Mehmet Altan*
Fındık hasadı…
Pamuk hasadı…
Kayısı hasadı…
Patates, pancar hasadı…
Üzüm ve narenciye hasadı…
Sebze, sera, yer fıstığı, pamuk ve karpuz-soğan çapaları, fide tohumları, ot ayıklama, ilaçlama, gübreleme ve sulama…
Kim yapar?
Topluca ölmedikleri sürece görmediğimiz, yok saydığımız mevsimlik işçiler yapar…
Horlanarak, ezilerek, ölerek, kızgın güneş altında üç beş kuruş uğruna yaparlar bu işleri.
Kimsenin umurunda değil biliyorum…
Ama gene de söyleyeyim, tüm Türkiye'nin gözleri önünde, siz onları ölmedikçe görmeseniz de, yollara dökülmeye başlıyorlar, başladılar…
* * *
Mevsimlik işçi dramı nedir?
Hiç bitmeyen ‘Gazap Üzümleri'dir.
Sigortası yok, güvencesi yok, oturduğu barınaklarda olanağı yok, sadece boğaz tokluğuna geçimini sağlayan ve hep bu acının çemberinden geçerek mevsimlerle yaşar kalmaya yönelik bir kara talihtir.
Ankara'daki beylerin hiç aldırmadıkları utancıdır.
* * *
Ya mevsimlik işçilerin çocukları? Ya o çocuklar?
Mevsimlik işçilik, anne ve babadan çoluk çocuğa sanki kör bir miras gibi sarkan bir cehennemdir.
Tarlada başlayan ve tarlada biten bir kara kâbustur.
Aileler o sübyanları çadırlarda bırakamaz, yanlarında tarlalara, cehennem güneşinin altına taşırlar…
Çocukların barınağı yok, oyuncağı yok, banyosu tuvaleti yok, okulu yok…
Sadece mevsimlik işçiler değil, çocukları da bu sessiz ve zalim yapının masum ve günahsız kurbanlarıdır…
Doğru dürüst beslenemezler, başlarına o hengâme içinde ölümlü kazalar gelir…
Biliyorum kimsenin umurunda değil…
Görülmezler, duyulmazlar…
* * *
Birim alan üzerinden…
Miktar üzerinden…
Cüce bir ücrete bir sefalet tragedyasıdır bu…
Tarla ve bahçe sahipleri ailelere bakmaz, kimi çalıştırdığına aldırmaz, çoluk çocuk umursamaz…
Tarla hasadı insanların yok edildiği zulüm hasadından önemlidir.
* * *
Yeni bir toplumsal utancın arifesindeyiz…
Salkım saçak arabalara doldurulup sadece sömürülmeye değil, çoğu zaman ölüme de yollanan mevsimlik işçiler Türkiye'nin gözleri önünde, görmeseniz de, aldırmasanız da yollara dökülmeye başlıyorlar, başladılar…
Yoksulluk kimsenin umurunda değil biliyorum…
Ama gene de söyleyeyim…
Kadınların, erkeklerin, çocukların öleceği bir hasat başlıyor.
*Bu yazı Özgür Düşünce'de yayınlanmıştır