T24 - Boyner Holding ve Devlet Bakanlığı nın önderliğindeki projede, yurtta büyümüş 18-24 yaş arası kızların kişisel gelişimleri ve iş arama becerileri geliştirilerek sertifika programı çerçevesinde eğitim aldılar.

Gülnaz gibi onlarcası yetiştirme yurdunda büyüyüp 'Nar Taneleri: Güçlü Genç Kadınlar, Mutlu Yarınlar Projesi'yle meslek sahibi oldular. İki yılda Gülnaz gibi 80 'nar tanesi' hayata hazırlandı. Radikal gazetesinde yer alan habere göre;
Babaları öldükten sonra Gülnaz’ı ve iki ablasını annesi geçici bir süre Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu’na (SHÇEK) bırakmak zorunda kaldı. Anne, çocuklarını kısa sürede geri alabilmek için üç işyerinde birden çalıştı. Gülnaz’ı bir, ablalarını iki yıl sonra geri aldı. En büyük isteği, kızlarının kendi ayakları üzeride durmasıydı. Bugün üç kızının da işi var. Gülnaz memur, ayrıca yarım bıraktığı yükseköğretimine geri döndü. Başarısının arkasındaki en önemli etkenlerden biri de yetiştirme yurtlarında büyümüş 18-24 yaş arası kızların işgücü piyasasına katılmasını sağlayan ‘Nar Taneleri’ projesi.
‘Nar Taneleri: Güçlü Genç Kadınlar, Mutlu Yarınlar Projesi’ 2009 yılında Boyner Holding ile Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı’nın önderliğinde başladı. SHÇEK ve Türkiye Personel Yönetimi Derneği’nin ortaklığıyla yürütülen projeye, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu da teknik ve mali destek veriyor. Türkiye İş Bulma Kurumu ve Milli Eğitim Bakanlığı Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü de katkı sağlıyor. Projenin destekçisi çok çünkü Boyner Holding’in amacı, üç yıl sonra projeyi bitirdiklerinde diğer kurumların bu sistemin devamlılığını devam ettirmesi.
Akıl hocaları örnek oluyor Proje kapsamında yetiştirme yurtlarında büyümüş 18 -24 yaş arası genç kadınların, kişisel gelişimlerini ve iş arama becerilerini geliştirerek işgücü piyasasına katılımları sağlanıyor. 15 gün süren eğitim boyunca kendini tanıma, motivasyon, iletişim, kendini ifade etme, beden dili gibi kişisel gelişim dersleri alırken, meslek seçimi, mülakat teknikleri gibi konularda da bilgi veriliyor.
Proje eğitimle sınırlı değil. Eğitim sertifikalarını aldıktan sonra her biri çeşitli alanlardan işkadınlarıyla eşleştiriliyor. ‘Nar taneleri’ akıl hocaları yani ‘mentor’larıyla bir yıl boyunca düzenli olarak görüşüyor, kariyer planması yapıyor.
İlk yılında yedi ilde uygulanan proje 2010’da 21 ilde hayata geçerken toplam 80 genç kadın eğitildi. İlk yıl sonunda eğitime katılan 39 kızdan 28’i iş hayatına atıldı, sekizi eğitimine devam ediyor, üçü iş arama sürecine girdi. 2010’un 40 ‘nar tanesi’ ise eğtimlerini yeni tamamlayıp sertifikalarını aldı. Sıra mentorlarıyla geçirecekleri bir yıllık süreçte.
Alev ‘tam donanımla’ iş görüşmesinde...
Boyner Holding yöneticisi Ümit Boyner de ‘nar’larıyla gurur duyuyor. ‘Nar taneleri’nin eğitimden sonraki değişimi ise görülmeye değer. 14 yaşına kadar okula gidemeyen 19 yaşındaki Zerrin Gezer geleceğe umutla bakıyor:
“Beş yıldır yetiştirme yurdunda kalıyorum. Aldığım eğitim bana çok şey kattı. Kendime haksızlık yaptığımı gördüm. Girişkenliğin çok önemli olduğunun farkına vardım. Üniversite tercihlerimi yaptım. İşletme, dış ticaret yazdım. SHÇEK yurtlarında 19 yaşından sonra da kalabilmek için üniversite okumak gerekiyor. Bu sene üniversiteye başlayacağım. Tekrar sınav hazırlanacağım. Gazeteci olmak istiyorum."Bir diğer ‘nar tanesi’ 20 yaşında, 11 yaşından beri yetiştirme yurdunda kalıyor, tıp fakültesi öğrencisi: “Önyargılarımız yok oldu. İnsanlara güvenmenin önemini gördüm. Toplum önünde konuşmayı öğrendik. Hedeflerim büyüdü.”
'Ben doğduktan sonra şansımı buldum'2009’un ‘nar tanelerinden’ Alev Özkıraç daha mezun olmadan iş bulanlardan. Gazi Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde okuyan Özkıraç bir yandan da çalışıyor:
“Projeyi bitirdim bir hafta sonra önemli bir kurumda sınav açılmıştı. Sınava girdim. Kendime güvenim vardı. Mülakatta “Tam donanımlı halde karşınızdayım” dedim. İşe alındım. Her gün akşam 18.00’e kadar işteyim ardından üniversiteye gidiyorum. Mentorum Zeynep Şumnulu insan kaynakları yöneticisiydi. İçimdeki cevherleri ortaya çıkardı. Üniversite bittikten sonra uluslararası ilişkiler ya da ekonomi alanında mastır yapmak istiyorum. Sekiz aylıkken yurda bırakıldım. Üç buçuk yaşında Zehir ailesi tarafından evlat edinildim. Bazıları doğarken şanslı doğar, bazıları doğduktan sonra şanslarını bulur. Ben doğduktan sonra şansımı buldum. Benim en büyük şansım Zehir ailesinin yanına gelmemdi.”
‘Nar taneleriyle’ hayatının yönü değişenlerdin bir diğeri 24 yaşındaki Gülnaz. Devlet memuru olarak çalışan Gülnaz, işyerinde sorun yaşamamak için gerçek ismini söylemiyor. Okuduğu iki yıllık meslek yüksekokulunu yarım bıraktıktan zor anlar yaşayan Gülnaz, şimdi bambaşka biri:
“Üniversiteyi bıraktıktan sonra üç yıl evde oturdum. Depresyona girdim. Sonra proje duyurusunu yaptılar. Eğitim aldım. Mentorum Kariyer Merkezi Koordinatörü Yıldız Öztürk Balamir’di. Beni çok destekledi. Üniversiteyi yarım bıraktığıma pişman olup açıköğretime başladım. Şimdi İşletme öğrencisiyim. Eğitim sayesinde kendimle, hayatla barıştım. İki ablam var. Üç kardeş de memur olduk, annem çok mutlu.”