Yaşam

Kapadokya Alan Komisyonu, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile mi belirlenecek?

CHP’li Sarıaslan: Kapadokya Alan Komisyonu sadece bürokrasiden oluşuyor, yerel temsilciler yer almıyor

12 Mayıs 2019 18:02

TBMM Genel Kurulu’nda bu hafta görüşülmesi beklenen 11 maddelik ‘Kapadokya Alan Hakkında Kanun Teklifi’ne, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ‘gölgesi’ düştü. Teklifin, Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu görüşmelerinde CHP’nin Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan, teklifte muğlak bırakılan ‘Kapadokya Alan Komisyonu’nun Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle belirleneceğine ilişkin taslağı ortaya çıkarınca AKP’li üyelere sürpriz oldu. Komisyon Başkanı AKP’li Emrullah İşler’in ‘Taslağı nereden buldunuz’ diye sorduğu CHP’li Sarıaslan, T24’e, ‘Cumhurbaşkanlığının hazırladığı kararname taslağında 5. madde tanımlanmış, Alan Komisyonu sadece bürokrasiden oluşuyor. Yerel temsilciler kurulda yer almıyor. Biz buna tümüyle karşıyız” dedi.

 Sarıaslan’ın T24’e değerlendirmeleri şöyle:

“Meclis’te karşı çıkacaklarını bildikleri için kararnameyle düzenliyorlar”

“AKP 11 Maddelik bir teklif getirdi. Teklif komisyonda görüşüldü ve geçti. Teklifin 5. Maddesinde Alan komisyonun nasıl oluşacağının tanımlanması gerekiyor, alanı yönetecek, yön verecek karar alacak komisyon bu. 5. Maddede o komisyonun kimlerden oluşacağı konusunda netlik yok, muğlak bırakılmış. Bu Cumhurbaşkanlığı bir kararname hazırlamış sadece sayısı. Tarihi ve numarasını vermemiş. Cumhurbaşkanlığının hazırladığı taslakta 5. Madde tanımlanmış, alan komisyonu sadece bürokrasiden oluşuyor. Benim karşı çıktığım yerelden kimseyi koymazsanız o yöreyi bilemezsiniz. Avanos’ta 100-150 yıllık geçmişi olan konaklar var. Oysa yöre insanı oraların da turizme kazandırılmasını istiyor. Kazanıldığı zaman da gelir emde edilecek. Oraya yerelden insanların girmesi gerekiyor. Kararname ile düzenlenecekler. Meclis’te karşı çıkacağını bildikleri için kararnameyle düzenliyorlar”.

Muhalefet, teklife  ‘Ihlara Vadisi’nin Kapadokya alanı dışında tutulması’, ‘Tanım’, ‘Kapadokya Alan Komisyonu’nun belirlenmesi ve ‘Kapadokya Alan Planları’ maddelerine karşı çıkıyor. Teklife göre, Kapadokya'da geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları ile meri planlara ve komisyon kararlarına aykırı uygulama yapılamayacak. Kapadokya Alan Başkanlığı bu alanda her türlü aykırı uygulamanın giderilmesini sağlamaya, gerektiğinde aykırı uygulamaya konu yapı ve tesisleri yıkma veya yıktırmaya yetkili olacak.

Kapadokya Alan Komisyonu

MADDE 5- (1) Kapadokya Alanında, 2863 sayılı Kanun ile kültür varlıklarını koruma bölge kurulları ile tabiat varlıklarını koruma bölge komisyonlarına verilen yetki ve görevler Komisyon tarafından kullanılır.

Ayrıca, Komisyon Kapadokya Alanı içerisinde doğal sit alanlarının tescili, sınır değişiklikleri ve yeniden değerlendirilmesine yönelik karar almaya yetkilidir.

(2) Komisyon, Kapadokya Alanında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlan ile meri planlara ilişkin her türlü fiziki ve inşai uygulamaya yönelik karar almaya yetkilidir.

(3) 2863 sayılı Kanunda ve diğer mevzuatta kültür varlıklarını koruma bölge kurulları ile tabiat varlıklarını koruma bölge komisyonlarına yapılan atıflar Kapadokya Alanı bakımından Komisyona yapılmış sayılır.

(4) Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler Komisyon kararlarına uymak zorundadır.

