Politika

Özgür Özel: Teğmenleri ihraç ederseniz dibimizde istihdam ederiz, Atatürkçü oldukları için atılanlar da orduya geri dönecek!

27 Kasım 2024 10:58

T24 Haber Merkezi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde kılıç çekerek yemin eden ve TSK'dan ihraç talebiyle disipline sevk edilen teğmenlerle ilgili olarak, "Teğmenleri ihraç ederseniz, dibimizde istihdam ederiz. Atatürk rozeti takmayanlara tepki gösteren dört teğmeni de atmışlardı ya, onların üçü bizim kontrolümüzdeki birimlerde çalışıyorlar. Bir tanesi daha iyi bir iş buldu" dedi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın kreş kararı ile belediyelerin ve bağlı kuruluşların Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) borçlarının bütçelerinden kesilebilmesine yönelik karara ilişkin konuşan Özel, "Belediyeleri hizmet yapamaz hale getirecekler" ifadelerini kullandı. Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin PKK lideri Abdullah Öcalan'ı Meclis'e davet etmesiyle başlayan 'çözüm süreci' tartışmalarına ilişkin olarak da, "Bahçeli'nin altı doldurulmayan sözleriyle meşgul değiliz. Demokrat adımlarla güçlü adımlar atılırsa buna varız. Ama başkasının planına alet olmayız. Demirtaş'ın hakkı yeniyor, Demirtaş dışlanıyor. İktidar söylediklerinde samimiyet olsa, Demirtaş'tan katkı istenir" diye konuştu. 

CHP lideri Özgür Özel, Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın sorularını yanıtladı. Özel, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin çağrısının ardından başlayan 'çözüm süreci' tartışmaları, Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde kılıç çekerek yemin eden ve TSK'dan ihraç talebiyle disipline sevk edilen teğmenler, belediyelere yönelik kreş engellemesi, iştiraklerin SGK borçlarının belediye bütçesinden kesilebilmesi gibi gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

"Belediyeleri hizmet yapamaz hale getirecekler"

Özel, şunları kaydetti:

"CHP'nin belediyecilik anlayışıyla kömür dağıtıyorlar derdik. İhtiyaç varsa dağıtılacak dedik. Ama incitmeden, partizanlık yapmadan yapılması gerek diyorduk. Bunu yapacak bir imkan bulduk. Vatandaşlara gönlüne dokunan işler markalaştı. Doğru işler milletten teveccüh gördü. İlk 6 ay belediyeler aldıkları oyların hakkını verdi. Oylar artıyor.

Yaptıkları millete husumet. Diyorlar ki 'İhaleleri şeffaf yapılıyor, vatandaşa dokunacak hizmetler yapılıyor'. Ne yapalım. Ellerindeki paraları alalım.

Vergiyle ilgili kararı kanunla getirmeleri gerekir. Bugün şimdiye kadar belediyelerin bütün paralarını kesiyorlar. Borçlar için vergi gelirlerinden kesinti yapılacak. Belediyeleri hizmet yapamaz hale getirecekler.

"Derhal seçim istiyoruz"

(Seçim) Ne zaman olsa hazırız. Derhal seçim istiyoruz.

Çayırhan'daki direnişi destekliyoruz. Altın yumurtlayan tavuğu kesmesinler diye sonuna kadar destekleyeceğiz.

Mehmet Şimşek 2 yıl daha var demiş. Ama bıçak kemiğe dayandı. Şimşek asgari ücretlinin kemerini, gırtlağını sıkmaya kalkarsa milletin dayanacak gücü kalmadı. Sistem baştan aşağı bozuk. 2 yıl daha traktörün sahibiyle, cipin sahibinden aynı vergiyi alacam diyor. Garibanın yakasını bırakmalı. Vergide adalet sağlanmalı.

Vize sorununu kökünden halledeceğiz. Bütün Avrupa'da kimlik kartıyla dolaşılacak.

"Esat ile görüşmeye ben de gelirim"

"Esat ile görüşeceğim" dedim. Erdoğan Putin'i araya soktu randevu almak için. Suriye güvenli hale gelecek ise görüşürüm niye görüşmeyeyim. Sığınmacı sorununu çözelim. Erdoğan isterse ben de gelirim görüşmeye. Hatta Erdoğan bütün liderlere desin ki "gelin birlikte konuşalım" ben varım.

"Bunların attıkları teğmenleri ordumuza geri kazandıracağız"

Teğmenler ihraç edilecek gibi görünüyor. Teğmenlere uyarı cezası verin. İhraç ederseniz. Biz o teğmenleri yalnız bırakmayız. Dibimizde istihdam ederiz. İktidarımızın ilk ayında şanlı ordumuza dahil ederiz. Atatürk rozeti takmayanlara tepki gösteren dört teğmeni de atmışlardı ya, o dört teğmen de şu anda çalışıyor. Onları geçtiğimiz yıllarda attılar. Onların üçü bizim kontrolümüzdeki birimlerde çalışıyorlar. Bir tanesi daha iyi bir iş buldu.

"Bahçeli konuşuyor, Erdoğan kenardan izliyor"

Şimdi "Süreç, açılım". Çözüm süreci yorgun bir laf. Büyük bir iş yapalım dediler. "Öcalan Meclis'te konuşsun." "Biz kaybettik" diyor AKP geçen sefer. "Küçük ortak yapsın" diyor.

Bahçeli'ye "Öcalan Meclis'e gelsin" dedirttiler. Bahçeli konuşuyor, Erdoğan kenardan izliyor. Küçük ortağın her lafı Erdoğan'ı bağlar. "Onun gibi düşünmüyorum" dedi mi? Demedi.

Devlet bey şu anda ateş topluyor. AKP ön plana çıkmıyor. Ateş eden AKP'ye değil, ona ediyor. Devlet bey bu süreçte sözcü. Oyları yüzde 5'e düşmüş zaten. Bahçeli DEM Partiyle görüşüyor. İşi bir yere oturtacaklar belli.

Biz terör bitsin isteriz. Ama bunun gizli kapaklı yapmak yerine mecliste konuşmasını isteriz. Açıklıkla, samimiyetle yürütülsün, toplumsal mutabakat olsun isteriz. Benim kırmızı bir çizgim var. Şehit aileleri çağırılacak, görüşleri sorulacak.

-Bahçeli'nin altı doldurulmayan sözleriyle meşgul değiliz. Demokrat adımlarla güçlü adımlar atılırsa buna varız. Ama başkasının planına alet olmayız.

"İktidar söylediklerinde samimi olsa, Demirtaş'tan katkı istenir"

Demirtaş'ın hakkı yeniyor, Demirtaş dışlanıyor. Demirtaş 'başkanlık sistemi olmasın' dedi diye kötü. Halkı sokağa davet etmiş, ölümlerden Demirtaş'ı sorumlu tutuyorlar. Öcalan, silahlı terör örgütü kurmuş, 50 bin kişinin ölümünden sorumlu Öcalan meclise çağırılıyor. Mesele Saray rejimini sürdürmek. Muhalefeti birbirine düşürmek. Öcalan'a özgürlük, Demirtaş'a Meclis'te çürüme. Kötü koku bu.

İktidar söylediklerinde samimi olsa, Demirtaş'tan katkı istenir."

 


"Doğal gıdaya ulaşmanın bir yolu var!"