İzmir Çiğli Organize Sanayi Bölgesi'ndeki TARİŞ fabrikasında yedi işçi DİSK/Gıda İş Sendikası üyesi oldukları gerekçesiyle Kasım 2018'de işten çıkartıldı. İşten çıkartılan işçilere destek veren diğer çalışanlar ve diğer sendikaların yöneticilerine dava açıldı. Bunun üzerine sendika yöneticilerine, kişiyi hürriyetinden mahrum bırakma gerekçesiyle 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
Bianet'in haberine göre 7 Kasım'da yaşanan olayda TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı fabrikasında Gıda-İş Sendikası üyesi oldukları gerekçesiyle işten çıkarıldı. Mesai bitimiyle, işçilerin çalışma arkadaşları servislere binmeyerek işten atılan arkadaşlarının işe geri alınmaları için fabrikada eyleme başladı. Bir çok sendikanın yöneticisi de fabrika önüne gelerek işçilere destek verdi. Fabrikaya gelen polis sendika yöneticisi ve işçi toplam 65 kişiyi gözaltına aldı.
TARİŞ dava açtı
TARİŞ yönetimi ise hem işten attığı işçilere hem de DERİTEKS İzmir Şube Başkanı Makum Alagöz, Birleşik Metal-İş İşyeri Temsilcisi Sedat Sadak, Gıda-İş Ege Bölge Temsilcisi Mazhar Uzbek ve Genel-İş 2 No'lu Şube Mali Sekreteri Ümit Gültekin'e dava açtı.
Davanın Cuma günü İzmir Karşıyaka Adliyesi 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen ikinci duruşmasında karar çıktı.
Fabrika yönetimi olay günü görevli polisleri tanık olarak gösterdi. İşçiler ise duruşmada savunma yaptı.
Kararını açıklayan mahkeme 2911 sayılı toplantı ve yürüyüş kanununa dayanarak hürriyetten mahrum bırakma gerekçesiyle işçi ve sendika yöneticilerine 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Verilen Cezalar ertelendi.
Aslan: Yargılanması gereken TARİŞ yönetimidir
Karar sonrası açıklama yapan Gıda İş Sendikası Genel Başkanı Seyit Aslan, henüz ikinci duruşması görülen davada "Bu kadar kısa sürede karar vermesi ne anlama geliyor?" diye sordu.
Aslan, TARİŞ yönetiminin keyfi uygulamalarından, firmanın sendikal hak ve özgürlükler üzerinde uyguladığı baskılardan ve işçilerin odalara çekilerek istifaya zorlanmalarından bahsetti.
Aslan, işçiler üzerindeki tehditlere karşı suç duyurularında bulunduklarını ama henüz dosya aşamasına gelmediğini söyledi.
"İzmir Emniyeti ve TARİŞ yönetiminin beyanlarına dayanarak işçilere ve dayanışmaya gelenlere vermiş olduğu ceza yargının bütünüyle iktidarın ve sermayenin yargısına dönüştüğünün en açık ifadesidir."
Yargılanması gerekenin TARİŞ yönetimi olduğunu belirten Aslan, "İzmir emniyetinin başından itibaren, işçilere ve dayanışmaya gelenlere yönelik anti-demokratik tutumları ortadayken, mahkemenin doğrudan emniyet müdürleri ve amirlerinin ifadelerine dayanarak ceza vermiş olması tam bir hukuk garabetidir" dedi.
"Hiçbir araştırmaya, incelemeye gerek duymayarak yapılan bu yargılama ve verilen ceza mahkemenin yargılama sürecinde niyetinin ne olduğunun açıkça göstergesi olmuştur."
Aslan kararı istinafa taşıyacaklarını belirtti.