ve önemi yeteri kadar ciddiye alınmıyor" şeklinde açıklama yaptı.


'Strese eşırı tepki veriyorlar'


Araştırmalardan bir diğeri de, Berlin'deki Charite Psikiyatri ve Psikoterapi Kliniği tarafından yapılmış. Uzmanlar, deneklerine morallerini bozacak ifadeler kullanarak soru soruyor.

Örneğin, çok yavaş hesapladıkları ya da daha önceki kişilerin matematiğinin daha kuvvetli olduğu söyleyerek, deneklerin tepkilerini manyetik rezonans tomografisi ile ölçtüklerini açıkladılar.


Meyer-Lindenberg, "Deneylerimizde strese maruz kalan kişilerde, beynin tehlike anında tepkiler veren kısmının harekete geçtiğini gördük. Bu kısım agresif tepkilere ya da korku hissine yol açıyor.

Test sonuçlarını değerlendirdiğimizde, kırsal kesimlerde yaşayan insanlarda bu beyin kısmının daha az etkilendiğini gördük. Büyük şehirlerde yaşayan insanlar ise strese aşırı derecede tepki veriyor" şeklinde açıkladı.

 

Nöro şehircilik nedir?

 

"Nöro Şehircilik"in, küçük evlerin ya da dar sokakların strese yol açıp açmadığını, her insanın ağaç görebilmesi kişi üzerinde rahatlatıcı etki yapar mı yoksa bir park alana olması yeterli mi? gibi sorulara cevap aradığı belirtildi.

Londra Ekonomi Okulu'ndan şehir araştırmaları uzmanı Richard Burdett, mimarlar ve şehir sorumlularının daha "sorumlu" davranması gerektiğine dikkat çekiyor:

"Şehir uzmanları gelecekte hem daha fazla kişiyi şehirlere sığdırmak hem de daha fazla boş alan yaratmak zorundalar. İnsanların sinemaya gidebilmesi, arkadaşlarıyla buluşabileceği mekanların bulunması ve nehir kenarında yürüyebilmesi için alanlar temin edilmeli.

Çin ya da Endonezya gibi ülkelerde şehirler inşa edilirken, bu noktalara dikkat edilmiyor. Mimarlar sadece oranlar ve şekillerle uğraşıyor, şehir uzmanları da ulaşım yollarının verimli oluşturulabilmesi için çaba harcıyor. Ama genellikle bu ortamların, insanlar üzerinde ne gibi olumsuz etkiler bırakabileceğine dikkat etmiyorlar."

(Deutsche Welle Türkçe)