Politika

Kılıçdaroğlu: Tüzük dediler, işte tüzük, seçim diyorsanız onu da yapacağız

CHP'nin 16. Olağanüstü Kurultayı'nda, parti tüzüğünün 47 maddesi değiştirildi....

26 Şubat 2012 16:28

T24- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, özgürlük, demokrasi ve eşitlik vurgusu yaptığı kurultay konuşmasında, Türkiye’de 4 çeşit gazeteci yaratıldığını belirterek, “Bir hapisteki gazeteciler, iki hapse girecek gazeteciler, üç işine son verilecek gazeteciler, dört cesur yazı yazarsa işten atılacak gazeteciler. Medyanın durumu bu” dedi. Grup toplantılarındaki gibi ağırlıklı olarak AKP'ye yönelik eleştiriler getiren Kılıçdaroğlu parti içi eleştirilere de, ''Tüzük dediler, işte tüzük seçim diyorsanız onu da yapacağız'' dedi. CHP'nin 16. Olağanüstü Kurultayı'nda, parti tüzüğünün 47 maddesi değiştirildi.

CHP'nin 16. Olağanüstü Kurultayı'nda kabul edilen yeni tüzükle, 80 olan Parti Meclisi (PM) üye sayısı 60'a indi. Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üye sayısı ise 17 olarak belirlendi. CHP'nin 47 maddede değişiklik getiren yeni tüzüğü, PM ve MYK'nın oluşumunu düzenleyen maddeler hariç, 1 Mart 2012'de, bu iki madde ise 34. olağan kurultayın toplandığı gün yürürlüğe girecek. Değiştirilen tüzüğe göre, CHP'nin ilkeleri ve değerleri, programda yer alan biçimiyle sayılarak yeniden düzenlendi.

İnsan hakları, kadın-erkek eşitliği, çoğulcu ve katılımcı demokrasi ilkeleriyle geliştirilen tüzüğün “Amaç” başlıklı üçüncü maddesi, “Demokratik ve laik hukuk devleti, bireylerin hak ve özgürlükleri, kadın ve çocukların korunması, engelli haklarının gözetilmesinin” yanı sıra aralarında “Çevre ve hayvan hakları, teknolojik gelişmeye, yeniliğe ve değişime açık özgür ve eleştirel düşünceye sahip toplum bireylerinin yetiştirilmesi” gibi konuların da tanımlanmasıyla oluşturuldu. “Emperyalizmin önlenmesi için mücadele etmek” de amaçlar arasında sayıldı. 

Parti üyelerinin görev ve hakları bölümündeki düzenleme ile parti üyelerinin bağlı oldukları ilçe başkanlıklarına yılda 12–120 lira arasında aidat verecekler. İlçe başkanlıkları, bu ödentinin yüzde 15'ini il başkanlığına aktaracak. Bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen üyeleri, parti içi seçme ve seçilme haklarını kullanamayacak.

Tüzüğün üyelik başlıklı maddelerinde de düzenlemeye ve sadeleştirilmeye gidildi. Üyelik başvurularının kolaylaştırılması için internet üzerinden ön başvuru olanağı getirildi. Tüzükte “Aday üyelik” başlıklı 9. madde, “üyelik başvurusunun askıya çıkarılması” başlığı ile yeniden düzenlendi. Aday üyelikle ilgili düzenleme kaldırılırken, üyelik için yapılan başvurulara 15 günlük askı süresi içerisinde itiraz edilmediğinde başvuru sahibinin üye yazılması benimsendi.

 

MYK kararı ile üyeli

 

Yeni tüzükte MYK kararı ile üye yazımı da yeniden düzenlendi. “Yığma üye” tartışmalarına neden olan bu maddede “amacına uygun kullanılmasını sağlamak gerekçesiyle” düzenlendi. Buna göre “Nitelikleri gereği, üyeliğe bu madde hükmü uyarınca alınanlar, 3 ay süreyle yalnız seçilme hakkından yararlanacaktır” şeklinde değiştirildi. MYK kararı ile partiye üye yazılanların 3 ay boyunca seçme hakkını kullanması durumu ortadan kaldırıldı. Tüzükte yapılan değişiklikle parti üyelerinin eğitim almaları ve üyenin aldığı eğitimlerin üye defteri ve üye kütüğüne işlenmesi kuralı getirildi. İl ve ilçelerde yönetim kurulu üyelerinin, il, ilçe sekreteri, sayman ve bilişim sorumlusu seçmeleri öngörülüyor. İl başkanlarının görevleri de daha ayrıntılı olarak tanımlandı. 

