Geçen bir hafta içinde Akdeniz’de iki geminin batması sonucu 1100’den fazla göçmen hayatını kaybederken, başta Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere tüm dünyada gündem yaşanan insanlık dramı… Çanakkale Küçükkuyu’nun üstündeki Baba Burnu’ndan güneyde Fethiye-Yassı Burun’a kadar uzanan 2.969 kilometre uzunluğundaki sahil şeridinde görev yapan Sahil Güvenlik Ege Bölge Komutanlığı da (S.G.E.D.B) günde yaklaşık 36 göçmeni ölümden kurtarıyor.
Vatan gazetesinden İlker Akgüngör’e konuşan S.G.E.D.B Komutanı Deniz Kurmay Kıdemli Albay Murat Yılmazarslan, “Bir gecede 14 olayla karşılaştığımız oldu. En çok hava ve deniz şartları nedeniyle Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları tercih ediliyor. Kaçakçılık yöntemleri değişti. 40-50 yaşındaki gemileri satın alıp Suriyelilerin üzerine yapıyorlar. Açık denizde insanları bindirdikten sonra İtalya’da bırakıyorlar” diyor. Yılmazarslan’ın aktardığına göre koy içindeki hareketsiz sulardan birden açık denize çıkan ve belki de hayatında ilk kez deniz gören ‘çakma’ kaptan yönetimindeki bottakilerin hayatta kalabilmek için tek şansı Sahil Güvenlik’e ulaşmak oluyor.
İnsan tacirleri iki kıyının daha yakın olması nedeniyle Kuzey Ege’de yoğun olarak lastik botlar kullanılırken, Güney Ege’de daha çok fiber teknelerle kaçakçılık yapıyor. En korkuncu ise şambrel olarak bilinen otomobil iç lastiği ve merdiven altı lastik şişme botlar. Albay Yılmazarslan’ın verdiği bilgilere göre, kaçakçılar kıyılara getirdikleri botları şişirip üstüne çalıntı bir motor takıyor. Şişme bot denize indirildikten sonra göçmenler balık istifi bota diziliyor. Aralarında denizciliğe en yatkın kişiye de kısa bir sürüş eğitimi verdikten sonra bot teslim ediliyor. Koy içindeki hareketsiz sulardan birden açık denize çıkan ve belki de hayatında ilk kez deniz gören ‘çakma’ kaptan yönetimindeki bottakilerin hayatta kalabilmek için tek şansı Sahil Güvenlik’e ulaşmak oluyor.
Dengesi bozulan bot alabora oluyor
Sahil Güvenliği görüp ayağa kalkan bir göçmen botun dengesini bozduğu için alabora olmasına sebep olabiliyor. Bu saatlerde yaşanan can pazarı Türk denizcilerinin başarısı sayesinde en az kayıpla atlatılıyor. Sahil Güvenlik ekiplerine kaçmaya çalışırken 3 kez yakalanan göçmen bile bulunuyor. Yine bu tip durumlarda denizcilik bilgisini arttıran göçmenlere de rastlanıyor. Ekipler çoğu göçmenin Sahil Güvenlik’in mobil uygulaması ya da çeşitli GPS kullanan uygulamayla kendilerini ihbar edip konum bilgisi ilettiğini belirtiyor. Albay Murat Yılmazarslan, “40-60 kişiyi taşıyacak bir şişme botun en az maliyeti 100 bin ile 200 bin lira arasında olur. Ancak sıradan bir marketten alınan çocukların binmesi için üretilmiş şişme lastik botta 10 kişi yakaladığımız bile oldu” dedi.
PIN kodu söylenince para kasadan çıkıyor!
Komutanlıkta aldığımız brifingte son zamanlara insan tacirlerinin para tahsilatı ve kaçakçılık için yeni yöntemler kullandıklarını öğreniyoruz. Para transferi artık daha ‘güvenli’. Kaçacak göçmen parayı organizatör bir Suriyeliye teslim ederek bir PIN kodu yani şifre alıyor. ‘Kasa’ olarak adlandırılan Suriyeli organizatör, göçmenler varacağı adadan arayana kadar parayı muhafaza ediyor. Gideceği yere varan göçmen telefonda belirlenen PIN kodunu söylediğinde para kaçakçıya teslim ediliyor. Eğer göçmenler yakalanırsa, anlaşılan kaçakçı göçmeni gitmek istediği yere varana kadar yeniden deniyor. Tabii göçmenler gittiği yere varıp 15 gün-1 ay gibi belirlenen sürede aramazsa para yine kaçakçıya teslim ediliyor. Eğer göçmen ölürse, para organizatöre kalıyor.
VIP de var!
İnsan tacirleri göçmenlerden deyim yerindeyse ne tutturursa alıyor. Genelde şişme lastik bot ya da bir teknede geçiş kişi başı 2 ile 7 bin dolar arasında. Ancak parası olan göçmenlere özel VIP serviste var. Bu gibi durumlarda genelde paralı olan 3-4 göçmen lüks bir yat ya da çok hızlı bir sürat teknesiyle Yunan Adaları’na bırakılıyor. Tabi VIP seyahatin ücreti şişme botla kaçmaktan oldukça tuzlu. Sürat teknesi ya da özel yatla geçiş için kişi başı en az 10 bin dolar civarında bir para ödeniyor. Bu ücret 15-20 bin dolara kadar çıkabiliyor. İnsan tacirleri Kuşadası-Sisam arasındaki uzaklığın 1 mile kadar düştüğü bölgede jet-ski’lerle bile göçmen taşıyor. Hızlı ve güçlü bir jet-ski ile Sisam’a 20 dakikada varmak mümkün oluyor. Burada kendine güvenen bazı göçmenler Kuşadası Milli Parkı içindeki kıyıdan şambrelle atlayıp geçidi aşmaya çalışıyor.
İlk üç ayda % 150 arttı
Albay Murat Yılmazarslan, 2015’in ilk üç ayında kurtarılan göçmen sayısının 2014’ün aynı dönemine göre yüzde 150 oranında arttığını söylüyor: “Sahil Güvenlik Ege Deniz Bölge Komutanlığı sorumluluk sahasında; 2014 yılında 528 düzensiz göç olayında 12 bin 884 göçmen kurtarılmış ve 72 göçmen kaçakçısı yakalanmışken 2015’in ilk 3.5 ayında (22 Nisan 2015 itibariyle) 144 düzensiz göç olayında 4 bin 85 göçmen kurtardık ve 10 göçmen kaçakçısını yakaladık. 2014’te bölgemizde toplam 39 göçmen hayatını kaybederken, 2015’in henüz başında hayatını kaybeden göçmen sayısı 15’e çıktı ve 4 göçmen ise kayıp durumda. Yaptığımız analizlerde 2015’te Sahil Güvenlik unsurlarımızın denizde yakalayacağı göçmen sayısının 20 bini geçeceğini düşünüyoruz.”
