04 Şubat 2025 02:09
Güncelleme: 04 Şubat 2025 04:29
"Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı atan beraberindeki 4 teğmen ve 3 disiplin amiri üst düzey subay ile TSK’dan ihraç edilen dönem birincisi Topçu Teğmen Ebru Eroğlu’na ilişkin 47 sayfalık Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) kararı ortaya çıktı. T24'ün ulaştığı YDK kararının gerekçesinde, Topçu Teğmen Ebru Eroğlu'nun 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu’nda düzenlenen "Hizmete Engel Davranışlarda Bulunmak" disiplinsizliğini oluşturan eylemleri nedeni ile ayırma cezası ile cezalandırıldığı belirtildi. Kararda, Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan Subaylık Andı’nın okunmasıyla ortaya çıkan eylemin, “ulaştığı boyut ve olumsuz etkileri” nedeniyle “TSK’nın itibarına zarar verecek boyut ve ağırlığa ulaştığı” değerlendirildi. YDK kararında, andın okunmasından sonra, “toplumda ayrışmanın başladığı, milletin bağrından çıkan TSK’nın Mustafa Kemal Atatürk'e olan bağlılığının hiç hak etmeyecek şekilde sorgulandığı ve bu suretle Türk Silahlı Kuvvetleri'nin itibarının millet nezdinde zedelendiği anlaşılmıştır. Karara konu eylem, toplumda asker yemininden vazgeçilmiş gibi TSK'ya olan güveni sarsan bir kanaat oluşmasına sebep olmuştur” denildi. Karara göre, önceden planlandığı ifade edilen olayda, Teğmen Ebru Eroğlu devre arkadaşların toplandığını gördükten sonra arkadaşlarının yanına giderek “Mustafa Kemal'in askerleriyiz!" diye bağırdı ve Subaylık Andı’nı okumalarının sorun yaratmayacağını, kılıç çatmanın da yasak olmayacağını düşündüğünü söyledi. YDK Başkanı bir korgeneral ve 3 üyenin karşı oy verdiği kurulda bir korgeneral, bir tümgeneral, beş tuğgeneral ve iki de albay yer aldı. Karşı oy gerekçesinde ise Ebru Eroğlu’nun eyleminin “devletin ve TSK'nın itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranış veya ağır suç veya disiplinsizlik teşkil eden fiil olarak kabul edilemeyeceği, aksi yöndeki kabulün orantılılık, gereklilik ve elverişlilik alt ilkelerini içeren 'ölçülülük' ilkesine uygun olmayacağı gibi hakkaniyete de uygun düşmeyeceği” ifade edildi.
30 Ağustos’ta resmi mezuniyet töreninin sona ermesinin ardından alanda tekrar toplanarak kılıç çatan, Subay Andı okuyan ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı atan teğmenler Ebru Eroğlu, Batuhan Gazi Kılıç, Deniz Demirtaş, Talip İzzet Akarsu ve Serhat Gündar, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) ihraç edildi. MSB, 3 disiplin amiri; Bölük Komutanı Binbaşı Murat Öztürk, Tabur Komutanı Kurmay Yarbay Halit Türkoğlu ve Alay Komutanı Yardımcısı Albay Mustafa Alper Topsakal'ın da "ayırma cezası" aldığını duyurdu. Disiplin amirlerinin üst rütbeli subaylar olmaları dikkati çekti.
Kamuoyunda "kılıçlı yemin töreni soruşturması" olarak bilinen olayla ilgili haklarında Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) süreci başlatılan teğmenler hakkındaki karar, 31 Ocak'ta açıklandı.
İhraç edilen Kara Harp Okulu (KHO) dönem birincisi Topçu Teğmen Ebru Eroğlu’na ilişkin 47 sayfalık YDK kararının gerekçesine ise T24 ulaştı. Buna göre karar 16 Ocak’ta yazıldı, 30 Ocak’ta onaylandı ve 31 Ocak’ta duyuruldu. Kurulda YDK Başkanı bir korgeneral, bir tümgeneral, beş tuğgeneral ve iki de albay yer aldı. Karara göre, 9 üyeden YDK Başkanı ve 4 üye, karşı oy verdi.