 

PM üye sayısı 60, MYK üye sayısı 17 oldu

 

PM'nin 80 olan üye sayısı, 60'a indirildi. Tüzükte MYK'nın üye sayısı da rakamsal olarak ifade edildi ve 17 olarak belirlendi. Kadın ve gençlik kolları başkanları PM ve MYK toplantılarına katılabilecek ancak oy kullanamayacak. Ulusal ve uluslararası mevzuata uygun olmak kaydıyla Avrupa Birliği üyesi ülkelerle İsviçre, Norveç, Rusya, ABD, Kanada, Avustralya ve KKTC'de, Avrasya ve Kafkasya ülkeleriyle bu ülkelerdeki uluslararası kuruluşlar nezdinde yurtdışı temsilcilikleri kurulabilecek. Yeni tüzükte il ve ilçe yönetim kurulu üyeliklerinin üye tam sayısının üçte ikisinin altına inmesi halinde düşmüş sayılacağı, asıl üyeliklerde aynı gün içinde yarıdan fazla boşalma olması haliyle birlikte, her iki durumda da ilçelerde 45 gün, illerde ise 30 gün içinde olağanüstü kongreye gitme zorunluluğu getirildi. Ayrıca il ve ilçe kongrelerinin toplanmalarıyla ilgili sayı, üye tam sayısının salt çoğunluğu olarak benimsendi. Yeni tüzükte olağanüstü genel çağrılarının birden fazla olduğu durumlarda, Genel Başkana buçağrıları birleştirme yetkisi verildi. Birleştirilerek yapılacak olağanüstü kurultay gündeminin, her gündemin ayrı ayrı oylanarak görüşülmesine olanak tanıyacak biçimde belirlenmesi kuralı getirildi. 

 

Genel Başkan seçimi

 

CHP tüzüğünün en çok eleştirilen maddelerinden biri olan Genel Başkan adayı önerme ile ilgili madde de yeniden düzenlendi. Aday önerme ile ilgili yüzde 20 olan oran yüzde 10'a indirilirken, “Başkanlık Divanı öneriyi ve imza sahiplerinin adlarını okur ve varsa itirazları karara bağlar. Bir delege, adaylardan sadece biri için imza verir” ifadesi yer aldı. Kurultayda organ seçimlerinde kural olarak tek ve ortak liste (çarşaf liste) benimsendi. Ancak gündemin çalışma raporu ve görüşmeler maddesine geçilmeden önce Kurultay 'yelerinin onda birinin önerisi ve Kurultaya katılan yelerin salt çoğunluğuyla blok liste usulüyle seçimlerin yapılmasına karar verilebileceği belirtildi. Milletvekili genel seçimlerinde merkez yoklaması yoluyla belirlenecek adayların tespitinde ve parti organları üyeliklerinde, kongre ve kurultay delegesi seçimlerinde en az yüzde 33 cinsiyet kotası uygulanması kararlaştırıldı. Milletvekili genel seçimlerinde merkez yoklaması yoluyla belirlenecek adayların tespitinde ve parti organları üyeliklerinde, kongre ve kurultay delegesi seçimlerinde gençlik kotası ise yüzde 10 olarak uygulanacak. 

