İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde bir özel okulda müdür olarak görev yapan İbrahim Oktugan’ın bir öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürülmesinin ardından eğitim sendikaları bugün ülke genelinde iş bıraktı.
Meslektaşlarının öldürülmesini protesto eden öğretmenler şiddet olaylarına karşı önlem alınması talebiyle 81 ilde protestolar düzenledi.
Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde bir araya gelen eğitimciler, Meclis binasına, İstanbul da dahil diğer illerde ise il milli eğitim müdürlüklerine yürüdüler.
Eylemlere Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen), Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), Hürriyetçi Eğitim ve Bilim Çalışanları Sendikası (Hürriyetçi Eğitim-Sen), Anadolu Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Sendikası (Anadolu Eğitim-Sen) ile Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası katıldı.
Çok sayıda velinin öğrencilerini okullara göndermediği, bu nedenle de okulların boş kaldığı bildirildi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise Perşembe günü dört eğitim sendikasıyla bir araya geldi. Görüşmenin ardından Eğitim-Bir-Sen ve Türk Eğitim-Sen genel başkanlarıyla basın toplantısında konuşan Tekin, öğretmenlere şiddetle ilgili yasal düzenlemenin önümüzdeki günlerde TBMM'ye sunulacağını söyledi.
Eğitim-Sen ve Eğitim-İş genel başkanları basın açıklamasına katılmadı.
'74 yaşındaki emekli bir öğretmen bu yaşta neden hala çalışmak zorunda?'
Eğitim Sen Genel Sekreteri Zülküf Güneş sosyal medya hesabında paylaştığı mesajda, öldürülen 74 yaşındaki Oktugan’ın 40 yıl boyunca MEB'de öğretmenlik yaptığını hatırlattı ve "Siz cevap veremeseniz de biz tekrar soruyoruz: 40 yıl MEB’de öğretmenlik yapmış, 74 yaşındaki emekli bir öğretmen bu yaşta neden hala çalışmak zorunda kalıyor?" diye sordu.
Eğitim-Bir-Sen paylaştığı mesajında "Eğitim çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarını önleyecek ve hukuki koruma sağlayacak yasal bir düzenleme yapılsın" ifadelerini kullandı.
Güvenlik önlemleri nasıl artırılmalı?
BBC Türkçe’nin konuştuğu Eğitim Sen 1 No’lu Şube Başkanı Barış Uluocak, İstanbul’daki eyleme on binlerce öğretmenin katıldığını söyledi.
Uluocak, taleplerinin şiddete karşı önlem alınması, öğretmenlerin itibarının ve sosyo ekonomik koşullarının düzeltilmesi olduğunu söyledi.
Meslektaşlarının öldürülmesinin, eğitimcilerin sorunları açısından bir kabarma ve isyan noktası haline geldiğini belirten Uluocak, "Öğretmene yönelik şiddet sistematik bir hale geldi. Yakın zamanda okullarda bıçaklanan, tekmelenen, yumruklanan meslektaşlarımız oldu" dedi.
Şubat ayında Batman'da bir erkek öğretmen tartıştığı öğrencisi tarafından bıçaklanmıştı. Nisan ayı sonunda ise İstanbul Sarıyer'de bir kadın öğretmen, bir öğrenci velisi tarafından yumruklanmıştı.
"Okullarda öğretmenlerin maruz kaldıkları şiddete karşı ağır yaptırımların olduğu bir şiddet yasasına ihtiyaç var.
"Eğitime yeterince bütçe ayrılmadığı için, okulların güvenlik önlemleri, güvenlikle alakası olmayan yardımcı personel tarafından karşılanıyor. Okullarda güvenlik personellerinden bahsetmek mümkün değil.
"Prosedürdeki güvenlik önlemleri de çoğu zaman uygulanmıyor. İçeri girişlerin kayıt altına alınması, yaka kartı takılması, misafirlerin okul içerisinde istedikleri gibi dolaşmaması klasik güvenlik prosedürleri de çoğu zaman uygulanmıyor.
"Bu prosedürlerin uygulanması ve eğitime yönelik bütçenin artırılması gerekiyor. Temizlikten güvenliğe kadar bütün ihtiyaçların sağlanması için eğitime ayrılan bütçenin ciddi bir biçimde artırılması gerekiyor."
'Bugünkü tablo umut vericiydi'
Öğretmenlerin uzun zamandır yok sayıldığını savunan Uluocak, eğitimcilerin hiçbir şekilde sosyo-ekonomik problemleri için çözüm bulunmadığını, yapılan müfredat değişikliğinde görüşlerinin alınmadığını, mülakat uygulamasının kaldırılması dahil verilen taahhütlerin yerine getirilmediğini söyledi.
Tüm bunlar karşısında öğretmenlerin gösterdikleri tepkinin çoğu zaman çok cılız kaldığını dile getiren sendikacı, "Bugünkü ciddi bir haykırış ve kolektif bir güçtü" dedi ve şöyle devam etti:
"Bugünkü öğretmen birlikleri ve meslektaş dayanışması için umut verici bir tabloydu."
Ne olmuştu?
7 Mayıs'ta İstanbul'un Eyüpsultan ilçesindeki özel bir okulda, bir öğrenci okuldan atılmasından sorumlu tuttuğu okul müdürü İbrahim Oktugan'a silahla ateş etmişti.
Ağır yalanan Oktugan kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.
Saldırgan olayın ardından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Anadolu Ajansı'nın aktardığına göre, saldırgan savcılıkta verdiği ifadede okul müdürünü kısa bir süre önce 10 bin TL'ye satın aldığı bir silahla saldırdığını söyledi.
Saldırgan ifadesinde şunları söyledi:
"Masada oturuyordu, beni görünce ayağa kalktı. Amacım ayaklarından vurmaktı ama bir anda kolunu havaya kaldırınca bana vuracağını düşünerek koluna doğru ateş ettim. İki mermim vardı, ikisi de karnına geldi."