Kurtarma ekipleri, Hokota'da kıyıya vuran yunusların derilerinin kurumaması için kovalarla su taşırken, bazıları yeniden okyanusa götürülmek istendi.
Yunusları suya geri döndürme çabalarına karşın çoğunun gelgit sularıyla yeniden kıyıya vurduğu kaydedildi. Yunusların bazılarının telef olduğu bildirildi.
Televizyon haberlerinde, çoğunun vücudunda derin kesikler olduğu görüldü.
Bir sahil güvenlik yetkilisi, “Yılda bir kez bir ya da iki elektra balinasının kıyıya vurduğunu görürüz ancak 100'den fazlasının birden kıyıya vurması ilk kez oluyor“ dedi.
Boyları 2-3 metre uzunluğuna kadar ulaşabilen elektra balinalarına Japon sularında sık rastlanıyor
2011'de 50 elektra balinası benzer şekilde kıyıya vurmuştu.
Uluslararası tepkilere karşın Japonlar minke ve pilot balinalarının bilimsel gerekçelerle avladığını ileri sürüyor. Ancak Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı Uluslararası Adalet Divanı Japonya'nın balinaları bilimsel değil, ticari nedenlerle avladığına karar vererek, balina avını durdurmasını istedi. Tokyo bunun bir gelenek olduğunu savundu ve çevreci kampanyaları “kültürel emperyalizm” olarak nitelendirdi.
Japonya ayrıca, Taiji kasabası yakınlarındaki koylarda yüzlerce yunusun katledildiğini de kabul etmiyor. Yunus katliamı, Oscar ödüllü “The Cove“ adlı belgesel sayesinde dünya gündemine gelmişti.