 

Onur kurulu oluşturuldu

 

Partinin eski genel başkanları, TBMM Başkanlığı, Başkanvekilliği ve bakanlık yapmış üyelerin yer aldığı “Onur Kurulu” oluşturulacak. Kurul üyeleri, aynı zamanda kurultayın doğal üyeleri olacak. Milletvekilliği adaylığı için ön seçim ve aday yoklaması öncelikli olarak belirlendi. Hangi seçim çevrelerinde ön seçim, aday yoklaması ya da merkez yoklamasının uygulanacağına PM karar verecek. Adayların toplam sayısı, Genel Merkezce Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı'na sunulan partinin gösterdiği milletvekili adaylarının yüzde 15'inden fazla olamayacak. Değişikliğe göre partinin aldığı Hazine yardımının yüzde 40'ı il ve ilçe örgütlerine gönderilecek. Parti içi eğitim de ayrıntılı olarak düzenlendi. Etkin üyelik için her üyenin sürekli eğitimi temel alındı. 

 

Kılıçdaroğlu: O kurultayı da bitireceğiz

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bütün delegelerin yarın yapılacak olağanüstü kurultaya gelmesini isteyerek, “Gideceğiz, beraber gideceğiz. Hiçbir provokasyona yol açmadan, açanlar olursa da sessizliğimizi koruyarak dinleyeceğiz ve o kurultayı da bitireceğiz” dedi. Kılıçdaroğlu, Kurultay çalışmalarının ardından yaptığı teşekkür konuşmasında, herkese yürekten teşekkür ettiğini belirterek, “Özellikle delegelerimize. Çocuklarınıza CHP'nin tarihini nasıl değiştirdiğini, nasıl çağdaşlaştırdığını çok iyi anlatacaksınız. Bu, delege arkadaşlarımızın CHP tarihine bıraktıkları en önemli miraslardan birisi” diye konuştu. CHP'lilerin sağduyu sahibi olduğunu, kendilerini değil, ülkelerini düşündüklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: 

 

 
“CHP'liler çağdaş insanlardır, uygar insanlardır. Kadınların sesi bundan sonra daha fazla çıkacak, gençlerin sesi bundan daha fazla çıkacak. Bir devrim yaptık, bir tarih yazdık. O tarihi ve devrimi gençlere ve kadınlara emanet ediyoruz. Bizden sonra daha mükemmel, daha demokratik bir tüzük yapmak sizlerin görevi. Ufak tefek aksaklıklar olabilir. O aksaklıkları gidermek bizim görevimizdir.” 
 
Başkanlık Divanı'nı çalışmalarından dolayı kutlayan Kılıçdaroğlu, tüzüğün hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür etti. Kılıçdaroğlu, tüm delegeleri yarın yapılacak 17. Olağanüstü Kurultay'a çağırarak, şöyle devam etti: 
 
“Yarın bütün delege arkadaşlarımdan istirham ediyorum; gideceğiz, beraber gideceğiz. Hiçbir provokasyona yol açmadan, açanlar olursa da sessizliğimizi koruyarak dinleyeceğiz, kararımızı vereceğiz ve o kurultayı da bitireceğiz. Bazı gazeteci arkadaşlarımız sordu. 'Niçin 27'sindeki kurultayı bu salonda yapmadınız?' diye. Bu salon dolu olduğu için mecburen o salonu tuttuk. Yoksa salon açısından bir ayrım yapmamız zaten söz konusu olmayacaktı. Bu tüzük, sadece CHP'nin değil, Türk siyasal yaşamı, Türk demokrasi tarihi açısından bir dönüm noktasıdır.” 
 
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının ardından CHP'nin 16. Olağanüstü Kurultay'ı çalışmalarını tamamladı. CHP'nin 17. Olağanüstü Kurultayı da yarın Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda toplanacak.
 

 

CHP'nin 16. Kurultay'ında neler yaşandı

 
''Kemal Başbakan'' sloganlarının arasında konuşmaya başlayan Kılıçdaroğlu, bu kurultayda hiç kimsenin, kurultayın huzurunu bozmaya hakkı ve yetkisinin olmadığını söyledi. ''Tüzük dediler, işte tüzük. 'Seçim' diyorsanız onu da yapacağız'' diyen Kılıçdaroğlu, gücünü halktan almayan hiçbir gücün başarılı olamayacağını söyledi.