Eroğlu, "Hizmete engel davranışlarda bulunmak disiplinsizliğini oluşturan eylemleri" gerekçesiyle TSK’dan ayırma cezasıyla cezalandırıldı.
Kararda, ihraç edilen teğmenlerden Talip İzzet Akarsu'nun tabur WhatsApp duyuru grubuna, "Tören Yönetmeliği gereği yapamadığımız, siyasi eyleme veya yanlış anlaşılmaya girmeyecek bazı kutlamaları yapmak, geleneksel kılıç kaldırmamızı gerçekleştirmek" ifadeli bir mesaj yazdığı da belirtildi.
TOLGA ŞARDAN YAZDI - İhraç teğmenler soruşturması: Kara Harp Okulu’ndaki bahçıvanın bile ifadesi alındı!
Kararda ayrıca, avukatların yazılı savunmasında yer verilen usule ilişkin hukuki aykırılıklar da şöyle ifade edildi: “Disiplin soruşturma dosyalarının iade edilmesine yol açan disiplin amiri, kanaat ve teklifler formu, soruşturma dosyasından çıkartılmıştır. Soruşturma evrakı eksik şekilde tarafımıza verilmiştir. Disiplin soruşturma dosyasının sureti tarafımıza verilen, soruşturma heyetinin isimleri gizlenmiştir. Müvekkillerin son savunmalarının disiplin amirleri tarafından yeterli görülmeme sebeplerine ilişkin disiplin amirlerinin kanaatlerini içeren evrak da tarafımıza verilmemiştir. Disiplin soruşturma heyeti, müvekkillerin beyanlarına müdahalede bulunmuştur.”
Ebru Eroğlu’na ilişkin 47 sayfalık gerekçeli kararda şu ifadelere yer verildi:
“Açıklanan bu ilkeler çerçevesinde, Topçu Teğmen Ebru Eroğlu hakkında isnat edilen atılı disiplinsizliğe dair dosya kapsamındaki tüm deliller. Yapmış olduğu savunmalarındaki beyanları ve yukarıda belirtilen temel esaslar birlikte incelendiğinde;
13 Ağustos 2024 tarihinden sonra tören provalarının başlamasını müteakip törende okunması gereken ant metninin Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesi'nden kaldırılan ant ile değiştirilmesi kapsamında Harbiyelilerden gelen tekliflerin komuta kademesine iletilmesi sorumluluğunun seçilmiş kıdemli Harbiyeliler tarafından yerine getirilmesi gerekirken Topçu Tğm. Ebru Eroğlu'nun bireysel olarak 19 Ağustos 2024 tarihinde BI.K. Mû.Bnb. Murat Ertürk'e başvurduğu, akabinde değişik zamanlarda farklı makamlara üç başvuruda daha bulunduğu, konu kapsamında müracaatına olumsuz cevap verilmesi ve Tabur Komutanı'nın mezuniyet töreni öncesinde topluca verdiği "Yönergede belirtilen menin dışına çıkılmasının mümkün olmadığı, bu andı (programda olmayan ve mevzuattan kaldırılan ant) okumayacaksınız" şeklindeki hizmete müteallik emir açık ve anlaşılır olmasına rağmen bu andı okuma gayreti ve çabası içerisinde olduğu, Tem. Ebru Eroğlu'nun Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan andın devre ikincisi teğmen tarafından okunması ve kendisinin okuyamaması nedeniyle 30 Ağustos 2024 tarihinde kendisinin devre birinci olması hasebiyle okuması gerektiğini Alay Kıdemlisi Tğm. Talip İzzet Akarsu’ya ilettiği, Talip İzzet Akarsu tarafından da söz konusu talep haklı görülerek 30 Ağustos 2024 tarihinde saat 00:37'de haberleşmek için kullanılan tabur WhatsApp duyuru grubunda; "Tören Yönetmeliği gereği yapamadığımız, siyasi eyleme veya yanlış anlaşılmaya girmeyecek bazı kutlamaları yapmak, geleneksel kılıç kaldırmamızı gerçekleştirmek ve daha da önemlisi yiğit kardeşimiz, şehidimizi anmak için herkesi tören bitiminde stadyumun ortasına bekliyorum." şeklinde mesaj yazıldığı, Tğm. Ebru Eroğlu'nun bilgi alma tutanaklarında tören günü kılıç çatma için devre arkadaşların toplandığını gördüğünü, kendisinin de koşarak arkadaşlarının yanına gittiğini ve beraber Mustafa Kemal'in Askerleriyiz!" diye bağırdığını,
