Medya

Medya Ombudsmanı Bildirici’den gazetecilere: Bu yıl 24'ü buldu, yeter artık milyon dolarlık tarihi İncil ve Tevrat ele geçirmeyin!

24 Aralık 2020 07:54

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, "Polis ve jandarma habire 3-5 bin yıllık ve milyonlarca dolar değerinde el yazması İncil ve Tevrat buluyor; medya da bu haberleri yayımlayıp duruyor. Epeydir dikkatimi çeken bu haberleri internetten taramaya kalktım, baktım polis ve jandarma ekipleri son yıllarda tahminimden çok daha fazla 'tarihi' Tevrat ve İncil ele geçirmişler! Ben de sadece bu yıl içerisinde ele geçirilen el yazması Tevrat ve İncil haberlerini inceledim. Arada kaçırdıklarım olabilir ama bulduklarım da hiç az değil; Ocak ayından bu yana memleketin çeşitli kent ve beldelerinde ele geçirilen 'tarihi' Tevrat ve İncil sayısı 24’e ulaşmış!" değerlendirmesini yaptı. 

Bildirici kişisel blogunda kaleme aldığı yazıda, "Tabii arada 'ceylan derisine elle yazılmış tarihi Kuran' haberlerine de rastladım ama sayıca çok az bunlar. Meraklısı için bu yıl içinde 'ele geçirilen tarihi İncil ve Tevrat' haberlerini yazının altında özetledim Hemen tüm medya kuruluşlarında yayımlanan ve genellikle ajans kaynaklı olan bu haberler birbirine benziyor. Hepsi de 'tarihi eser kaçakçılığı' yapanlara operasyon düzenleyen polis veya jandarmanın açıklamalarını içeriyor. Oysa polis ve jandarmanın açıklamaları, operasyonlarda gözaltına alınan kişilerin ifadelerine dayanıyor. Yakalanan kişiler, satmaya çalıştıkları kitapların 'tarihi Tevrat ya da İncil olduğunu ve değerinin milyonlarca doları bulduğunu' söylüyorsa güvenlik güçleri de hemen bu bilgilerle açıklama yapıyor." ifadesini kullandı. 

Bildirici şunları kaydetti:

"Medya mensupları da bu açıklamaları haber yaparken, yetkililerin açıklaması olduğu için kontrol etmeye gerek duymuyorlar. Haber yayımlandıktan sonra da milyonlarca dolar değerinde olduğu söylenen Tevrat veya İncil’in akıbetini izlemiyorlar. Haberler yazıldığıyla kalıyor, bu haberleri okuyan ve izleyenler de birkaç bin yıllık Tevrat veya İncil bulunduğu bilgisiyle baş başa kalıyor. Halbuki bu operasyonlarda “ele geçirilen” Tevrat ve İncil benzeri kitaplar, açıklamadan sonra “incelenmek üzere” o ildeki Müze Müdürlüğü’ne ya da Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne gönderiliyor. Oradaki uzmanlar inceliyor; hemen hepsi de sahte çıkıyor bu kitapların."