TBMM Çocuk Hakları Alt Komisyonu Başkanı Radiye Sezer Katırcıoğlu, çocukların sosyal medya kullanımına ilişkin olarak "Sosyal medya kullanımında yaş sınırlaması, çocuklara yönelik ulusal güvenli internet ağı oluşturulması, dijital operatörlerin çocuklara yönelik uygulamalarının çoğaltılması tedbirlerinin görüşülmesi ve tartışılmasını gündemimizde tutmaya devam edeceğiz" dedi.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesindeki Çocuk Hakları Alt Komisyonu 'Dijital Mecralarda Çocuklarımızı Bekleyen Tehdit ve Riskler' gündemiyle AKP Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu başkanlığında toplandı. Katırcıoğlu, komisyon gündemine geçmeden önce Suriye'de yaşanan gelişmelerle ilgili şu ifadeleri kullandı:
"Suriye’de Esad rejimi çocuk, yaşlı, kadın demeden yıllarca zulmetmiş ve bu zulmün sonunda yine abat olamamıştır. Suriye’de çocuklar yıllarca kıyıma maruz bırakılmış, Aylan bebeğin sahile vurmuş bedeni hepimizin hala gözlerinin önünde durmaktadır.
Türkiye ise bu süreçte hiçbir çıkar ve menfaat gözetmeden tamamen insan hakları ve çocuk hakları çerçevesinde o mazlum millete sahip çıkmış ve tarihsel mirasını bu savaşta da sürdürmüştür. Bugün Türk milletine kalan; gurur duyacağı bir devlet aklı ve insanlık duruşu olmuştur.
Savaşlar bu anlamıyla devletler için ciddi bir sınavdır; İyi yönetici ile kötü yöneticiyi ve müşfik devlet ile zalim devleti ortaya çıkarmaktadır. Ve şunu tarih bize bir kez daha göstermektedir ki çocuklara kıyanlar eninde sonunda mutlaka kaybedecekler ve ne yönetimde ne insanların gönlünde kalamayacaklardır. Bunu özellikle İsrail’in artık, idrak etmesi gerekmektedir. Zulümle, soykırımla, katliamla tarihte kalıcı olabilen bir tek devlet olmamıştır"
"İnternetin hızla yaygınlaşması, çocuklarımızı sosyal ağların etkilerine karşı savunmasız bırakıyor"
Dijital mecraların, kontrolsüz bir şekilde büyüyerek çocuklar için ciddi bir tehdit haline geldiğini ifade eden Katırcıoğlu şu ifadeleri kullandı:
"Telefon ve internet teknolojilerinin hızla yaygınlaşması, çocuklarımızı sosyal ağların olumsuz etkilerine karşı savunmasız bırakıyor. Çocuğa yönelik cinsel istismar ve şiddet, dijital bağımlılık, akran zorbalığı ve siber zorbalık, uluslararası terör örgütlerinin dijital platformlardaki faaliyetleri, LGBTİ artı lobisinin faaliyetleri. Dünyada ve ülkemizde; teknolojinin, kontrolsüz kullanıldığında ve kötü niyetli kişilerin eline geçtiğinde büyük bir güvenlik tehdidi haline geldiğini görüyoruz.
Bugün çocuklarımız, zihinlerini ve bedenlerini ele geçirmek isteyen karanlık yapıların hedefindedir. Dijital mecralar, terör örgütlerinin eleman devşirdiği, sapkın bireylerin kurban aradığı bir alan haline gelmiştir. Bilgi çöplüğüne dönen bu platformlarda çocuklarımızı korumak devletin, ailenin ve toplumun ortak sorumluluğundadır.
Dünya örneklerinde bu tehditlerle mücadelede kapsamlı devlet politikaları oluşturan bazı ülkeler olmuştur. Japonya, Singapur, Avustralya, Norveç ve Fransa gibi ülkeler, dijital dünyaya yönelik sınırlandırmalar ve kontrollü erişim politikalarıyla çocuklarını koruma altına almayı amaçlamaktadır"
Katırcıoğlu, gelecek ay, çocuğun üstün yararı ilkesi kapsamında çocukların korunmasına yönelik yurt dışı örneklerinin yerinde inceleneceğini belirterek, "Sosyal medya kullanımında yaş sınırlaması, çocuklara yönelik ulusal güvenli internet ağı oluşturulması, dijital operatörlerin çocuklara yönelik uygulamalarının çoğaltılması, televizyon ekranlarımızda çocuklarımıza yönelik kötü örnek oluşturacak program ve yapımların kısıtlanması, ailelere yönelik eğitim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, milli eğitim müfredatına dijital medya okuryazarlığı dersinin zorunlu olarak eklenmesi tedbirlerinin görüşülmesi ve tartışılmasını gündemimizde tutmaya devam edeceğiz" dedi.
"Bu mesele siyaset üstü bir anlayış gerektiyor"
"Beklentimiz ise ülkemizin tüm paydaşlarının; siyaset, sanat, akademi, medya ve toplum bir araya gelerek, bu konuda ortak bir milli duruş sergilemesidir. Çünkü bu mesele siyaset üstü bir anlayış gerektiriyor. Çocuklarımızın güvenliği söz konusu olduğunda hiçbir ideolojik, politik veya kişisel çıkarın önemi kalmamaktadır.
Komisyon olarak öncelikli hedefimiz, çocuklarımızı zararlı bağımlılıklardan, terör örgütlerinin sinsi tuzaklarından, ahlak ve değerlerini hedef alan tehditlerden uzak tutmaktır. Bu niyetle yapılan her yapıcı eleştiriye ve öneriye açığız. Çünkü tek amacımız, bu aziz milletin çocuklarını daha güvenli bir geleceğe hazırlamaktır. Gelin, bu mücadelede hep birlikte üzerimize düşeni yapalım ve tek kazanan çocuklarımız olsun" (DHA)