Daha sonra kılıç çatarak Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan andı kendisinin söyleyip arkadaşların tekrar ettiğini, o anda okumalarının sorun yaratmayacağını düşündüğünü, kılıç çatan olayının yasak olmayacağını değerlendirdiğini beyan ettiği, kılıç çatma icra edilirken tabura ses yayın üzerinden yaptığı "175 devresi sahaya, 175 devresi sahaya, 175 devresi sahaya, sayın velilerimiz 175. Dönem mezunları olarak son kez subay andını okumak istiyoruz. Lütfen sahayı boşaltımız lütfen sahayı boşaltınız. Arkadaşlar sahaya. Malazgirt sahaya." anonsu ile diğer teğmenlerin de toplanması için çağrı yaptığı, yapmış olduğu çağrı ile tören alanı içerisinde toplanan grubu da kullanarak planlı eylemini harekete geçirdiği ve çağrı üzerine toplanan grubun ortasına geçerek kameraların bulunduğu ortamda Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan ve programda yer almayan andı okuttuğu, söz konusu mesaj ve ifadelerden de görüleceği üzere Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan andın törenden sonra okunmasına yönelik planlamanın önceden yapıldığı anlaşılmıştır.
TOLGA ŞARDAN YAZDI - Kara Harp Okulu’ndaki teğmen krizinde “Cumhurbaşkanı” detayı
Tören daha yeni bitmişken, protokol okuldan, basın mensupları ise tören alanından ayrılmamışken Tğm. Ebru Eroğlu'nun herkesin duyabileceği bir şekilde anons yaptıktan sonra kalabalığı da kullanarak planladığı şekilde Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan andı ezberden okutması suretiyle ortaya çıkan eyleminin, ulaştığı boyut ve olumsuz etkileri düşünüldüğünde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarına zarar verecek boyut ve ağırlığa ulaştığı değerlendirilmiştir.
Kalabalığın heyecanının kullanılarak eyleme dönüştürülmesi ile başlayan disiplinsizlik ve bu planın yarattığı etki itibarıyla o tarihten itibaren toplumda ayrışmanın başladığı, Milletin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Mustafa Kemal Atatürk'e olan bağlılığının hiç hak etmeyecek şekilde sorgulandığı ve bu suretle Türk Silahlı Kuvvetleri'nin itibarının Millet nezdinde zedelendiği anlaşılmıştır.
Tğm. Ebru Eroğlu'nun söz konusu eylemleri bir bütün olarak değerlendirilerek göz önüne alınacak olur ise; toplumda ayrışma yaratan bir sonuca neden olmuş, andın değiştirilmesine yönelik düzenlemeyi protesto etmek yönünde planla yaparak Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan andın okunmasında öncü bir rol almış, Türk Silahlı Kuvvetlerini tartışılır hale getirerek toplumda ayrışmalara sebep olmuş ve Ordunun, Vatan, Millet ve Atatürk'e olan sevgisinden hiç şüphe duymayan Millet nezdinde yıpranmasına neden olmuştur.