''Yol arkadaşlarımız, devrimciler, Kuvayımilliyeciler, 89 yaşındaki genç CHP'liler, hepinizi saygıyla selamlıyorum, Cumhuriyetçiler, sevgili CHP'liler'' diye seslenen Kılıçdaroğlu, CHP'nin, Türk halkının var olma iradesinin, bağımsızlığın, özgürlüğün adı olduğunu belirtti.


Kılıçdaroğlu, ''CHP'li olmanın, 'imkansız' denen şeylere 'mümkündür' demek olduğunu'' ifade ederek, ''Çünkü CHP'liler, zor günlerin adamlarıdır, zor günlerde çıkar, başarıyı yakalarlar. Onun için CHP, umudun partisidir, yiğit insanların, ahlaklı insanların partisidir, özgürlükçü partidir'' dedi.



Korumaları uyardı



Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşması sürerken CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, salondan çıkarılmaya çalışıldı, o sırada tribünlerden Gök ve yanındakilere pet şişeler atıldı. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu, korumaları, ''Koruma arkadaşlar, lütfen çekilin. Beni, CHP'lilerden korumak gibi göreviniz olmamalı'' diye uyardı.


Mehmet Akif Ersoy'un, ''Ben ezelden beri hür yaşadım, hür yaşarım, hangi çılgın zincir vuracakmış şaşarım'' dizelerine işaret eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:


''İşte CHP budur. CHP, devleti kuran partidir, onun için CHP'li olmak bir onurdur, yurtseverliktir. CHP'li olmak, kardeşliktir, barış, dostluktur, hiçkimseyi ayırmadan herkesi kucaklayan bir CHP'dir. CHP'li olmak 'biz kimseye kin tutmayız, kamu alem birdir bize' diyen Yunus Emre'dir. CHP'li olmak halkın değerleriyle beraber yaşamak demektir, o kutsal değerlere saygı duymak demektir. CHP'li olmak halkın kendisidir, halkla birlikte olmak demektir. CHP'li olmak büyüme, hırs, azimdir.''



Mısır'daki sağır sultan duysun



Kılıçdaroğlu, ''CHP tarihte hiçbir şey yapmadı'' eleştirilerine de tarihten örneklerle yanıt verdi.
''Örnek veriyorum, herkes bilsin, Mısır'daki sağır sultan duysun'' diyen Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet'in üzerinden 2 yıl geçtikten sonra, 1925'te Kayseri'de ilk uçak fabrikasını kurduklarını anlattı.
Osmanlı'nın parasını yabancılar basarken, Türkiye Cumhuriyeti'nde ilk kez kendi paralarını bastıklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, Merkez Bankasını 1 Haziran 1930'da kurduklarını ifade etti. Kılıçdaroğlu, 3 Mayıs 1934'te kendi yaptıkları uçağın, Kayseri'den Ankara'ya hareket ettiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Yapabiliyor musun sen şimdi bunu?'' diye sorarak, 11 Ağustos 1937'de ilk denazaltı omurgasını Haliç'te yerleştirdiklerini belirtti.


Kılıçdaroğlu, CHP'nin kararlılığı ve gücünün, bunları gerçekleştirdiğini dile getirerek, Osmanlı'nın borçlarını, son kuruşuna kadar CHP'nin, Cumhuriyetin ödediğini kaydetti.
Kemal Kılıçdaroğlu, bütün bunlar olurken Türkiye'nin 2. Dünya Savaşı'na girmediğini, kimsenin yetim bırakılmadığını, birilerinin dolduruşuna gelmediğini, dış politikada taşeronluğunu yapmadığını kaydetti.
Merkez Bankası'nın 22 Eylül 1947 tarihli resmi açıklamasına göre, kasasında 176 ton altın olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, bunun yanı sıra ülke için birçok şey yapıldığını kaydetti.


CHP'nin, yabancılara el açmayan bir parti olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
''Bütün bunlar nasıl oldu, çünkü halka hizmet etmeyi, halk için çalışmayı, onurlu bir duruş olarak kabul eden o dönemin CHP'lileri, bir şeyi yapmadılar; asla asla kul hakkı yemediler. Onlar, asla ve asla yolsuzluğa bulaşmadılar, siyaseti zenginleşme aracı olarak kullanmadılar. Mustafa Kemal, onun için mal varlığını halkına adadı, çünkü siyaset adanmışlıktır, halk için mücadele etmek demektir. Yolsuzluklara bulaşmadılar, yolsuzlukları yapanları Yüce Divan'a göndermekte çekinmediler, 3 kez bakan ve milletvekillerini gönderdiler. Halkın 5 kuruşuna bile saygı duyarlardı onlar.


