Politika

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank: Kılıçdaroğlu sözde değil, özde faşist bir genel başkandır

18 Ocak 2021 15:07

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik ‘sözde Cumhurbaşkanı' ifadesine atıfta bulunarak, "Bu tavrın adı tüm dillerde faşistliktir. Bakınız çok net söyleyeceğim; Kemal Kılıçdaroğlu sözde değil, özde faşist bir genel başkandır” dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, AKP Kilis il kongresine katıldı. Kongre salonunda partililere seslenen Bakan Varank, "en büyük yalanı, en büyük iftirayı atanın parti içinde ödüllendirildiği bir ana muhalefet partisi ile karşı karşıya olduklarını" savunarak, "Genel başkanı bir yandan, parti yöneticileri diğer yandan Türkiye’nin gündemini yalan ve iftiralarla sabote etmek istiyorlar. Bu girişimlere karşı başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, bakanlarımız, milletvekillerimiz ve genel başkan yardımcılarımızla bir mücadelenin içindeyiz" dedi.

Varank'ın açıklamasından satır başları şöyle: 

"Milleti balık hafızalı zannedip, ‘başörtüsü sorununu biz çözdük’ diye ortada gezinenlerin engellemelerine rağmen bu sorunu çözdü. İşte bugün yanlarına başörtülü kadınları alıp onlara adeta ‘vitrin mankeni’ muamelesi yapanlara rağmen bu sorunu çözdü. Bunları anlatıyorum, çünkü bu faşist zihniyet emin olun hala capcanlı, hala dipdiri. CHP demek, ayrımcılık demektir, ötekileştirme demektir, ikna odaları demektir. Fırsatını bulduklarında, en ufak bir güç elde ettiklerinde, zulmettikleri o eski günlere anında dönerler. Nitekim dönüyorlar da. Çıkıyor; ‘bana oy veriyorsan öğretmensin, vermiyorsan değilsin’ diyor. Öteki gün çıkıyor, 27 milyon vatandaşımızın oyunu hiçe sayarak, ilk kez halkın doğrudan oyuyla seçilen Sayın Cumhurbaşkanımıza ‘sözde cumhurbaşkanı’ diyor. Bu tavrın adı tüm dillerde faşistliktir. Bakınız çok net söyleyeceğim, Kemal Kılıçdaroğlu sözde değil, özde faşist bir genel başkandır.”

Boğaziçi protestoları

"Kılıçdaroğlu’nun özlemini duyduğu Türkiye, ikna odalarının kurulduğu, inancından, siyasi görüşünden dolayı dışlananların, zulmedilenlerin olduğu, sermayenin ayrımcılığa tabi tutulduğu bir Türkiye’dir. İşte daha yeni Boğaziçi Üniversitesi’nde rektör atanması sonrası yaşananlar hafızalarımızı tazeledi. Bunların yürüttükleri şeyin adı asla siyaset değildir. Büyük hedeflere kilitlenmiş, bölgesinde ve dünyada artık farklı bir ligde mücadele eden Türkiye’nin gündemini bunlara esir etmeyeceğiz. Mücadeleden geri durmadan, Türkiye’yi büyütmek, milletimizin refahını yükseltmek için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz.”

"Bölgede Türkiye’yi dışlayan ve kabuğuna çekilmeye zorlayan hiçbir adıma asla müsaade etmeyiz"

"Suriye’deki istikrarsızlığı Türkiye’ye taşıyamayanlar, oluşturmak istedikleri terör koridoruyla bizi kıskaca almak istediler. Gereken cevabı sadece Suriye’de vermekle kalmadık. Doğu Akdeniz’den Libya’ya, Azerbaycan’dan Irak’a kadar her alanda başarılı neticelerle Türkiye’nin cevabını muhataplarına ilettik. İletmeye de devam ediyoruz. Mesajımız çok net. Bölgede Türkiye’yi dışlayan ve kabuğuna çekilmeye zorlayan hiçbir adıma asla müsaade etmeyiz. Milli güvenliğimizi ve egemenliğimizi doğrudan tehdit eden terör yuvalarını ortadan kaldırmak için tarihi operasyonlar başlattık. Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşu ile Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Kalkanı operasyonlarını başarıyla tamamladık. Sınırın öbür tarafındaki teröristlerin temizlenmesi sayesinde sınırımızda ve özellikle de Kilis’te güvenliği tesis ettik.”

"Her saldırıda hedeflerimize daha sıkı sarıldık"

"Gezi, 17-25 Aralık, 6-8 Ekim olayları, 15 Temmuz ve ekonomik saldırılar, bunların hepsi, Türkiye’yi iddiasından vazgeçirmek için kurgulandı. Ama biz her saldırıda hedeflerimize daha sıkı sarıldık. Bizi bu süreçte hiçbir terör örgütü, uluslararası odak ya da gizli-açık düşmanlık gösteren ülke yormadı, yoramaz. İstisnasız her saldırıda Türkiye düşmanlarının yanında saf tutan bir muhalefetle uğraşmak inanın insanın enerjisini tüketiyor.”  (DHA)