Bu aşamada belirtmek gerekir ki, 2023 yılından itibaren mezuniyet töreninde okunmayacak anda yönelik değişiklik: 1995 yılından itibaren mezuniyet törenlerinde okunan ant yerine, her Türk Askeri'nin asker sıfatına dair yapılan kadim "Askerlik Yemini"nin okunmasıdır. Başka bir deyişle Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan ant yerine daha değersiz bir metin kabul edilmiş değildir. Karara konu eylem, toplumda asker yemininden vazgeçilmiş gibi TSK'ya olan güveni sarsan bir kanaat oluşmasına sebep olmuştur. Bu kapsamda yukarıda belirtilen nedenlerle birlikte; her ne kadar Tğm. Ebru EROĞLU tarafından Tabur Komutanı tarafından toplu halde verilen emrin tören alanında icra edilen resmi faaliyeti kapsadığı, tören sonrası Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan ve programda yer almayan andın okunmasına ilişkin faaliyetinin disiplinsizlik teşkil etmediği ve faaliyetin resmiyet içermediği, törenden sonra serbest zamanda icra edildiği iddia edilse de:
Tabur Komutanı'nın Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan andın okunamayacağına yönelik hizmete müteallik emrine rağmen bahse konu Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesinden kaldırılan andı tören esnasında da okumak için dört defa değişik makamlara talepte bulunması, kendisine her seferinde olumsuz cevap verilmesine rağmen bir gün önce (29 Ağustos gecesi) Alay Kıdemlisinden istekte bulunarak 30 Ağustos günü törenden sonra okumak için planlama yapması, törenden sonra tüm teğmenlere anons yaparak çağrıda bulunması ve toplanan teğmenlerin ortasına geçerek kameraların önünde andı okutması hususları göz önüne alındığında askeri mahalde (tören alanında) program dışı izinsiz olarak icra edilen fiilin askeri hizmete de olan olumsuz etkisi, disiplinsizliğin işlendiği yer ve sonuçlarının Türk Silahlı Kuvvetlerine menfi etkileri ile söz konusu personelin belirtilen tutum ve davranışları yukarıdan itibaren açıklanan ilkeler çerçevesinde eylem bütünlüğü içinde değerlendirildiğinde; Devletin ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarına zarar verecek nitelikte ve ayrıca ağır disiplinsizlik teşkil eden bir eylem olduğu dikkate alınarak 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu'nun 20'nci maddesi l'inci fikrası (c) bendi gereğince "Hizmete Engel Davranışlarda Bulunmak" disiplinsizliğini oluşturduğu kanaatine varılmıştır.
Öte yandan Topçu Tğm. Ebru Eroğlu ve avukatları tarafından yapılan ilave talepler, dosyada mevcut bilgi ve belgeler yeterli görüldüğünden uygun bulunmamıştır. Sonuç olarak: Topçu Tğm. Ebru Eroğlu'nun 6413 sayılı TSK Disiplin Kanununun 20'nci maddesinin 1'inci fıkrasının (c) bendinde düzenlenen "Hizmete Engel Davranışlarda Bulunmak" disiplinsizliğini oluşturan eylemleri nedeni ile Silahlı Kuvvetlerden Ayırma Cezası ile cezalandırılması cihetine gidilmiştir."