Teklifin komisyon görüşmelerinden bazı bölümler şöyle:

FARUK SARIASLAN (Nevşehir) –Şimdi, burada diğer konuşmacı arkadaşların hemen hemen hepsi “Kurulacak kurulda kimler olacak? Bu, net değil.” dediler, bence de doğru söylüyorlar, değiller. İkincisi; Bakan Yardımcısı olarak, yerel yönetimlerden kişilerin olacağını söylediniz ama ben size şimdi belgeler göstereceğim olacak mı olmayacak mı? Yine burada, oranın halkından kim olacak olmayacak; o konuda da size belgeler göstereceğim. Şimdi, bakın, 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararname Taslağı. Bilmiyorum, sizde var mı Sayın Bakan Yardımcım? Adını bir daha okuyayım: 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararname Taslağı; kararname numarası yazılmamış. Şimdi, burada Başkanlık teşkilatı sayılmış. Sizin bilginiz yok herhâlde? “Başkanlık; başkan, idare ve teknik başkan yardımcıları ve hizmet birimlerinden oluşur. Başkanlığın en üst yöneticisi olan başkan, başkanlığın genel yönetim ve temsilinden sorumludur. Başkan, Nevşehir Valisidir.

Yine, neden biz bunu Cumhurbaşkanlığı kararnamesine bırak ıyoruz onu da anlamıyorum. Mademki kanun geçecek, kanun uygulanacak, biz bunu Cumhurbaşkanlığı kararnamesine bırakmak yerine Sayın Başkanım, biz bu kanunda bunları belirtelim. Kimlerden oluşur? Mesela kararnamenin ben size taslağını getirdim, bu taslakta yerelle ilgili kimse yok. Biz bunu burada tartışalım, Komisyonda görüşelim. Mesela oradan, turizmcilerden...

BAŞKAN – Taslağı nereden elde ettiniz yani böyle bir...

FARUK SARIASLAN (Nevşehir) – Yönetmelik taslağı bu.

BAŞKAN – Yani farazi bir şey üzerinde konuşuyoruz. Şu an bir kanun çıkmadı, kanun çıktıktan sonra olacak bir şey bu. Yani nereden aldıysanız...

FARUK SARIASLAN (Nevşehir) – İşte olmadan önce...

BAŞKAN – Kim yani, ne bu yani...

FARUK SARIASLAN (Nevşehir) – Anlatayım size.

BAŞKAN – Ama bu bir belge değil ki, siz şimdi niye birden...

FARUK SARIASLAN (Nevşehir) – Cevabını vereyim inşallah. Ben size elime geçen belgeyi söylüyorum.

BAŞKAN – Ama elinize geçen belge doğru bir belge mi, sağlık bir belge mi yani şimdi?

FARUK SARIASLAN (Nevşehir) – Belgeyi de anlatacağım. Bu belge turizmci arkadaşlara gönderilmiş, onların görüşü sorulmuş, turizmci arkadaşlardan da ben aldım yani belge istiyorsanız bu.

YILDIRIM KAYA (Ankara) – Haksızlıkların böyle yapıldığını biliyoruz Sayın Başkan, “Nereden aldınız?” diye soruyorsunuz.

FARUK SARIASLAN (Nevşehir) – Şimdi bir şey anlatayım Başkanım, ben anlatırım, anlatırım.

BAŞKAN – Ama şimdi biz kanunu çıkarmadık ki. Kanunu zaten...

FARUK SARIASLAN (Nevşehir) – Bakın, ben bunu niye okudum biliyor musunuz?

YILDIRIM KAYA (Ankara) – Yani “Nereden aldı” diye soruyor.

BAŞKAN – Şimdi, olmayan bir şey üzerine konuşuyoruz Sayın Kaya, olmayan bir şey üzerinde konuşuyoruz yani.

--

YILDIRIM KAYA (Ankara) – Sayın Başkan, başlangıç itibarıyla, genel, bütünü üzerinde yaptığımız tartışmalarda da komisyonun açık olarak tanımlanmadığı, komisyonlarda hangi kurum ve kuruluşların ve kimlerin yer alacağı belirtilmediği ve bunun bu şekliyle geçmesinin biraz önce Nevşehir Milletvekilimiz Sayın Faruk’un açıkladığı ve “Bu nereden çıktı?” dediğiniz işin arka planı olduğu çok açık.

