Rektöründen dekanına kadar 27 kişinin birbiriyle akraba olduğunun ortaya çıkığı İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nden yapılan açıklamada, üniversitede 1075 akademik, 579 da idari personel çalıştığı belirtilerek, "Tüm çalışanların sadece yüzde 1,6’sında akrabalık bağının tespit edilmiş olmasını nepotizm bağlamında değerlendirmek, en basit tabirle kötü niyetli bir yaklaşımın tezahürüdür" denildi.
CHP Milletvekili Mahir Polat'ın verdiği bir soru önergesiyle rektör, rektör yardımcısı, dekan ve öğretim görevlileri arasındaki 27 kişinin birbiriyle akraba çıktığı Kâtip Çelebi Üniversitesi, konuyla ilgili açıklama yaptı.
Nepotizm, akraba kayırma veya insan kayırmadır; öznel ve adil olmayan şekilde yapılan ayrımcılıktır. Nepotizm kavramının Latince'de “Nepot” sözcüğünden geldiği, İngilizcede ise "Nephew" olduğu değişik çalışmalarda ifade edilmiştir. Nepotizm, kamu örgütlerinde ve iş örgütlerinde karşılaşılan önemli sorunlar arasındadır.
|
TIKLAYIN - Kâtip Çelebi Üniversitesi'nde rektör, dekan ve öğretim görevlileri dahil 27 kişi akraba çıktı
Açıklamada, söz konusu çalışanların yüzde 1,6'sında akrabalık bağının tespit edilmiş olduğu belirtildi ve bunu nepotizm bağlamında değerlendirmenin kötü niyetli bir yaklaşım olduğu sayıldı. Açıklamada, "Akrabalık bağı tespit edilen kişilerin önemli bir kısmı, 2010 yılında üniversitenin kuruluşu aşamasında görev almış, gerekli iş ve işlemlerin yürütülmesinde ve bölümlerin açılmasında emek vermiş akademik ve idari çalışanlardır" ifadesi kullanıldı.
Üniversiteden yapılan açıklamanın tamamı şöyle:
"Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na verilen bir soru önergesine karşılık şeffaflık ilkemiz gereği üniversitemiz ilgili birimlerince verilen yanıt, bazı medya organlarında farklı yaklaşımlarla haberleştirilmiştir. Haberlerde yer verilen ifadelere ilişkin olarak aşağıdaki hususların kamuoyuna açıklanması zorunluluğu ortaya çıkmıştır:
- İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi, 2010 yılında kurulmuş bir üniversitedir. Geçen zaman içinde eğitimin başlaması, fiziki - teknik altyapının kurulması ve alanında uzman kadroların istihdamının sağlanması, öncelik olarak belirlenmiştir. Gelinen noktada İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi, 13 fakülte, 1 yüksekokul, 2 meslek yüksekokulu, 3 enstitü, 23 araştırma ve uygulama merkezi, 19 koordinatörlükle köklü üniversiteler ile yarışır hale gelmiştir. Kadroların oluşturulmasında önemli mesafeler alınmış; bu çerçevede 1.075 akademik, 579 idari personel olmak üzere toplam 1.654 çalışanla hizmet vermektedir. Tüm çalışanların sadece %1,6’sında akrabalık bağının tespit edilmiş olmasını nepotizm bağlamında değerlendirmek, en basit tabirle kötü niyetli bir yaklaşımın tezahürüdür. Akrabalık bağı tespit edilen kişilerin önemli bir kısmı, 2010 yılında üniversitenin kuruluşu aşamasında görev almış, gerekli iş ve işlemlerin yürütülmesinde ve bölümlerin açılmasında emek vermiş akademik ve idari çalışanlardır. Ayrıca, geçen 11 yıl içinde üniversitede göreve başladıktan sonra aile ilişkisi kurmuş olan personel de bu sayı kapsamındadır. 2020 yılı URAP verilerine göre devlet üniversiteleri içerisinde öğretim elemanı başına düşen yayın sıralamasında Türkiye’de 8’inci, 2000 yılından sonra kurulmuş 95 üniversite içerisinde 4’üncü, 2010 yılı sonrası kurulanlar arasında ise her değerlendirmede ilk 3’te yer alması, atama ve yükseltmenin liyakat bağlamında yapıldığının en açık göstergeleridir. TÜBİTAK yetkinlik bazında üniversiteler analizinde üniversitemizin hacim ve kalite bazında 21 alt alanda 1. Yetkinlik bölgesinde yer almasında da bu kadroların önemli katkıları olmuştur. Sonuç olarak; üniversitemizde akademik ve idari personel alımları yürürlükte olan mevzuat çerçevesinde liyakat esasına göre yapılmış olup hukuka, ahlâki kurallara ve etik ilkelere aykırı bir durum söz konusu değildir.
- Üniversitemizde toplam 16 kişi, geçen 11 yıllık süreçte farklı zamanlarda mevzuat çerçevesinde Şube Müdürlüğü kadrolarına atanmıştır. Şube müdürlüğü atamaları; sınav ehliyeti olan, kadrolarını kurmuş ve kurumsallaşmış üniversiteler açısından personelinin yarışmaya bağlı değerlendirmesi ile yapılabilirken yeni kurulan üniversitelerde öncelikle gerekliliği teminen hukuki çerçevede yürütülmektedir. Yeni kurulan kamu kurumlarında mevcut insan kaynağının sayı ve nitelik olarak yeterli olmaması, iç kaynakların atanma ehliyetine sahip bulunmaması, ihtiyaç duyulan nitelikteki yöneticilerin kurum dışından atanmalarını kaçınılmaz kılmaktadır. Bu çerçevede diğer üniversitelerden ve kamu kurumlarından deneyimli yönetici nakilleri zaman içinde mevzuatın izin verdiği çerçevede yapılmıştır.
- Bazı medya organlarında yer alan ve “adrese teslim kadro” ilanına çıkıldığını ileri süren haberler, Sayıştay Başkanlığı tarafından yapılan denetimlerde “bulgu” olarak yazılmış; ilgili konuya yetkili kurum ve kurullar nezdinde yanıt verilmiştir. Üniversitemiz 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu ve ilgili mevzuat kapsamında gereksinimler bağlamında kadro süreçlerini yürütmektedir. İlgili atamalar da diğer üniversitelerde olduğu gibi ihtiyaçlar doğrultusunda planlanmış; Devlet Yükseköğretim Kurumlarında Öğretim Elemanı Norm Kadrolarının Belirlenmesine ve Kullanılmasına İlişkin Yönetmelik ile üniversitemiz Akademik Atama ve Yükseltme Kriterleri çerçevesinde yapılmıştır. Diğer atamalarda olduğu gibi öğretim üyesi atamalarında da hukuki kurallara, ahlâki ve etik ilkelere uygun davranılmıştır. "