ABD yönetimi, Marshall Planı çerçevesinde 58 milyon dolarlık Türkiye'ye askeri yardım yaptı. İlk kırılma, tarihin derin kırılması budur. 4 Ağustos 1958, Türkiye iflasını ilan ediyor. CHP iktidarında var olan 176 ton altını yok ediyor, borçlanıyor ve borcunu ödeyemiyor. CHP halkın çıkarlarını, ulusun çıkarlarını korur. CHP gerçeği budur, kendi tarihini bilmemek, ülkeye ihanettir. Erdoğan'ın benim bu anlattıklarımın hiçbirini bildiğine inanmıyorum çünkü tarihini bilmiyor. Siyaset, toplum bana ne verecek değildir, ben topluma ne vereceğim, nasıl hizmet edeceğimdir. CHP'nin siyaseti budur.''

 

CHP'li olmanın devrimci olmak, değişime cesaret edebilmek anlamına geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''CHP'li olmak, 'Cumhuriyetin kurucusu, demokrasinin önderi olmak' demektir. CHP'li olmak 'çağ değiştirecek kudrete, devrim yapacak iradeye sahip olmak' demektir. Özetle 'CHP'li olmak' demek, 'Mustafa Kemal olmak' demektir'' diye konuştu.


Kılıçdaroğlu, CHP'nin ülkeye demokrasiyi getiren, büyük dönüşümlere imza atan bir parti olduğunu, dünyada hiçbir partiye bu kadar büyük değişim ve dönüşüme imza atmanın nasip olmadığını söyledi.
Ulusal Kurtuluş Savaşını verenlerin halkın iradesini egemen kıldıklarını belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:


''Şimdi özgürlüğün ve demokrasinin devrimini yapmak zorundayız. Bunun için ilk iş kendi tüzüğümüzden başlayacağız. Tüzüğümüzü demokratik ve özgürlükçü yapacağız. Bugün sadece CHP için değil, Türk siyasal tarihi açısından da önemli bir gün. Tüzüğümüzü demokrasi, özgürlük, halk için değiştiriyoruz. Demokrasiyi kendi içimizde yapacağız ki halk için demokrasi isteyelim. Bugün bizim tarihimiz için de Türk siyasal tarihi için de demokrasi tarihi için de önemli bir gündür.


CHP delegeleri, iddia ediyorum gelmiş geçmiş en demokratik tüzüğü birazdan sizin önünüze getirecekler.''

 

Kılıçdaroğlu, CHP'nin tüzüğünün kağıtta kalan değil, uygulanacak bir metin olduğunu belirterek, ''Biz tüzüğümüzü kurallarıyla kurumlarıyla halkın iradesini sunacağız. Bu tüzüğü, hem gerçekçi hem demokratik buluyorum. Eksiklerimiz olabilir ama tamamlayacağız'' dedi.


'4 4 4'ü şiddetle protesto ediyorum'


Konuşmasında kadınlara seslenen Kılıçdaroğlu, kendilerine seçme ve seçilme hakkını veren CHP'nin onların her zaman evi olduğunu söyledi. Yeni tüzükte kadın kotasının yüzde 33'e yükseltildiğini belirten Kılıçdaroğlu, kadınların güçlerine inanmalarını, birlik ve beraberlik içinde çalışmalarını istedi.
Kadınlardan halk için çalışmalarını, kız çocuklarının okuması için mücadele etmelerini de isteyen Kılıçdaroğlu, zorunlu eğitime yönelik 4 4 4 tasarısını da şiddetle protesto ettiklerini söyledi.
Kimseyi ötekileştirmediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, inancına, kıyafetine bakmadan tüm kadınları CHP çatısı altına çağırdıklarını söyledi.



