ABD Ankara Büyükelçisi Francis J. Ricciardone Uluslararası Gazetecileri Koruma Kurulu (CPJ) üyesi yazar Kati Marton için verdiği resepsiyonda Oda Tv'yi temsilen Haber Müdürü Barış Terkoğlu'nun katıldığı bildirildi. Katil Marton'un, katıldığı resepsiyonda Türkiye'deki tutuklu gazetecilerin durumuna dikkat çektiği belirtildi. Özellikle Türkiye'deki korku ikliminin endişe verici boyutlara ulaştığını dikkat çeken Marton, "Hapiste tek bir gazeteci bile çok fazladır." dedi.
Zeynep Gürcanlı'nın hürriyet.com.tr'de yer alan haberi şöyle: ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis J. Ricciardone'in, Uluslararası Gazetecileri Koruma Kurulu (CPJ) üyesi ve yazar Kati Marton onuruna ABD Büyükelçiliğinde bir resepsiyon verdiği belirtildi.
Bosna barışının mimarı Richard Holbrooke'un eşi Kati Morton, konuşmasında New York merkezli Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi'nin Ekim 2012'deki roporunun arkasında olduklarını dile getirdi.
Marton tarafından yapılan konuşmanın satırbaşları:
"Neyin suç olduğunu nasıl belirleyeceksiniz, üst düzey kişilerin müstehcen sözlerini ifade özgürlüğü açısından kabul edilebilir buluyorsunuz da mesela Kürtlerden bahsetmek mi kabul edilemez. Eğer böyle bir sınırlamaya girerseniz bu kaygan bir zemindir.
Bizi endişelendiren korku iklimi. Bizim buraya gelişimizin doğru zaman olduğuna inanıyorum. Daha kötüye gitmeden. Çünkü Türkiye bir anayasa yazımının eşiğinde.
Hükümetin zaten rapordan memnun olmasını beklemiyordum. Bakan Sadullah Ergin'in rapora eleştirisi metodoloji konusunda oldu. 'Neden raporu yazmadan önce gelmediniz' dedi.
Görüşmede hapisteki gazeteciler konusunda 'Sayı oyunu oynamayı reddediyorum. Hapiste tek bir gazeteci bile çok fazladır. Burada bile 2 tane var, hapse girmiş çıkmış (Nedim Şener, Barış Terkoğlu'na bakarak).
Hapse atmak kimsenin fikrini değiştirmez. (Yine Nedim Şener ile Barış Terkoğlu'na dönüp) 'Sizin fikriniz değişti mi' diye sordu.
Hapis sadece insanların inançlarının daha da sağlamlaşmasına neden olur. İfade özgürlüğünü kontrol altına almak sıkıntılı bir süreçtir. Ne kabul edilebilir ne kabul edilemez. Bu çok kaygan bir zemindir.
Türkiye'nin güvenlik sorunlarını biliyorsunuz ama gazetecileri hapse atarak bu güvenlik sorunlarını çözemezsiniz. Bu konuda çok ciddi çalışıyoruz."
