T24 Ekonomi
Vatandaşın finansal okuryazarlığının artırılması için çalışmalar devam ederken, aile hekimine benzer şekilde, her ailenin bir finansal danışmanı olmasını öngören uygulamanın Türkiye’de de başlatılıp başlatılamayacağı tartışılıyor. Bu konu, önceki gün Meclis’te de gündeme geldi. TBMM Türkiye’de Finansal Okuryazarlığın Yaygınlaştırılması ve Düzeyinin Artırılması Alt Komisyonu’nda sunum yapan Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Finansal Stratejiler ve Analiz Dairesi Başkanı Ozan Çağrı Gazitürk, Malezya’da uygulanan bu sistemi, yakın zamanda Malezyalı yetkililerden dinleyeceklerini söyledi.
Gazitürk “Malezya’da bu finansal okuryazarlık stratejisinin bir unsuru olarak, bir benzetmeyle söyleyecek olursak, aile hekiminin muadili ‘aile finansal danışmanı’ şeklinde bir uygulamaya girilmiş. Çok sempatik göründü açıkçası bize. Katılım Finans Dairemizde, yakında Malezya’dan bir ekiple düzenlenecek bir etkinlik var; orada da kendilerini dinleyeceğiz. Yani, bu aslında fena fikir gibi görünmüyor diye bir nokta olarak belirtebilirim” dedi.
BDDK'dan yeni bir yapı önerisi
Türkiye'den Cevdey Aydoğmuş'un haberine göre, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Uzmanı Enes Tapsız ise finansal tüketicilerden gelen şikâyetlerle ilgili bilgi verdi ve bu konuda vatandaşın zararını tazmin edici bir yapı kurulabileceğini belirtti. 2023 yılında 228 bin, bu yıl ekim ayı itibarıyla 131 bin başvuru geldiğini anlatan Tapsız, özetle şunları söyledi: Aslında bu başvuruların yalnızca yüzde 15’i bizim mevzuatımızı ilgilendiren, bizim görev alanımıza giren kısım, geri kalan yüzde 85’in yüzde 10’u SEDDK, SPK, Merkez Bankası gibi kurumları, diğer finans kurumlarını ilgilendiriyor; yüzde 75’i ise bireylerin bankalarla ve diğer finans kuruluşlarıyla akdetmiş olduğu sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklar. Bir merci ihtiyacı var aslında şikâyet çözümlemesiyle ilgili, finansal tüketicinin şikâyetlerine direkt bakan bir kurum eksikliği olduğunu, özellikle şikâyet eden vatandaşların zararlarını tazmin edici bir yapı kurulması gerektiğini düşünüyoruz. İngiltere’de, Yeni Zelanda’da, Finlandiya’da böyle kurumlar var. Belki bunlar örnek alınarak bir şey yapılabilir.
"Altın biriktiren kadın oranı yüksek"
Finansal okuryazarlığı finansal bilgi, finansal tutum ve finansal davranış olmak üzere üç ana temele oturttuklarını anlatan Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği (FODER) Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Öztürk, finansal tutumda kadınların erkeklerden daha iyi olduğunu söyledi. Gizlice biriktirip altın alan, yastık altında eşinden saklı altın biriktiren kadın oranının çok yüksek olduğunu ifade eden Öztürk “Hatta bizim Merkez Bankasıyla yaptığımız bir toplantıda bu kadınların bu altınlarını nasıl sisteme alabiliriz diye de konuştuk. Kadınların fi nansal tutum endeksi erkeklere göre 5 puan daha yukarıda” diye konuştu.