'Yeni CHP, yeni tüzük...'
 

''Yeni CHP'yi görmek isteyenler yeni tüzüğe baksınlar, onu okusunlar önce. Yeni CHP'yi orada görecekler'' diyen Kılıçdaroğlu, tüzüğün daha demokratik olması için çaba harcadıklarını söyledi.
Ülkenin demokrasi adına kötü günler geçirdiğini ileri süren Kılıçdaroğlu, ''Demokrasi mücadelesi yapmak her yiğidin harcı değildir. Demokrasi mücadelesini yapan yiğitlerin harman olduğu tek parti vardır o da CHP'dir. Biz ateş çemberinden geçtik demokrasiyi getirdik. Demokrasiyi daha da güçlendirelim daha da zenginleştirelim'' ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

'Unutmayınız demokrasi zor kazanılır ama çok kolay kaybedilir. Demokrasiyi farkında olmadan kaybedebiliriz. O yüzden ona sahip çıkmak her CHP'linin görevidir. Demokrasiyi hayatı boyunca bir küfür rejimi olarak gören birinden demokrasi beklenebilir mi? 'Eski gömleği çıkardım, demokrasi gömleğimi giydim' dedi. Bazı aydınlar da inandılar. Demokrasi bir devletin giysisi kıyafeti değil, demokrasi bir devletin ruhudur. Onu bilmemiz lazım. Bazı aydınlarımız, Erdoğan'ın kıyafetine bakıp demokrasi ahkamı kestiler.

Buyurun size demokrasi. Bunun neresi demokrasi. Hangi demokrasiden söz ediyorsunuz. Bir kişi de sormadı 'demokrasi bir gömleği giyip çıkarmak kadar kolaysa neden milyonlarca insan demokrasi için ağır bedeller ödedi'... O yüzden geldiğimiz rejim demokrasi değil, post modern diktatörlük diyoruz Her şey bir kişinin iki dudağı arasında.''

 

'Gömleği giymiş beyefendi, kılık kıyafet yerinde'

 

Kılıçdaroğlu, TBMM İçtüzüğü'nün Genel Kurul'daki görüşmeleri sırasında CHP'nin azimli bir mücadele verdiğini belirterek, ''İstediğiniz kadar saldırın, istediğiniz kadar gelin CHP değişmez, dönüşmez bir kaledir. Önünüzde duracaktır'' dedi.

Konuşmasında Hükümetin uygulamalarını da eleştiren Kılıçdaroğlu, ''Sözde bu memlekette düşünce özgürlüğü var. Bu nasıl bir özgürlüktür ki millet düşünmekten korkuyor. 'Konuşun' diyorlar 'ama benim gibi konuşacaksın', 'düşün ama benim gibi düşüneceksin' biz buna her şekilde karşı çıkacağız'' dedi.
Medyaya ilişkin görüşlerini de aktaran Kılıçdaroğlu, bir tarafta baskı altında bir medyanın diğer tarafta ise ''AK Parti iktidarının medya korusunun'' yer aldığını ileri sürdü.


Kılıçdaroğlu, ''Recep Tayyip Erdoğan'ın gömleğine takılıp kalanlar 'demokrasi var mı, yok mu' diye öğrenmek istiyorlarsa iki şey sorsunlar. Birincisi 'ben Recep Tayyip Erdoğan hakkında bişey yazarsam başıma bir şey gelir mi?' İkinci soru ise 'acaba benim telefonlarım dinleniyor mu?' Bu iki soru ile ülkede demokrasinin olup olmadığını anlarlar. Gömleği giymiş beyefendi. Kılık kıyafet yerinde. Ne oldu? 'Eski gömleği çıkardım, yeni gömleği giydim. Ülkede demokrasi oldu', bu palavralara inanamayın'' diye konuştu.

MİT Yasası'nda yapılan değişiklikle Başbakana ''çete kurma yetkisi'' verildiğini de ileri süren Kılıçdaroğlu, ''Bundan sonra faili meçhul cinayetlere daha yakından bakmak durumundayız'' dedi. 

 

 

İlgili Haberler