T24 Özel |
Karşı oyun gerekçesi Karara göre, 9 üyeden YDK Başkanı ve 4 üye, karşı oy verdi. Kararın karşı oy gerekçesinde şu ifadelere yer verildi: "Disiplin" 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu'nun 13'üncü maddesinde; "Kanunlara, nizamlara ve amirlere mutlak bir itaat ve istinin ve üstünün hukukuna riayet demektir." şeklinde tanımlandıktan sonra askerliğin temelinin disiplin olduğuna vurgu yapılmıştır. 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu'nun l'inci maddesinde; bu Kanun'un amacının, Türk Silahlı Kuvvetlerinde etkin bir disiplin sisteminin tesisi muhafazası ve idamesine ilişkin usul ve esasları belirlemek olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanun'un 20'nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde Hizmete engel davranışlarda bulunmak". hali. Silahlı Kuvvetlerden disiplinsizlikler arasında sayılmış ve "Devletin ve Türk Silahma cezası gerektiren Kuvvetlerinin itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranışlarda veya ağır suç veya disiplinsizlik teşkil eden fiillerde bulunmaktır." şeklinde tanımlanmıştır. "Hizmet" 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 12'nci maddesinde; "Bu kanunun tatbikatında (Hizmet) tabirinden maksat gerek malum ve muayyen olan ve gerek bir amir tarafından emredilen bir askeri vazifenin madun tarafından yapılması halidir." şeklinde: 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu'nun 6'ncı maddesinde, "Hizmet Kanunlarla nizamlarda yapılması veyahut yapılmaması yazılmış olan hususlarla, amir tarafından yazı veya emredilen veya yasak edilen işlerdir." şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanun'un maddesinde "Vazife" "Hizmetin icap ettirdiği şeyi yapmak veya menettiği şeyi yapmamak." şeklinde tanımlanmıştır. "Emir" 211 sayılı Kanun'un 8'nci maddesinde; Hizmete ait bir talep veya yasağı sözle, yazı ile ve sair surette ifadesidir." şeklinde tanımlanmıştır. Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri kapsamında somut olaya dönüldüğünde; 15.11.2024 tarihli savunma istem yazısında Topçu Teğmen Ebru Eroğlu'na atfedilen eylemler nazara alındığında: personelin, programda bulunmayan ve mevzuattan kaldırılan andı tören esnasında okumak ve vefat eden Harbiyeli devre arkadaşını anmak için devre birincisi tarafından yapılması planlanan tören konuşmasında değişiklik yapılması yönündeki müracaatlarının 211 sayılı Kanun'un 25'inci maddesinin "Her asker resmi ve şahsi işlerinden dolayı müracaatını söz veya yazı ile en yakın amirinden başlayarak silsile yoluyla yapar. ..." hükmü kapsamında kaldığı, personelin bu müracaatlarına her defasında olumsuz cevap verildiği ve resmi törende hâlihazırda yürürlükte olan Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesi'nde yer alan andın okunacağı yönünde emir verildiği, nitekim 30 Ağustos resmi töreninde de yürürlükteki Yönerge'de yer alan andın okunduğu, resmi tören bitiminde söz konusu andın okunmayacağı yönünde mafum ve muayyen hale getirilmiş hizmete ilişkin bir emrin bulunmadığı, resmi törenin bitiminde söylenen "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" söylemi ile okunan andın içeriğinin; Anayasanın 2'nci maddesi ile 4566 sayılı Harp Okulları Kanunu'nun 4'üncü maddesi ve 5'inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi dikkate alındığında hukuka aykırılık teşkil etmediği ve bu nedenle de haklı olarak disiplin soruşturmasına konu edilmediği, öte yandan bir önceki gece yapılan kutlamada bir kısım Harbiyelilerce söz konusu andın plansız şekilde de olsa okunması hususları birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde; personelin eyleminin, Devletin ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranış veya ağır suç veya disiplinsizlik teşkil eden fiil olarak kabul edilemeyeceği ve buna bağlı olarak Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezasını gerektirir "Hizmete engel davranışlarda bulunmak" disiplinsizliğini de oluşturmayacağı, aksi yöndeki kabulün orantılılık, gereklilik ve elverişlilik alt ilkelerini içeren "ölçülülük" ilkesine uygun olmayacağı gibi hakkaniyete de uygun düşmeyeceği, bu nedenle personel hakkında Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği vicdani kanaatinde olduğumuzdan aksi yöndeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmadık."
|
© Tüm hakları saklıdır.