İsveç'in başkenti Stockholm'de Hükümetlerarası İklim Değişimi Paneli'nin (IPCC) sunduğu raporda bilim insanları, küresel ısınmanın 'en baskın nedeni'nin insanların olduğuna emin olduklarını açıkladılar. İklim değişimlerinin fiziksel kanıtlarının da aktarıldığı raporda, küresel ısınmanın topraktaki, havadaki ve denizdeki etkilerinin "tartışmasız" olarak açık olduğu belirtildi.
Raporda IPCC, küresel ısınmada son 15 yılda yaşanan duraksamanın, uzun vadeli eğilim göstermek için çok kısa sürdüğünü belirtti.
Devam eden sera gazı yayılımının daha çok ısınmaya ve iklimlerde değişikliklere neden olacağı konusunda uyaran IPCC, değişimlerin kontrol altına alınması için "sera gazı yayılımının sürekli ve büyük oranda azaltılması" gerektiğini söyledi.
BBC'nin haberine göre, İsveç'in başkenti Stockholm'de açıklanan ve üç parçadan oluşan IPCC raporunun ilk bölümü, ısınan gezegenin mekanikleri hakkında yapılan en kapsamlı açıklama olarak nitelendiriliyor.
Rapor, 1950'den beri gözlemlenen çoğu iklim değişikliğinin "bin yılı aşan süredir benzeri görülmemiş" değişimler olduğunu açıklıyor.
Rapora göre, son 30 yılın her 10 yılı, dünya yüzeyinde daha sıcak geçti ve 1850'den bu yana görülen en sıcak dönemler oldu. Rapor ayrıca yaşanan son 30 yılın, geçen bin 400 yıllık herhangi bir zaman diliminden daha sıcak geçtiğini vurguladı.
Stockholm'de yapılan basın toplantısında konuşan IPCC Eş Başkanı Qin Dahe, " Bilimsel değerlendirmemiz atmosferin ve okyanusun ısındığını, kar ve buz miktarının azaldığını, global deniz seviyesinin arttığını ve sera gazları derişimlerinin arttığını netice olarak gösteriyor" diye belirtti.
IPCC'nin diğer eş başkanı Prof. Thomas Stocker da, iklim değişiminin "İnsanların ve ekosistemin iki önemli kaynağına meydan okuyor, toprak ve su. Kısacası, gezegenimizi, tek evimizi tehdit ediyor" diye konuştu.
IPCC, 1950'den beri gözlemlenen sıcaklık artışılarının yarısından fazlasından insanların sorumlu olduğunu söyledi.
Raporda 1998'den beri yaşanan sıcaklık artışındaki duraksamanın öneminin azaltıldığını belirten BBC, raporun, "Kısa kayıtlara dayalı eğilimlerin başlangıç ve son günleri çok hassas ve uzun vaadeli iklim eğilimlerini yansıtmıyor" diye belirttiğini yazdı.
Konuşmasında Prof. Stocker, "korkarım ki bu bilimsel soruya gereken derecede inmemize imkan sağlayacak yeteri kadar kamu bilgi kaynağı bulunmuyor. Örnekle, ısı yükselmesine dair yeteri kadar gözlem bulunmuyor, özellikle derin okyanusa dair. Derin okyanus gözlemleri, sıcaklık aralıklarına açıklık getirebilecek bir mekanizma sunabilir. Aynı şekilde, son 10-15 yıldır yapılan sera yetiştirmelerini yeterli düzeyde incelemek ve küresel ısınma nedenleri ile arasında ilişki kurmak için yeteri kadar dataya sahip değiliz" dedi.
Ancak IPCC raporu, 2007'de yapılan çalışma ile arasında önemli bir farklılık gösteriyor.
2007'de yapılan çalışmaya göre, Atmosferdeki karbondiyoksit katlanması yüzünden verilen ve sıcaklık değerlerini gösteren iklim hassasiyet dengesi, 2 dereceden 4.5 dereceye olduğunu gösteriyordu.
Açıklanan son raporda değerler 1.5 dereceden 4.5 dereceye olarak değişti. Bilim insanları bu değişimin, daha iyi sıcaklık kayıtlarının alındığını ve sıcaklığı yükselten faktörler hakkında yen tahminler yürütülebileceğini yansıttığını belirttiler.
BBC'nin haberine göre bilim insanları, basın konferansında bulunan siyasetçilere özetle deniz seviyesinin, son 40 yılın gösterdiği yükselme oranından çok daha hızlı yükseleceğini belirttiler. Bilim insanları ayrıca okyanusun ısınmasının, iklim sisteminde depolanan enerjiyi de yükselttiğini belirtti.
Rapor gelecekte, bu yüzyılın sonuna kadar öngörülmüş sıcaklık verilerinin, muhtemelen 1.5 derece daha artacağını belirtiyor.