--

ŞENOL SUNAT (Ankara) – Bu kadar yetkiye sahip idare ve oluşturulacak olan komisyonun üyelerini kim seçecek, üyeler hangi kriterlerde olacak, çalışma ve karar alma yöntemleri nasıl olacaktır? Biraz önce de ifade ettiğim gibi, planlama sistematiği açısından planların tek elden yürütülmesi doğru bir yaklaşım olabilir ama “Uzmanlık isteyen kültürel ve doğal değerlerin korunmasını, arazilerin planlanmasını ve kiralanmasını ve satışını mümkün kılan bu kanunla yeni rantlara yelken mi açılıyor?” diye sormak istiyorum.

Evet, Kültür ve Turizm Bakanının şirketi olan ETS’ nin, Gökova ve mavi yolculuğun ilk konakl ama koyu ol an Adalıyalı’ da inşaat yapılması yasak ve sakıncalı ol an toplam 124 bin metrekarelik alanda inşa edilecek otel gündemde. İki gün önce, uluslararası kredi alabilmek için alelacele bir ÇED toplantısı düzenlendi. Yürütmeyi durdurma kararı verilen 25.000’lik plana rağmen, 1.000’lik ve 5.000 ölçekli plan nasıl yapılabilir? Bütün bölge arkeolojik deniz alanı ve tamamen dalışa yasak bölge olmasına rağmen ve buranın deniz turizm alanı ve mavi yolculuktaki teknelerin konaklama alanı olmasına rağmen ekosistemin bozulmasına sebebiyet verebilecek ve köylülerin ekmeğiyle oynayabilecek bu faaliyete nasıl müsaade edilmektedir? Mavi turu, denizi, doğayı ve güneşi, arkeolojiyi ve tarihini eklersek satabileceğimiz başka bir turizm de bu bölgede yoktur. Kissebükü’nü ve Adalıyalı’yı yok etmek mi acaba dert, bunu da sormak gerekir.

Bu bölgede köylünün tapulu arazileri imara kapalı ama otel inşaatına açık hâle getirilmek istenmektedir. Bilirsiniz, 1970’lerde bu bölgede 88 koy varken artık bugün 44 koya düşmüştür. Şimdi, balık baştan kokuyor. Marmaris Oklu Koyu’nda saray yapılıp ormanlar yok edildi, Bakanımızın şirketi de Adalıyalı’da böyle bir inşaata girişmiş bulunuyor. Şimdi, değerli Komisyon üyeleri, çıkarılan kanunlar alanları korumaya çalışırken biz şimdi koylarımızı veya bu arkeolojik ve tarihî alanlarımızı bakanlardan mı korumaya çalışacağız?

İSMAİL KONCUK (Adana) –Fakat bu devlet yönetiminde biz nereye gidiyoruz sorusunu da benim aklıma getiren bir kanun. Şimdi burada bir ara “paralel devlet yönetimi filan” denildi biliyorsunuz. Bu FETÖ meselesinden dolayı “paralel devlet yönetimi filan” çok konuşuldu bu ülkede. Şimdi idare tahsis ediyoruz biz yani yeni bir kurum tahsis ediyoruz ve valiliğin, belediyenin, Tarım Bakanlığının, Orman Bakanlığının, işte Tabiatı Koruma Kurulunun filan yetkilerini alıyoruz, bu idareye veriyoruz. Bu, b ir paralel yönetimdir devlet yönetimi açısından. Şimdi bu kurullar niye var? Yani bir başka yöntem bulunamaz mıydı? Yani bu kurullarımızı da elimine etmeden, pasivize etmeden, yetkilerini bir anlamda almadan ellerinden, Kapadokya bölgesi için bu kurullardan oluşan bir komisyon oluşturulup daha hızlı karar almaları sağlanamaz mıydı? Şimdi burada devlet yönetimi açısından bir hata var sanki, bir yanlış var. Yani biz her bölgeye, her yere böyle idare, böyle kurullar, komisyonlar kurarsak bu devleti ne hâle get iririz, bu devlet nasıl yönetilebilir? O zaman sorarım: Kültür Bakanlığı niye var? Şimdi koskoca bir Kültür Bakanlığımız var. Kültür Bakanlığına bu yetki tamamen verilebilir mesela. Niye “bir idare” diye bir anlaşılamaz…

 

...